Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
“İdealizm sözcüğünün içinde kasıtlı olarak bir ahlak kavramı vardır ve bu materyalizm düşmanlarının kurduğu bir tuzaktır. Materyalizm düşmanları dünyayı maddeyle değil, bir ruhla açıkladıkları için, gerçekte, yalnız onların bir fikre, bir ideale sahip olabileceklerine herkesi inandırmak isterler... Bu bir safsatadır. Felsefi idealizm, gerektiğinde en iğ­renç işlere kılıf görevini de görür, ideal üstüne söylenen şatafatlı sözler, kabul ettirilmeye çalışılan sömürünün üzerini asla örtemeyecektir. Yani materyalizm ile idealizm kesin olarak birbirleriyle bağdaşamazlar, materyalizmin her ilerlemesi, idealizme indirilen bir darbedir. Bu, karşıtların birliğidir ve materyalizm ile idealizmin arasındaki savaş kaçınılmazdır...”
4. Nesnenin Yönünü Şaşırttığı Ontoloji
Jean Laplanche, Freud'un çocukların baştan çıkarılması (ve bununla ilişkili muhtemel “travma") üstüne oluşturduğu kuram bağlamında, bu tür bir alternatifin yanlış olduğunu veya fazla basit kaçtığını ikna edici biçimde savunmuştur. Freud çocukların yetişkinler tarafından baştan çıkarılmasını önce gerçek, yani çocuğun geçmişine ait
Sayfa 159 - 14.DipnotKitabı okudu
Reklam
112 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
İmmanuel Kant; Alman klasik idealizmin kurucusu, filozof ve düşünür. Olguculuk, varoluşçuluk, uygulayıcılık gibi birçok felsefe akımı Kant temeline dayanır. Arthur Schopenhauer; Alman filozof. Özneyi ve nesneyi kapsayan tasavvur ve irade gücü kavramı üstüne doktrinler geliştirir. Ona göre, dünya bir tasavvurdur; yani o akılda tasavvur edileceğinden başka bir şekilde düşünülemez(idealizm). Dayanağına ise “irade” adı verir. Martin Heidegger; Varoluşçu felsefenin önde gelen isimlerinden biridir. Ona göre, insan varoluşun ortasına öylece -bir varlık olarak- atılmıştır. Bu bir seçim ya da tercih sonucu değildir. İnsan bu bırakılmışlık içinde kendi tercihleriyle kendi yaşamını kurar. Üç farklı düşünürün felsefik açıdan düşünmenin önemini, düşüncenin yönlerini, oluşumu ve gelişimi gibi konuları ele alarak bu konularda bilinçli olmaya teşvik eden bu kitap, birçok felsefe kitabının aksine net ve akıcılığıyla farkındalık yaratıyor. En çok etkilendiğim düşünür, Schopenhauer oluyor. Çok daha sade, çok daha anlaşılır şekilde anlattığı için etkileyiciliği de bir o kadar artıyor. Bir kitabı eline alıp sırf ‘okumuş olayım’ deyip düşünmeden, analiz etmeden okuyanlara “kitap filozofu” diyerek yermesi, dikkat çekici bir nokta haline geliyor. Bundan sonraki kitap okuyuşlarım da Schopenhauer’un sözlerinin de benimle olacağı aşikar. Okuyup, üzerine düşünülmesi ve de hayata geçirilmesi gereken ufuk açıcı bir eser bırakıyorum buraya...
Düşüncenin Çağrısı
Düşüncenin ÇağrısıArthur Schopenhauer · Say · 2019732 okunma
Son söz
Çilekeş insanda, dünya yaratıldı yaratılalı, hakikatin merkezini ötelerde arama cehdinin... maddeyi aşma ve kabuğu içinden taşma cehdinin... gökleri kurcalama, kapılari tırmalama, perdeleri aralama cehdinin... sığamadığı hudutludan dolduramadığı hudutsuza doğru fışkırma, atılma, ulaşma, erişme cehdinin... sadece insanlık cehdinin... insan başını
“İdealizm sözcüğünün içinde kasıtlı olarak bir ahlak kavramı vardır ve bu materyalizm düşmanlarının kurduğu bir tuzaktır. Materyalizm düşmanları dünyayı maddeyle değil, bir ruhla açıkladıkları için, gerçekte, yalnız onların bir fikre, bir ideale sahip olabileceklerine herkesi inandırmak isterler... Bu bir safsatadır. Felsefî idealizm, gerektiğinde en iğrenç işlere kılıf görevini de görür. İdeal üstüne söylenen şatafatlı sözler, kabul ettirilmeye çalışılan sömürünün üzerini asla örtemeyecektir. Yani materyalizm ile idealizm kesin olarak birbirleriyle bağdaşamazlar, materyalizmin her ilerlemesi, idealizme indirilen bir darbedir. Bu, karşıtların birliğidir ve materyalizm ile idealizmin arasındaki savaş kaçınılmazdır...”
Ulus Baker
Dostoyevski ve Tarkovski : Ulus Baker ''Rus düşünürlerini bütün Spinozacılığıma, onların bütün irrasyonelliğine rağmen kendime çok yakın buluyorum.'' Dostoyevski'yi Tarkovski'ye bağlayan bağ, üzerinden onca tank, bombardıman, acı, hayal kırıklığı, devrim ve karşı devrim, hatta varoluş üstünde tepinen onca olumlu şey --bilim, sanat, ahkâm ve
Reklam
"Ateşli ve güvenilir sırdaş" kozunu oynayacak, üstüne biraz da "coşkulu idealizm" ekleyecektim.
Sayfa 185Kitabı okudu
108 syf.
·
Puan vermedi
"Bu dünyada tahammül etmemiz gereken ne çok şey var." Selam, Norveç edebiyatıyla tanıştığım bir eser oldu öncelikle çevirmenine teşekkürü elbette bir borç bilirim zira Norveç edebiyatından çok az çeviri mevcut umarım sayesinde daha güzel eserler de okuruz. Filolog biri olarak açıkcası elime aldığım anda beni içine çeken bir hikayesi
Mahcubiyet ve Haysiyet
Mahcubiyet ve HaysiyetDag Solstad · Yapı Kredi Yayınları · 20192,493 okunma
96 syf.
7/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Arthur Schopenhauer (d. 1788, Danzig -ö. 1860, Frankfurt am Main) Ünlü Alman filozofu. 1813'te Jena'da Über die vierfache Wurzel des Satzes vom Zureichender Grunde (Yeterli Sebebin Dörtlü Kö­ kü) adlı bir tez savundu ve 1818'de büyük eseri Die Welt als Wille und Vorstellung'u (İstenç ve Tasarım Olarak Dünya) yayımlandı. Berlin Ünivesitesi'nde
Hayatın Anlamı
Hayatın AnlamıArthur Schopenhauer · Say Yayınları · 20102,885 okunma
Wittgenstein, bu bağlamda, idealizm, solipsizm ve realizm arasında şöyle bir bağ kurar: "Gittiğim yol şudur: İdealizm, biricik (unik) olarak insanları dünyadan dışarı atar; solipsizm yalnızca beni atar ve sonunda, benim de geri kalan dünyaya ait olduğumu görürüm; demek ki bir yandan geriye hiçbir şey kalmıyor, öte yandan geriye biricik olarak dünya kalıyor. Öylece idealizm kesin, inceden inceye tetkik edilmiş olarak realizme gider.
Sayfa 27
69 öğeden 41 ile 50 arasındakiler gösteriliyor.