"Usta bir yazar değilim; yalnızca Siyonist işgalcilerin göğsüne kurşun saçmaya tutkun bir direnişçiyim.
Silahımdaki kurşunlar bittiğinde kalemimden başka kurşunum yoktur. Kurşun kalemim...
Yazdım ve yazmaya devam edeceğim.
Sözlerim; direniş yoluna taş koyanları, bu yolda zorluk çıkaranları, direnişi engellemeye çalışanları ve tüm zalimleri ilelebet rahatsız edecektir."
"Yaşama fazlasıyla tutku duymaktan, Umuttan ve korkudan azade olmuş, Kısacık bir minnettarlık hissiyle şükran duyarız Hangi tanrıya olursa olsun Hiçbir yaşam ilelebet sürmediği için; Ölüler bir daha asla dirilmediği için; En yorgun nehir bile, Denizin güvenli sinesine kavuşacağı için."
“Musevilik, MÖ 6. yüzyılda Filistin'de kendine bir yer bulmaya çalışan yönetici sınıfın mücadelesinde şekillenmişti. Hıristiyanlığın kökenleri, MS 1. yüzyılda Roma İmparatorluğu yönetimi altında ezilenlerin çektiği acılarda yatar. İslamiyet, aynı gövdeden filizlenen üçüncü daldı. MS 620'lerdeki doğuşu, tarihin keskin bakışları altında gerçekleşti -orta batı Arabistan'ın Hicaz bölgesindeki iki ücra çöl şehrinde yaşanan ufak tefek didişmeler. Ama şiddetli yükselişi dünyayı ilelebet değiştirecekti.”
Öz yaşamımdan ve bütünsel hayatta dair izlenimler
Sizinde bu konuda pek hakim olduğunuz hiç şüphesiz nitekim en baskıcı ve etkileyici günümüz sorunların sancağını taşıyan ekonomik dalgalanmalardır bu dalgalar öyle şiddetli ki önüne çıkan her şeyi katıp ilerliyor bu sorunu bütünleği olarak hükümetin üstüne atmak hiçte adil olmayacaktır deprem
Bilge Kral’ın okumakta geç kaldığımı düşündüğüm önemli eserlerinden biri, makamı âlî olsun. .
1969 yılında kaleme alınan bu kitapla bir kez daha, İslamiyeti layıkıyla, Kur’an ve sünnetten sapmadan yaşamak ve yaşatmak için canla başla azmeden müslümanların alçakça türlü zulümlere, adaletsizliklere, baskılara ve birçoklarına maruz kaldığını anlamış olacaksınız. Bunun yanında, İslamiyetin müslüman toplumlarda nasıl yaşanması gerektiği, müslümanların çoğunlukta olduğu devletlerin nasıl idare edilmesi gerektiği de tane tane anlatılıyor. Kitap kısa ama dopdolu.
Kitabın son kısmında, Bilge Kral’ın 1983 yılında bu kitap sebebiyle haksız yere 14 yıl mahkum edilmesine karşın tarihi savunması mevcut. Bu hikayede de görüyoruz ki, kalbi Allah diye atan, hakkı korkusuzca haykıran müslümanın mantıklı bir gerekçe sunulmadan hapsedilmesi… meşrû.
Unutmayın ki, sizin küfre bulanmış mahkemeleriniz bu ümmeti ilelebet korkutmayacak ve yıldırmayacak. Korkumuz ancak ilahi mahkemedeki ahvalimizdir.!
İslam DeklarasyonuAliya İzzetbegoviç · Ketebe Yayınları · 20197,7bin okunma