480 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
“Daha önce senin kadar ışıl ışıl parlayan kimseyle tanışmadım.” İlk kitabı çok sevmiştim ama bu kitaba bayıldım! O kadar çok şey var ki.. daha ne olabilir ki diyorsunuz daha fazlası oluyor, öyle ters köşeler vardı ki çok şaşırdım. İlk kitaptan sonra öğrenmek istediğimiz çoğu şeyi öğreniyoruz ama bununla birlikte daha fazla olay beraberinde
Altın Kafesin Esiri
Altın Kafesin EsiriLynette Noni · Artemis Yayınları · 202410 okunma
170 syf.
·
Puan vermedi
·
31 saatte okudu
İnsanlar bilinmezi açıklamak ve çizgisel bir ilerleme sağlamak için kabuller yapmak zorundadır. Bu kabuller üzerinden çıkarımlar yapar. Aydınlanma çağı dedikleri dönem de bile aynı soru insanın aklını kurcalamaya devam etti. Bu kadim birkaç sorudan biri “Bizi küm yarattı?”. Ve elbette cevap metafiziğin en büyük tartışma konusunu beraberinde
Candide
CandideVoltaire · Alfa Yayıncılık · 20205,1bin okunma
Reklam
64 syf.
·
Puan vermedi
Aşk mı sanat mı?
Kitabın bize düşündürdüğu bir takım sorular şunlar; Bir erkeğe teslim olup onun çizgilerine göre yaşamak mı yoksa kendi isteklerimize göre, mutluluğu entelektüel faaliyetlerde bulmaya çalışıp bir birey olmak mı? Bu sorular üzerinde benim kafamı yoran bu kitabin konusu kadının birey olma yolunda yaşadıkları sıkıntılar, genç bir kadının tutkuyla aşık olduğu adam ve yapmak istediği şeyler arasında ikilem de kalmasından söz ediyor Öncelikle çok sevdiği adam için sanatı bir kenara bırakıp aşık olduğu adamla nişanlanir çok kısa bir süre sonra kadınin yapmak istedikleri ile birlikte olduğu adamın düşünceleri çakışir ve olay örgüsü bı sure böyle devam eder Evet çok sevdiğimiz bı adamla olmak sanatimiza engel olur mu yaşama biçimimize göre ayak uydurabilir mı gibi sorularla bizi karşı karşıya bırakıyor Bir insan hem duygularını hemde entel faaliyetlerini yahut da hobilerini dengede tutmalıdir ama bizden bu tür şeylerden vazgeçmemizi isteyenlerden ise bağlar koparılmalı diye bir bilince sahip oldum bu kitap sayesinde
Arayışlar
ArayışlarLou Andreas-Salomé · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20218,6bin okunma
128 syf.
·
Puan vermedi
·
18 saatte okudu
Türk klasiklerinin içinde en önemlilerinden biri bence Fatih Harbiye .. Kitap o dönemde bolca kitaplarda konu edilen batılılaşmaya duyulan özlemi ele alıyor.Ancak bu kitapta ikilem arasında kalınıyor ve bu ikilemde yaşadığı ruh halleri anlatılıyor ana karakterin . Neriman babasıyla birlikte Fatih semtinde yaşayan bir genç kız ,konservatuarda alaturka kısmında okuyor ve 7 yıldır Şinasi adlı yine konservatuarda kemençe bölümünde okuyan bir gençle nişanlı ..Daha sonra konservatuarın alafranga bölümünde bir gençle tanışıyor .Macit adlı ,batıya dönük yüzü olan bir genç o ve ondan sonra Beyoğlu'na gitmeye başlıyor ve batılılaşmaya olan bir özlem başlıyor içinde .. Bu sırada büyük hezeyanlar yaşıyor ruhunda ..Hep bir arada kalmışlık .. Ne Batıya ait hissediyor kendini ,ne yaşadığı hayati begeniyor .. Sonunu söylemeyeyim okumayanlar vardır belki ... Dönemini çok iyi anlatan bir roman...
Fatih Harbiye
Fatih Harbiye
Peyami Safa
Peyami Safa
Fatih Harbiye
Fatih HarbiyePeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 202048,1bin okunma
134 syf.
4/10 puan verdi
Tereddütlü Bir Deneme Üzerine Yarı Tereddütlü Bir İnceleme
Amin Maalouf Ölümcül Kimlikler adlı denemesinde kimlik olgusunun evrensel ve toplumsal değerlerle ilişkisi ve etkilerini anlatmıştır. Neden tereddütlü inceleme dediğime bakarsak sebep kitabın 1998 de yazılması ve yazarın fikirlerinde yoğun bir ikilem ve çelişki görmem. Öyleki her sayfasında fikri başka yöne evrilmiştir. Haliyle zorluyor. Ancak
Ölümcül Kimlikler
Ölümcül KimliklerAmin Maalouf · Yapı Kredi Yayınları · 20197,8bin okunma
464 syf.
10/10 puan verdi
Selamlarrr! Sizi komaya sokacak o kitap yorumuyla geldim. Toplanın; ağlayalım, dert keder sahibi olalım. İlk iki kitabın sonundan yola çıkaram korktuğum için elime alamamıştım Matem’i… haklıymışım. Tüm karakterlerin gerçek tarafını gördüğümüz, acımasızlığı sonuna kadar hissettiğimiz bir kitap oldu. Karanlık ve kötü karakter yazması seven en dibi gösteren bir yeni kan yazar, şok içinde bırakıyor ama bütüne baktığınızda tüm tüyleriniz de diken diken oluyor. Varoluşsal sancılar mı desem, en dipte yatan kötü ruh mu desem tam emin olamıyorum ama psikoloji de gölge diye adlandırdığımız kavramı yazar tek tek tüm karakterinde işlemiş. Asır Karahanlı… ruhumu parçalara ayırdı. Durmadı, üç kitap boyunca mahvetti ve en sonunda her şeyi parçalara ayırdı. Sempati beslemek desek değil ama öyle bir karakterki hem o siyah gözlerini hem de parlayan gözlerini görüyorsunuz. Yaşananlar, kurgu, olayların ilerleyişi… ne desem sizi spoilerin göbeğine düşürecek gibi hissediyorum. Kitapta hangi satıra adım atsanız patlıyorsunuz hangi karaktere el uzatsanız sizi sona çekiyor. Defne Karaca… bu nasıl bir ikilem okumaktı. Ve nasıl bir psikolojik sancının ortasında kadık anlamıyorum. Antipati, sempati, empati hepsi birbirine karıştı. En sona doğru yaklaştığımda sayfaları çevirmeden şok içinde 1-2 dakika duvarla bakıştım. (O ara ağlamaktan komalık oluyordum.) Hiçbir şeyin gözüktüğü gibi olmadığını çok güzel gösterdi bize. Son olarak, kitaptaki hiçbir karaktere veda edemiyorsunuz dostlarım.. hepsi zihninizde sonsuza kadar kalacak boyutta… şiddetle tavsiyemdir! Lütfen +18 okuyucular okusun
17 Numara - Matem
17 Numara - MatemFatma Şamata · Artemis Milenyum · 0104 okunma
Reklam
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.