Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

İkinci Adam Yayınları

İkinci Adam Yayınları
@ikinciadamyayinlari
463 okur puanı
Ağustos 2021 tarihinde katıldı
‘‘Olduğum yerde hareketsiz iklim iklim koştum; konuşamadım, çığlık çığlığa sustum.’’
Reklam
"Önceden ufak tefek sıkıntılarla karşılaşınca çok derdim ve yüküm olduğunu kabul ederdim. Fakat insan başka dert veya başkalarının derdini görmeyince kendi derdinin büyüklüğünden yakınırdı. Tüm sorumluluklar bendeydi artık. Babam bana bırakıp gitmişti. Ben bu sorumlulukları kaldırabilir miydim? Emin değilim. Aslında ben de şu an bulunduğum yerden birkaç adım atsam babam gibi hepsini bırakıp gidebilirim. Bu son bana hiç olmadığı kadar yakın artık…"
“Bir Ceylan misali seviyorum seni…” Sevdim seni bir kere, baktım gözlerine, Kalbimin siyah saçlı, biricik sevgilisine… Emir Kader

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Aç artık gözünü uykudan uyan O minik kalbine çok gelir bu yük Ümidini kesmez kuşları duyan Kuşların sevdası göklerden büyük
“Duygularını anlayıp yönetebilen insan yaşamının efendisidir.” Doğan Cüceloğlu’na saygı ve rahmetle…
Reklam
Adım: “İhtilâl zamanlarından miras, Kafa kağıdımdaki başyazı. Sorgusuzca seçilmiş eşhas, Konuvermiş Paşa’nın adı.” 23.01.2008
Adım: “İhtilâl zamanlarından miras, Kafa kağıdımdaki başyazı. Sorgusuzca seçilmiş eşhas, Konuvermiş Paşa’nın adı.” 23.01.2008
Eyvah Gün kurusuydu elimdeki yapraklar Gül kokuluydu heybemdeki satırlar Sonra karalandı bir vah ile defterim Geçip gitti bir eyvah ile gençliğim
Bir çılgın gönlüm var, Bir içli sazım Doksan yıllık ömrümde Yalnız sendin niyâzım.
Hasret kalmış geçmiş senelerden, Kalan anılar sarar ufkumu yürekten, Derin hatıralar canlanır gözümde, Şafaktan şafağa, bölünür ruhum düşümde.
Reklam
VAR OLDUKÇA Bir rüya içindeyim Tanrımı ararım, Şu dünyada var oldukça kanarım. Sevmek, sevilmek başka bir şey Aşksız bu âlemde neye yararım?
Sesimin ayağı kırık. Dilimin eli kısa.Dert gibi bir hançer ya da hançer gibi bir dert kalbime saplı. Ancak ateşten bir kalem, elimde kâğıtta nakış işliyor…
İnsanlar güzel bir kadın bulup ondan çocukları olsun ve bu çocuklar onun yanı başında otururken kuş tüyü yastığında camdan evinde bir film sahnesi gibi ölmek istiyor. Acınası. Çünkü filmler öylesine az şeyi ve aslında gerçekte olanın öylesine sınırlı bir kesitini anlatır ki sen de o sınırlı kesite girsem mutlu olurum ve mutlu ölürüm zannedersin. Halbuki öyle değil, ölümün de mutluluğun da ayrı tatları var.
"Çok kötü olduğunu düşündüğünüz biri; hele ki yakınınızsa, tek bir şık hareketle ölürken tüm günahlarının bedelini ödemiş oluyor, bir merhamet gösterisiyle ya da tüm o kötü hâllerinin sebebinin gizli kalmış ulvi bir amaç, iyi niyet, bir duygu olması ile aklanıveriyor. O bile ölürken aklanabilirse, kendi ölümümüzde de aynı şans var gibi ümit ediyoruz herhâlde. Her ölüm, kendimizinkini hatırlattığı için, cenazesinde ve sonrasında adı geçen meclislerde; her kör badem gözlü, her kel sırma saçlı oluveriyor."
“Aşk bir kelebeğin ışığa yönelişi midir? Ya da aşk tam olarak nedir, nasıl bir duygudur. Bu konuda yüzyıllardır birçok kitap yazılmıştır. Herkes kendine göre aşkı tarif etmiştir. Hatta tasavvuf edebiyatında, Yaradan’a aşk en yüce sevgidir. Sanırım, en genel haliyle, iki insanın birbirine şiddetli bir çekim duymasıdır. Bazen bu çekim tek taraflı, bazen iki taraflıdır. Ama çok seyrek iki tarafında aynı yoğunlukta çekimi söz konusudur. Bu duyguyu bazen bir taraf daha yoğun hissetmekte, sonra diğer tarafında duyguları yoğunlaşabilmektedir.”
253 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.