Ben, mi akli dengemden mahrum muşum? Behey divane! Sen aptallar, alıklar gibi şu hayat faciasının karşısında ezilip kalırken ben aşkın ne olduğunu ikilik yokken bir zatın kendi kendisini nasıl sevebildiğini düşünüyordum. Düşünüyordum ki ben, sen, hava, taş demir hep bir şeyken neden demir ağlamıyor, taş çıldırmıyor, hava yalvarmıyor da insan...