Malazgirt Meydan Muharebesi'nde iki ordu:
İki ordu arasında kuvvet farkı muazzam olmakla beraber Bizans ordusu; din, milliyet ve mefkûre bakımından çok âhenksiz hattâ birbirine düşman unsurlardan terekküp ediyordu. Nitekim daha ilk çarpışmada Tarkha-nio-tes'in kaçmış olması ve bunun üzerine şüpheye düşen imparatorun kumandanlardan sadakât yemini alarak onları tekrar vâlilik vaatleri ile tutmaya çalışması da bu durum ile ilgili idi. Buna mukabil Selçuklu ordusu çok mütecânis, başlarında büyük zaferler kazanmış genç ve kudretli bir sultan ile tecrübeli kumandanlara sahip idi. Hepsi Türk İslâm mefkûresi uğrunda birleşmiş mağlûbiyet hâlinde akıbetin büyük tehlikeler ile dolu olduğunu kavramış askerler idi.
Sayfa 180
10. Bölüm
“Size fena şeyler söyleyebilir miyim?.. Sizi sevdiğimi, deli gibi, ölecek gibi sevdiğimi söylemek fena bir şey mi? Şaşırmayın... İhtimal kulaklarınız böyle sözlere alışık değil... Fakat yalnız kulaklarınız... Kendinize itiraf etmeseniz bile, ruhunuzun bu sözlerime yabancı olmadığını tasdik edeceksiniz... Bakın, bağırmıyorsunuz... Yanımdan
Sayfa 80 - 81 - 82Kitabı okudu
Reklam
223 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 5 days
BİLİNMEZİN PERDESİ;
Yazardan okuduğum ilk eserdi fakat son olmayacak hatta bütün kitaplarını okumak istiyorum. Bir kadının duygu ve hayal dünyasını kelimelere dökmesi ve beni derinden sarsmış olması benim onu daha iyi tanımam için yeterli sebeplerdir. Tabii ki önceliğim ve ilk madde kadın olması,kadının gücünü ve başarısını satırlarda hissetmek muazzamdı. Bir yer var orda,yerini keşfetmediğim nerde olduğunu bilmediğim nasıl bir yer olduğunu anımsayamadığım bir yer.... Beni bekleyen...Irmağın durmadan saf bir şekilde aktığını suyunun ruhuma şifa getirdiği,zamanın durduğu ve zaman kavramının olmadığı,huzurlu bir uyku çekerken hiç düş görmediğim,mutlulukla uyandığım yer burası... Nerden bilebilirdim,annemle kavga edip hayatımın üstüme üstüme geldiği, yaşadığım hayattan sıkıldığım ve bunaldığım bir dönem de böyle bir dünyayı keşfeteceğimi nasıl bilebilirdim. Her fırsatta kaçıp gittiğim ve kendimi bulduğum benim dediğim, bana Özel bulduğum bu yerde her seferinde yeniden doğduğumu hissetmek muazzam ötesiydi. Bana Özel,benim dediğim yeri bir başkası benden çok daha önce keşfetmiş.Benimle aynı düşüncede olmasından dolayı karşılaşmamız çok hoş olmadı tabii kii.... Çünkü o da orası için hep benim yerim bana Özel demiş yıllar boyunca. Keşfime devam ederken yalnız olmamanın mutluluğunu yaşarken nerden bilebilirdim her seferinde başladığım yere geri döneceğimi.... Birlikten kuvvet doğar derim hep ve yolculuğumuza iki kişi değil daha çok kişi devam etmek isterseniz satırlarda buluşalım. Mucize dolu bir yolculuk bizi bekliyor çünkü. Sevgiyle ve kitapla Kalın.
Başlama Yeri
Başlama YeriUrsula K. Le Guin · Ayrıntı Yayınları · 2016313 okunma
Sizin akışınız ne? Benimkinin yapboz olduğunu farkettim:)
O an hepimizin iki muazzam kuvvet arasında seçim yapma şansı olduğunu hissettim - ya parçalanma, ya akış. Parçalanma sizi küçül­tüyor, yüzeyselleştiriyor, asabileştiriyor. Akış ise büyütüyor, derin­leştiriyor, sakinleştiriyor. Parçalanma bizi büzüyor. Akış ise geniş­letiyor.
Sayfa 68
“bence şeytan ve allah diye kâinatta iki kuvvet yoktur. hepsi, her şey bir tek hakikatin, bir tek kudretin görünüşü. cüz ve ferdlerden en muazzam güneşlere kadar, insandan, göze görünmeyen böceklere kadar hep bir tek yaratıcı kudretin eseri. iyi kötü, güzel çirkin, allah şeytan; bunlar, icat edilen isimler. hepsinin arkasında, kendi kendini halk etmiş olan ve mütemadiyen halk etmekte olan bir kudret var... o, o... kâinat denilen perdeye, gölgelerini aksettirmek için yaratmak fiilinde devam eden halik… adı allah, rab, ne olursa olsun. nurunun en parlak, en ezelî olduğu bir yer, sırrının makesi bir tek şey vardır: aşk!”
O an hepimizin iki muazzam kuvvet arasında seçim yapma şansı olduğunu hissettim -ya parçalanma, ya akış.
Reklam
157 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.