Şehzadeliğinde ticari faaliyetlerde bulunan ve çiftliklerini işleten, dolayısıyla da belli bir yönteme ve işletme kültürüne sahip ve kişilik olarak da israfa karşı olan Sultan II. Abdülhamid öncelikle saraydaki harcamalara doğrudan el atar.
Sayfa 155 - Kronik YayınlarıKitabı okuyor
Adaletin en kötüsü geç tecelli edendir. Sonunda hüküm isabetli olsa da geciken adalet zulümdür... Orhan Gazi Güven kontrole engel değildir. Türk Atasözü Hak arayan varsa hakkını verin, başkaldıran varsa başını kesin...II. Abdülhamid Han Allah ve peygamber korkusu bilmezler unutmayın; intikam gecikir ama asla yaşatmaz... Sultan 4. Murad Devletleri yıkan tüm hatanın altında nice gururun gafleti yatar.. Yavuz Sultan Selim Yapmak istediğimi sakalımın bir teli bile bilseydi, o teli hemen koparır ve yakardım. Fatih Sultan Mehmet Yenileceğinden korkan, daima yenilir... Sultan Yıldırım Beyazıt Türk çocuğu öksüz kalır, yurtsuz kalmaz.. Nene Hatun Bana Türklerden kurulu bir ordu verin, dünyayı rehin alayım... Napolyon Bonaport Siz çoksunuz, biz Türk.. Bilge Kaan Biz öldürme meraklısı değiliz, sadece inandığımız değerler uğruna can verir, can alırız.
Reklam
"Sultan II. Abdülhamid imparatorluğun küçülmeye başladığı bir dönemde maziyi öne çıkaran bir hükümdar olmuştur."
Sülalede padişahlara evlat veren Türk hanımları tek tüktür. Daha 1300'lerde devletimizin kurucusu olan Osman Bey'in oğlu Orhan Bey, Bizans İmparatoru'nun kızıyla evlenmişti. O dönemden bu yana hareme hep farklı kökenden kızlar girmiştir. Ruslar, Fransızlar, İtalyanlar, Yahudiler, Sırplar, Macarlar ve daha nice bir millet. Benim anam ve hanımlarımın çoğu Çerkez'dir
Hiç şüphesiz ki cihad ilanının Almanların beklediği ve bizde de bazılarının umduğu gibi pek fazla işe yaradığını söyleyemeyiz. Bunu maalesef sabık Sultan II. Abdülhamid dahi belirtir; "Cihad öyle bir silahtır ki kullanılmaması, kullanılmasından evlâdır." Ama Osmanlı İmparatorluğu ordularının karşısında Müslüman askerlerin de büyük bir gayretle savaşmadığı, cepheyi terk ettikleri sık sık görülmektedir.
II. Abdülhamid'in meşruiyeti bizim zorumuzla kabul ettiğini millet bilmiyordu. Duyurmamıştık. Zaten 25 Temmuz tarihli İkdam gazetesi "Padişahım Çok Yaşa" başlığıyla çıkmıştı. Gazeteler bile bilmiyordu, Meşrutiyet'in nasıl ilan edildiğini!
Reklam
Abdülhamid Han: Evlat, eğer bir şey saklamak istiyorsan, onu en görünür yere koyacaksın.
Sultan II. Abdülhamid’in modern Avrupa eğlence kültürünün en önemli yeniliklerinden biri olan sinema ile tanışması bir hayli erkendir. Avrupa’da ilk filmin Paris’te 1895 yılında gösterilmesinden tam bir yıl sonra bir Fransız, 1896’da Yıldız Sarayı’nda ilk filmi oynatır.
Sayfa 63 - Kronik YayınlarıKitabı okuyor
Bir Fransız tiyatrocunun anlattığına göre Sultan II. Abdülhamid Fransızca yazdığı senaryoyu tiyatro grubuna verir, her birine rollerini dağıtır ve gerekli açıklamalarda bulunur. Tiyatrocular hazırlanarak oyunlarını icra ederler. Oyunlar genelde saray erkanı için hazırlanırmış. Konuları ise saray erkanına bir ders vermek üzere kurgulanırmış.
Sayfa 62 - Kronik YayınlarıKitabı okuyor
Avrupa klasik musikinin Sultan II. Abdülhamid’le ilgisini gösteren ilginç bilgi, onun 50. yaş günü nedeniyle Johann Strass’un bestelediği valsdir. Almanca ismi “Marchen aus dem Orient, Opus 444” (Doğu’dan Masal) olan bu valsi 1892 yılında besteler ve Viyana’daki Osmanlı sefiri vasıtasıyla II. Abdülhamid’e takdim edilmesini sağlar. Bunun üzerine 1895 yılında Johann Strauss’a üçüncü rütbeden Mecidiye Nişanı verilir.
Sayfa 57 - Kronik YayınlarıKitabı okuyor
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.