Kişi en önce kendisiyle iletişim kurabilmeli.
Ona göre, biri kendi kendileriyle konuşuyorsa, bu onda iki ruh bulunduğunu gösterdi. İşte bu ruhlardan biri hayâlet olurdu.
Anlattığına bakılırsa eşya dâhil, yaşayanların bedenleri ile ruhları arasında ilahi bir bağ vardı.
Reklam
ÖRÜNTÜ
Olay veya nesnelerin düzenli bir biçimde birbirini takip ederek gelişmesine "örüntü" denir. Zaman ve mekân açısından ayrı olan olay ve durumlar birbirine bağlanıp yeni bir örüntü oluşturabilir. Neyse alıntıyla düşünmeye ara vermeyelim. "Tabiat ve hayatı bir araya getiren, bir arada tutan tarihtir. Ancak hemen şunu vurgulamalıyım ki ne tabiat ne de tarih kapalı birer uzaydır; tersine her ikisi de açık uçludur, tamamlanmamıştır, kendilerini inşa etmeye devam eden birer örüntüdürler. Çünkü her şey de eylem de henüz tamamlanmamıştır, onlar da kendilerini örmeyi sürdürmektedirler. İşte insan, bu açık uçlu uzayda, bu tamamlanmamışlık içinde, kendi de tamamlanmamış bir örüntü olarak tüm bunları yüklenmiş, soru sormaya devam etmektedir." (Sözün Eşiğinde, İhsan Fazlıoğlu)
“Kusur benim imzamdır. Bir ismim olduğu sürece bir kusurum da olacak ve olmalı.”
Ne var ki, her şeyi bilmek için, belki hiçbir şey bilmemek gerektiğinden, âdemoğullarından bazıları, bildikleri her şeyi unutmaya hayatlarını adadı.
"Günümüzün aydın, yüksek tahsilli hanımından, Kur'anda var diye (Bakara 2/282) kendi cahil biraderinin yarısı değerinde şahid sayılmasını bekleyemezsiniz. Mesela, kızlara erkek kardeşlerinin yarısı kadar hisse tavsiye eden ayete (Nisa 4/11-176) Müslüman toplumun doktor, mühendis, şirket patronu... olmuş kadınını razı etmeniz mümkün değildir."
Reklam
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.