irem

Sizden başka hiç kimse size kendinizi iyi ya da kötü hissettiğinizi söyleyemez; çünkü, bunu yalnızca siz bilebilirsiniz. Duyguları­ nızdan emin olmadığınızda; "Şu an ne hissediyorum?" diye kendi kendinize sorun. Gün içinde zaman zaman durup kendinize bu soruyu sorabilir, böylece duygularınıza dair daha fazla farkmdahk kazanabilirsiniz.
Reklam
Çok sayıda olumsuz düşünceye sahip olmak ve ısrarla olum­ suz düşünmek size gerçek olumsuzluklar yaşatabilir. Belli bir zaman dilimi içinde ısrarla olumsuz düşünürseniz, o olumsuzluklar yaşamda karşınıza çıkarlar. Olumsuz düşünmekten kaygılandıkça, bu konuda daha çok endişeyi üzerinize çeker, olumsuz düşünce­ lerinizi kat kat arttırırsınız.
En çok düşündüğünüz ya da en çok odaklandığınız şey, yaşamınız olarak karşınıza çıkıyor.

Reader Follow Recommendations

See All
Gerçi ne fark ederdi ki? Ne de olsa, iyi ya da kötü, güçlü ya da zayıf, yaşamı seven ya da küçümseyen, herkes ölüyordu. Ölüyorlardı. Her şey ölüyordu.
Evlilik Üzerine
Birbirinizin tasını doldurun ama aynı tastan içmeyin. Birbirinize ekmeğinizden verin ama aynı somundan yemeyin. Şarkı söyleyip dans edin birlikte, eğlenin, ama yalnız başınıza olun ikiniz de. Hatta aynı müzikle titreseler de ayrı duran telleri gibi lavtanın. Yüreklerinizi verin, fakat teslim etmeyin birbirinizin eline. Çünkü bir tek Hayat’ın avucuna sığar yürekleriniz. Birlikte durun ama yapışmayın birbirinize: Çünkü ayrı durur tapınağın sütunları.
Reklam
Derken geleceğim sana, uçsuz bucaksız bir damla katılacak uçsuz bucaksız bir okyanusa.
Fakat tepeden inerken bir hüzün çöktü üzerine ve kalbinden şu düşünce geçti: Kederlenmeden ve huzur içinde nasıl giderim? Yo, hayır, ruhum sızısız ayrılmayacak bu kentten. Uzundu surları arasında geçirdiğim çile günleri, uzundu yapayalnız geceler; kim çile ve yalnızlığını geride bırakabilir ki içi sızlamadan?
Ama bugün durum farklı: Bana hayatı sevdirecek her şeyi kaybettim
“Evet, sürekli olarak içimizde taşıdığımız o boşluk, o belirgin heyecan, mantıksızca geriye dönme ya da zamanın akışını hızlandırma isteği, belleğin o yanan okları; işte buydu sürgün duygusu. ”
“Akıl, yürek ve tenle birbirine bağlanan varlıklar, on sözcüklük bir telgrafın büyük harflerinde o eski birlikteliğin işaretlerini arayacak hale geldiler.”
Reklam
''Ah doktor," diyordu, "kendimi dile getirmeyi nasıl da öğrenmek isterdim!"
GERZE
Bir kenti tanımanın en bildik yollarından biri de insanların orada nasıl çalıştığına, orada birbirlerini sevdiğine ve nasıl öldüğüne bakmaktır. Bizim küçük kentimizde, iklimden belki de, bunların tümü bir arada yapılır, aynı tutkulu ve belirsiz havayla. Yani burada insanın canı sıkılır ve alışkanlıklar edinmeye özen gösterir. Burada yaşayanlar çok çalışırlar, ancak hep zengin olmak amacıyla değil. Özellikle ticarete ilgi duyarlar ve onların deyişiyle, önce iş yapmakla ilgilenirler. Doğal olarak basit keyiflerden de zevk alırlar; kadınlardan, sinemadan ve deniz banyolarından hoşlanırlar. Ancak, çok mantıklı olarak; bu zevkleri cumartesi akşamları ve pazar günlerine saklarlar, çünkü haftanın tüm öteki günlerinde çok para kazanmaya çalışırlar. Akşam, bürolarından çıktıklarında belli bir saatte karelerde buluşurlar, aynı bulvarda gezinti yaparlar ya da kendi balkonlarına çıkarlar. Daha genç olanların zevkleri şiddetli ve kısadır, oysa daha yaşlıların kötü huyları işkolik toplantıları, eş dost davetleri ve kâğıt oynanan çevrelerle sınırlıdır.
Mutlu olmak için hep acelemiz vardır Mösyö Danglars, çünkü insan uzun zaman acı çekerse, mutluluğa bir türlü inanamaz.
Çünkü Mercedes güzel bir kız ve güzel kızların peşinde âşıklar eksik olmaz; özellikle bu kız, peşinde düzinelerle âşığı var.
ne ka­dar üzüldüğümü hiç bilmiyordu, ama bundan ötürü suçlana­ mazdı da. Kendisine duygularımı asla açıklamamıştım, onun da kendiliğinden bilmesi beklenemezdi. Sonra, onların yanın­ da bütün bir dönem kalmamıştım
251 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.