"Ama insanız işte, cömert olalım derken israfa kaçabiliyoruz, kanaat ve iktisat edeyim derken cimriliğe gidiyoruz, istişare edelim derken gıybet ve iftira gibi iki katlı çirkin bir günahın da yolunu tutabiliyoruz."
Günümüzün iktisat ve etik profesörleri, zamanında vazge- çilmez bir parça olan dini öğe ve anıştırmaların büyük bir özenle ortadan kaldırılması derecesinde sekülerleştirilmiş disiplinlerde çalışmaktadırlar.
Jacob Viner
8. YY. sonunda ve 19.YY. başlarında İngiltere'de başlayan yeni üretim ve ulaşım teknolojilerinin ortaya çıkması ile modern fabrikaların oluştuğu ve kırsaldan kentlere büyük göçlerin yaşandığı döneme verilen isimdir.
Atatürk, tüm yaşam için, her şey için, en gerçek yol gösterici olarak bilimi kabul etmiştir
Bilim en gerçek yol gösterici olarak seçilince, pozitivist bir yaklaşım ortaya çıkmaktadır. Bilim temel alınınca, dine dayalı eski devlet düzeni reddediliyor ve akla dayalı bir cumhuriyet rejimi benimseniyordu. Atatürk'ün akılcılığı sadece devlet
İKTİSAT-KÖYCÜLÜK / MEMLEKETÇİLİK-SOSYAL ADALET
Atsız Türk düşünce hayatına 15 Mayıs 1931 tarihinde çıkmaya başlayan Atsız Mecmua ile girer. Bu dergide çıkan Boz Kurt imzalı ilk yazılarında Anadolu'ya, "memleket"e, köye ve köylüye ağırlık verdiği görülür. "Bir kuş bakışı" başlıklı ilk yazıda bulunan şu cümleler dikkat
Artık vatan büsbütün bağımsız ve hür olduğundan;hepimiz memleketimiz ve milletimiz için maarif (eğitim) ve iktisat sahalarında yapılması zaruri reformlar üzerine derin bir sohbete dalacağız. Çünkü pek meşakkatli ve kanlı bir tecrübeden, elbette Çanakkale’nin de dahil olduğu Zafer-i Nihayi’den sonra artık Türk Milletinin ancak ilim, irfan ve fen yolundan baska yolda ilerleyemeceği anlaşılmıştır.
Fakat hiçbir sosyal dâva yoktur ki temelinde, üçlü hakikat bulunmasındı: İnsan, tabiat ve iktisat. Dolayısıyla bu saf bir maneviyat ve ahlak davası değil, bütün bir insan dâvası idi.
bu devlet, bu ulus, ekonomik egemenliğini sağlarsa, o kadar güçlü temeller üzerinde yerleşmiş ve gelişmeye başlamış olacaktır ki, artık bunu yerinden oynatmak mümkün olmayacaktır.
Sayfa 187 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyor