Seçim bizim elimizde , ben ikinci seçeneği seçiyorum ve bana verilen bu hayatı küçük şeylerle mutlu olarak, sevdilklerime onları sevdiğimi söyleyerek, hayallerimi mümkün olduğunca ertelemeyerek yaşıyorum.
1- Ürdün, Petra: Okumuş her Türk buraları görmeli!
Bizde Arapları küçümser bir kesim ama buna kimsenin hakkı yok. Çünkü miraslarını çok iyi koruyorlar. Araplar, şehirlerine gözleri gibi bakar. Bizde yaşadığımız şehir göz göre göre batarken, sağa sola peşkeş çekilirken kimsenin sesi çıkmaz. Petra, Roma devrinin şehridir. Kervan yollarının
Kitabı ilk okuduğumda zamanı değilmiş, ikinci okumam da tam zamanına denk gelmis. Hani başucu kitaplari olur yaa ihtiyacıniz oldugunda, heh iste tam da oyle bir kitap. Sanki bir arkadasinizla sohbet ediyormus gibi hissettiriyor. O kadar güzel anlamlı seyler var ki icinde hepsini buraya yazmam mumkun olmuyor malesef. Kitap yazmak icin yazmamis yani. Herkesin okumasi gereken bir kitap. Herkese mutlaka icinde yazilan bir seyler iyi gelecektirr.
Risale-i Nur, bu ikinci kısım tefsirlerin(ayetin mana ve hakikatlarını isbat eden tefsir) en kuvvetlisi ve en kıymetdarı ve en parlağı ve en mükemmeli olduğu, ehl-i tahkik ve tetkikten binlercesinin şehadetiyle ve tasdikiyle sabittir.
3 temel karakter ve bir cümle üzerinden dönen, insanın içindeki kötüyü apaçık gözler önüne seren bir roman. Dorian Gray baş karakter olarak seçilmiş genç, körpe hayat tecrübesi olmayan ama bir o kadar da güzel olan karakter. Güzel deyince Hz. Yusuf’un güzelliği geldi aklıma. Güzelliği ile Züleyha’nın aklını başından alan ama kendi tutkularına yenilmeyen “günah”tan kendini koruyan Hz. Yusuf. Burda ise güzelliğini günah ile taçlandıran bir Dorian görüyoruz.
Her şey romanın ikinci önemli kişisi olan ressam Basil’in Dorian’ın portresini çizmesi ile başlar. Bu tablo kadar şahane çizilmiştir ki Dorian’ın içten bir dua etmesine sebebiyet vermiştir. “ Keşke ben hep böyle güzel kalsam da tablo yaşlansa.” Bu cümle romanın odak noktası olarak roman sonuna kadar etkisini sürdürmüştür.
Lord Henry... Romanın seyrini değiştiren kişi. Dorian’ın içindeki kötüyü, ahlaksızlığı, günahı çıkaran kişi. Roman boyunca acaba Dorian Henry ile karşılaşmasaydı böyle biri olur muydu diye sorguladım durdum.
Basil’in duygularına ayrıca değinmek istiyorum. Dorian’ın güzelliğine aşık. Aslında tam anlamıyla ona tapıyor. Romanda kendi ağzından duyuyoruz bunu.
Sonuç olarak Dorian’ın içten yaptığı dua kabul olur ve yaşlanan çirkinleşen Dorian’ın kendisi değil portresi olur. İşlediği onca günahın bedelini portre çirkinleşerek öder..
Herkesin şair olmak istediği, şehirlerin şiirlerle anıldığı fantastik bir dünya yaratmış Murathan Mungan.
Sahte kimliklerle elli yıl başka şehirlerde yaşayan bilge şair Bendag'ın sessiz sedasız ülkesi Anakara'ya dönüp ölmeye yatmak ama önce Odragend'deki şiir şenliklerine katılmak istemesiyle başlıyor roman.
İkinci kahramanımız yirmi yıl evinden