-DECCAL-
_İnsan kendi karakterine bakarak Tanrı'yı yaratmıştır. Üstün gördüğü özellikleri Tanrı'da görmek hoşuna gider. İğrenç özelliklerini de Şeytan'a yüklemiştir. _Bir tanrıbilimcinin, dincinin doğru diye duyduğu, yanlış olmak zorundadır: bu bir doğruluk ölçütü neredeyse. Savaş açtığım bu tanrıbilimci içgüdüsüdür: her yerde buldum onun
Hay hay
Yaşlanacağının farkında olarak yaşamalı insan. Eski güzelliğini kalmayacağını, yüzünde kırışıklar oluşacağını kabul ederek. Ama asla botoks yaptırmadan. Çünkü yüzünün neresi daha belirgin karışmışsa demek ki en çok o duyguda kalmışsın. Aynaya her baktığında ömrünün baskın duygusunu görmüş olacaksın. Öyle anı biriktirmeye fotoğraf saklamaya falan da gerek kalmamış olacak. Yaşlanınca bazı şeylerin geçeceğinin bazı şeylerin de artık imkansızlaşacağının farkında olmalı. Bu yüzden yapabiliyorken iki seçenek arasında kaldığında hep hay hay diyerek eyleme geçmeyi seçmeli. Sonucu kötü mü oldu ? Olsun ! Yeter ki olsun ! Bir düşünüp on yapmalı-söylemeli. Çünkü düşünce bataklığına bir kere saplandı mı bir daha kolay kolay çıkamıyorsun. Tabi sen düşünüyorsun diye hayat durmuyor ve seni yaşlandırmaya devam ediyor. Kısaca “hay”atı hay olduğunun farkına vararak yaşamalı insan.
Reklam
çıkmaz bir sokak, ya da bir mezarlık, çaresizlikle dolu bi havuz, umutsuzluk denizi.... neredeyim ben? içimdeki sızı boşluktan mı yoksa fazla doluluk mu bunun adı? hep korktuğum yerde miyim tam da şimdi. mutsuzlukla mutluluk arasında bir yerlerde. tüm duygularım sanki darağacında. hep görebildiğim o tünelin sonundaki ışık nerede? kimse neden iyi
İki seçenek arasında kaldığında hep en tehlikesini seçtin çünkü okuduğun kalın bi kitapta şöyle yazıyordu:"en tehlikelisi sensin."herşey olmak için çabalıyorsun, oysa sen çoktan hiçbir şeysin.