Dünyanın gerçekliği suratına ilk defa çarpan oturur ağlar, ikinci defa çarpan sakinliğini korur, dünyanın gerçekliği ile çok defa karşılaşan belli bir müddet sonra gereken rolü oynamaya başlar..
Bir süredir okuduğum kitapların içine o kadar giriyorum ki telefonu elime alıp alıntı paylaşmak çok zor geliyor.
Dijital Kale
Dijital Kale
kitabında o kadar alıntılayacak yer olmasına rağmen sadece üç tane alıntı paylaşmışım mesela. Bu süreçte şunu fark ettim gerçekten bir kitabın içine girdiğimde, olay örgüsü beni sardığında kitabı bırakıp alıntı paylaşmak gerçekten çok zor ve eğer bunu yapıyorsam kitabın içine yeterince girmemişim demektir. Bazı okurlar görüyorum bir alıntısını defalarca paylaşıp binlerce okura ulaşmış. Gerçek bir okur onu kaç kişinin takip ettiğini önemser mi? O zaman akıllara ikinci bir soru geliyor, okuduğumuz kitaplar bizi değiştirmiyorsa, güncellemiyorsa, bize ruhsal olgunluk katmıyorsa, hala üç beş kişinin bizi takip etmesini önemseyip canhıraş bir çabayla takipçi edinmeye çalışmamızı önlemiyorsa ne işe yarıyorlar? Burada da küçük bir güruhun birbirini pohpohlayarak kendini değerli hissetmeye çalıştığını görüyorum. Çok kitap okuyan ama yazım yanlışı yapan( hayır yapılamaz), çok kitap okuyan ama sözcük dağarcığı hala çok kısıtlı olan(nasıl olur), çok kitap okuyan ama hala dar fikirlere sahip insanlar görüyorum. Kitlesel gelişimi güzelleyen, kişisel gelişimi yeren ekole karşı şunu söylemek istiyorum. Kitap okuduğu halde kişisel olarak gelişemeyen bir toplumu kitlesel olarak nasıl geliştireceğiz? “Kendime sorular”
Reklam
Erkeklere selam ve ikinci şans verilmez hayırlı çarşambalar.
Hiçbir şeyi ikinci defa anlatacak kadar tahammülüm ve ikinci defa soracak kadar merakım kalmadı.
Kıyas;
İki öncülden çıkarılan neticeye hadd-i evsat (hüküm) denir. Birinci öncüle haddi Ekber (yüklem) denir. İkinci öncüle haddi esgar ( konu) denir. Haddi ekbere "Kübra" , haddi esgara "suğra" denir. Kıyasta 4 şekil vardır; 1. Şekil: haddi evsat (hüküm) suğra da yüklem Kübra da konu olmasıdır. Her cisim birleşiktir Her bir bileşik yaratılmıştır. O halde her cisim yaratılmıştır. 4. Şekil: haddi evsat (hüküm) Kübra da yüklem suğra da konu olmasıdır. Bir kısım cisim birleşiktir. Hiçbir birleşik, öncesiz değildir. O halde bir kısım cisim, öncesiz değildir. 3.şekil haddi evsat (hüküm) hem Kübra hem suğra da konu olmasıdır. Bir kısım cisim birleşiktir. Her birleşik yaratılmıştır. O halde bir kısım cisim yaratılmıştır. 2. şekil haddi evsat (hüküm) hem Kübra da hem suğra da yüklem olmasıdır. Her cisim birleşiktir. Hiçbir birleşik öncesiz değildir. O halde hiçbir cisim öncesiz değildir.
Hiçbir şeyi ikinci defa anlatacak kadar tahammülüm ve ikinci defa soracak kadar merakım kalmadı.
Reklam
Neden hiç mutlu değilsin Zeze? -Neden mutlu olmalıyım? -Çünkü dünyaya bir kez geliyoruz. -İyi ki bir kere geliyoruz Portuga.. -Neden? -İkinci bir hayatı kaldıramazdım... José Mauro de Vasconcelos
Antik Yunan'dan beri yetişkinlerin gençleri kötülediğini görüyoruz. Neden her nesil bir öncekini daha kötü görüyor? Bunun iki nedeni bulunuyor. Birincisi, insanlar kendi iyi oldukları alanlarda diğerlerinin sınırlı yanlarını daha çabuk fark ediyorlar. Otoriter yetişkinler gençleri saygısız, zeki yetişkinler daha az zeki, kitapkurtları ise kitap sevmeyen nesil olarak görüyorlar. Yetişkinlerin gençleri kötülemesinin ikinci nedeni ise yetişkin insanların kendi gençliklerinde yaptıkları iyi şeyleri daha fazla hatırlama (biased memory) eğiliminde olmaları. İnsanlar yaşlandıkça iyi yaptıkları şeyler canlılığını korurken kötü anıları silikleşiyor.
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.