Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Duygusal yüklerinin esiri olmak sana zarar vermek dışında hiçbir işe yaramayacak. Yeryüzüne kimseyi mağlup etmek için gelmedik. Bir savaş varsa eğer onun adı sadece insan olma savaşı olabilir. Yenersen kendini yeneceksin, yenilirsen de kendine yenileceksin.. onuda barışla Sevgiyle basaracaksin Kimseyi gözünde nefret edecek kadar büyütme, sen dinlersen konuşabilirler, sen umursarsan değerlidirler. Eğer bugün vazgeçersen yarın yoklar. Kin, nefret, intikam; ancak taşıyan kişinin kendini yok eden ve taşımaya devam ederseniz sizi nefret ettiğiniz şeye dönüştüren duygulardır. İlahi adalette zaman aşımı yoktur dostlarım, bir gün mutlaka tecelli edecektir. Başkalarının size yüklediği o yıkıcı duyguların hamallığını yapmaya gönüllü olmayin. Melek Melek 😇
Bekir Sıtkı Erdoğan'ın İlahi Adalet şiirinde ifade edildiği gibi: "Her canlıya Hak, layık olan cevheri verdi. Tırtıl iki diş bulsa eğer, ormanı yerdi. Şayet kediler haftada bir gün uçabilse, dünyada bütün serçelerin nesli biterdi..."
Sayfa 56
Reklam
Dünya denen bu evrende ilahi bir adaletin olduğuna kesinlikle inanmıyorum.Görmediğim bilmediğim öbür bir evrende umarım ilahi adalet vardır ve herkes cezasını çeker ben de dahil.
Sabırlı insan çalışkandır ancak tembel insan suçlamaya alışmıştır. Düzeni, insanları, kaderi ve bazen de ilahi adaleti suçlayıp durur. Harekete geçmemek için bahaneleri, haklı çıkmak için sebepleri, dinlenmek için vakitleri varken bir tek şanslarının olmadığından bahsederler. Tembellere göre başaran herkes sadece şanslıdır. Elbette ilahi tecelliyi hesaba katarak her şeyi başaramayacağımızı kabullenmek gerekir ancak ilahi rahmetten umut kesmemek için de engelleri aşacak kudretin içimizde olduğunu fark etmemiz gerekir.
Takdir-i ilahinin ebedi tasarrufuyla, adalet ve hakika­ tin ruhu bir insana hükmettiğinde, bu kişinin yaptığı her şey güzellikle bezenir.
"Dedikodu ahlakının ahiretteki cezasından önce, dünyada cezası vardır. Sen burada başkalarını konuşurken, öteki tarafta başkaları da senin hakkında konuşur. İlahi adalet böyledir. Ne kadar kardeşini konuşursan, Allah 'da (cc) seni başkalarına o kadar konuşturacak. Allah, adalet sahibidir. Ve dedikodu bir hak yasasıdır. Kimin hakkında konuştuysan onun hakkında bir defter açarsın."
Sayfa 425Kitabı okudu
Reklam
Gün geçmiyor ki haberlerde, cinayet, hırsızlık, sahtekarlık, dolandırıcılık olaylarına rastlanmasın. Bunun başlıca sebebi hiç kuşkusuz, ALLAH,u Teala’nın insanoğluna Peygamberler vasıtasıyla göndermiş olduğu ilahî hükümlerin ülkemizde devre dışı bırakılıp, yerine bayrağı haç olan Isviçre’nin Medeni, Almanya’nın borçlar/ticaret ve Italya’nın ceza
Şeriat Şart Kafire Zalime Müslümana her canlıya
Kısas cezasının uygulanması için birtakım şartlar aranır. Bu şartların önemlilerini, kısaca şöyle sayabiliriz: 1) Kısas, cinâyeti (suçu) kim işlemişse ona uygulanır. 2) Kısası ancak müslüman otorite sahipleri yerine getirir. Herhangi bir kişi veya topluluk bunu yapamaz. (Böylece kan davası da önlenmiş olur) 3) Bir cinâyeti birkaç kişi beraber işlemişse, kısas hepsine uygulanır. 4) Cinâyetin işlendiği tam kesin olmazsa, yani şüphe halinde kısas uygulanmaz. 5) Suçlulara bu cezâ uygulanırken makamlarına göre ayrım yapılmaz. Halk ile devlet başkanı arasında bile fark yoktur. 6) Suçun, kasden yani bilerek işlenmesi gerekir. Hatalı öldürme ve yaralamalarda başka cezâlar uygulanır. 7) Öldürülenin vârisleri veya yaralananın kendisi ‘diyet’ isterse veya affederse, kısas uygulanmaz. 8) Kısas, kendi dengine göre uygulanır, aşırıya gidilmez. İslâm’ın bütün hükümlerinde ve ölçülerinde insanlar için hayırlar ve faydalar vardır. Kimi câhiller bunu görmese de bu böyledir. Çünkü o, yerin ve göklerin sahibi Allah’ın dinidir. Yaralamalara ve organlara verilecek zararlara karşı, onların dengi bir ceza, yani bir diyet uygulanır. İnsanlar arasında adâlet, ancak Allah’ın koyduğu hükümlerin uygulanmasıyla sağlanır. İnsan, toplum, hayvan ve çevre haklarının garantisi İlâhî hükümlerdir. Bu hükümlere yüzçevirenler hem gerçek adâletten, hem de herkese âit hakları gereği gibi yerine getirmekten mahrum kalırlar. Adâletten mahrum kalmanın sonucu ise zulüm, baskı, ezilme, horlanma ve hakkını alamama gibi kötülükler ve İlâhî azaptır.
Gün geçmiyor ki haberlerde, cinayet, hırsızlık, sahtekarlık, dolandırıcılık olaylarına rastlanmasın. Bunun başlıca sebebi hiç kuşkusuz, ALLAH,u Teala’nın insanoğluna Peygamberler vasıtasıyla göndermiş olduğu ilahî hükümlerin ülkemizde devre dışı bırakılıp, yerine bayrağı haç olan Isviçre’nin Medeni, Almanya’nın borçlar/ticaret ve Italya’nın ceza
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.