Saçma bir hikayenin contası gevşemiş saçma bir hikayenin pensesi biz iki nokta üst üste dünyada bir noktaymışız üstelik günlerden pazar senle benim fazla güneşli pazarlarımız kalmadı gerisi sadece güneşli pazarlar sensiz benli, bensiz senli pazarlar
Sayfa 38
İki tür nokta var Biri önüne ve ardına bakar, Biri ardına bakmaz, Ardını noktalar.
Reklam
Anlamlı bir yerden bu dünyaya geldik. Buradan, daha anlamlı bir yere gideceğiz. Bu iki büyük anlamlı nokta arasın da kalan dünya yaşamındaki hadiselerin tümü de anlamlıdır çünkü insan anlamlardan hep daha büyük anlamlara akan bir varlıktır. Anne babamızı biz tercih etmedik. Hangi memlekette doğacağımızı seçmedik. Kaşımızın, gözümüzün, boyumuzun, yüz yapımızın da nasıl olacağına biz karar vermedik. Görüyorsun ki yaşam içerisinde karşımıza çıkan olayların çoğunu da kendimiz seçmiyoruz. Yaratılış kararımız bize sorulmadı. Dünyaya gönderilişimiz bize sorulmadı. Yaşayacağımız musibetler de bize sorulmadı. İnsanın yaşamı, onun bu dünyada ağırlanma biçimidir. İnsan, dünyada görev süresi de görev listesi de sınırlı bir memurdur. Bu dünyanın acılarından, zorluklarından, karışıklıklarından, endişelerinden büsbütün kurtulduğu yeni bir noktaya doğru yaklaşmaktadır insan. Mü'minin cennet yolculuğu dünya ile başlar. O, cenneti bekleyen bir varlıktır. Onun acıları, cenneti bekleyen bir insanın acıları olarak yorumlanmalıdır. Onun başına gelenler, cenneti bekleyen birinin başına gelenlerdir.
Vurgulamak istediğim nokta, herhangi iki hayvan için, onları birbirine bağlayan virajlı bir yol var olmak zorundadır. Bunun sebebi de basitçe, tüm türlerin diğer her türle ortak bir atayı paylaşmasıdır: tek yapmamız gereken bir türden ortak ataya doğru geri geri gittikten sonra u dönüşüyle dönüp ileriye doğru diğer türe yürümek.
Stendhal'in yazısındaki motifler bile siyasi durumunun göstergesi gibidir. Stendhal'in tüm romanlarında, kendine ait hale getirdiği bir cümle yapısına sık sık rastlanır: kısa bir sözle başlayan cümle araya giren bir iki nokta ya da noktalı virgülden sonra bu ilk sözden yola çıkarak fikri geliştirmeden, dolambaçlı ya da istihzalı bir yorumda bulunur. Genellikle bir köprü vazifesi gören iki nokta, burada bir uçurumdur. Stendhal'in kurduğu bu yapı benimsediği kendiliğindenlikle de çelişir; "beklenmedik yücelik"e duyduğu ihtirasa, diğer bir deyişle görgülü ve kuşkucu liberalliğine kılıf gibi uydurulmuştur. Rousseaucu liberalizm iddiaları, tüm karışıklığının altında hala huzur bozuculuk barındıran bir ince zekaya dönüşmüştür.
Sen onlara, işi neden sana vermeleri gerektiğini benden çok daha iyi anlatabilirsin. Ama seni dinlemezler, oysa beni dinlerler. Çünkü ben aracıyım. İki nokta arasındaki en kısa yol, doğru çizgi değildir. Aracıdır. Ne kadar çok aracı varsa, yol o kadar kısalır. Hamur psikolojisi budur işte.
Reklam
1,000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.