🍁Parapsikoloji:"Bir şeyden vazgeçtiğin an o sana gelmeye başlar." der. Tasavvuf da bunu der:"Bir şeye talip olursan verilmez, talip olmayacaksın ki verilsin."
Hadis-i Şerif de şöyle der:"Bir iş siz istemeden verilirse başarılı olursunuz; siz istediğiniz için verilirse pişman olursunuz."
Bu yargıların ne kadar doğru olduğunu burada bile görüyorum. Bir kere bile sayfama uğramayan kişiler, onları sildiğimde beğeni yapmaya başlıyor. İlginç!
🍂🍂🍂
Popülarite Üzerinde Zekada Gerilik
Popülarite ne kadar gereklidir? Bu sorunun cevabı tartışmaya açık ve çok alanlı bir yoldur. Hangi yolu seçtiğimiz ise konuşmanın konusunu belirler. Ben kitap konusunda değinmeyi tercih edeceğim.
Sevgili okur elbette bizler çok öncesinden, ilk atalarımıza kadar indirgenecek bir düzeyden günümüze kadar beğenilmek gibi bir arzuya sahibiz.
Allah sayılarını artırsın
İçki içen gençlere zaman zaman denk gelirim. Dün de arabayı yol kenarına çekip kitap okumalarımı yaptım. Genellikle o yerde de akşamları İçki içilir. Dikkatimi çok ilginç bir şey çekti:
👉Temiz bir genç yol kenarındaki İçki şişelerini toplayıp saklıyordu. Sonra göz ucuyla takip ettim. Topladıklarını götürüp bir çukura attı.
👉Sonra yanıma geldi. Kitap okuyorum diye dikkatini çekti. Hocaa, gelip oturabilir miyim, dedi. Geldi. Muhabbet edip kim olduğunu öğrendim. Saf ve temiz bir yüreği vardı. Molla Said Nuriy'e meftundu. Niye burda bu işi yapıyorsun, dedim. Hocam, kadın ve çocuklar bu pisliklere gözleri ilişmesin diye kaldırıp temizliyorum, dedi ve Nazar celbeder, dedi.
👉Bu işi haftanın 2 günü yaparmış. Tamamen gönüllü. Ona bir hadis söyledim ve ağladı. Hadis metni şuydu:
“Adamın biri yolda yürürken, yol üstünde gördüğü bir diken dalını kaldırıp bir kenara attığı için, Allah onu mükâfatlandırdı ve onu bağışladı.” (Buharî, Ezan, 32).
Başka bir hadiste de "...Cennette gördüm.." diyor. (Müslim)
İyi niyetle yapılan her amel, cennette götüren asıl anahtarımız olabilir. Böyle insanların hala olması ne hoş
İktibas
Günaydın. İnsanın belirsiz ve çaresiz kalmasından kötü pek az şey vardır. Ne fena... Nermin Yıldırım'ın dediği gibi: "Ama sanırım en kötüsü beklemekti. Ne beklediğini bilmeden beklemek." Çaresizliğin de belirsizliğin de uçup gittiği bir gün olsun sevgili okur. Var olun.
Nermin Yıldırım 
Nermin Yıldırım - Ev 
Ev
Hep Kitap, s.49-51
Oslo, 31. august (Joachim Trier, 2011)
Evlenip çocuk yapmak istiyorum.
dünyayı dolaşmak, bir ev almak...
romantik tatillere gitmek, gün boyu
sadece dondurma yemek istiyorum.
başka ülkelerde yaşamak.
ideal kiloma inip orada kalmak.
harika bir roman yazmak.
eski arkadaşlarla haberleşmek.
bir ağaç dikmek istiyorum.
nefis bir akşam yemeği hazırlamak.
kendimi başarılı hissetmek.
buz banyosu
Dostoyevski, hapis cezasını bitirdikten sonra anılarını kaleme aldığı " Ölüler Evinden Anılar" başlıklı bir kitap yazar. Hapishane de sürekli gördüğü bir köpek vardır. Köpeğin yanından geçen her mahkum tarafından tekmelendiğini gözlemler. Asıl ilginç olan şey, köpeğin mahkumlardan kaçmaması ve yanına bir mahkum yaklaştığında otomatik olarak eğilerek tekme pozisyonu almasıdır. O, bir gün köpeğin yanına yaklaşarak onun başını okşar. Köpek bir süre şaşkın şaşkın ona baktıktan sonra, hızla yanından uzaklaşır ve acı acı havlamaya başlar. Ve köpek, o günden sonra nerede Dostoyevski'yi görse oradan kaçar ve ona bir daha asla yaklaşmaz. "
Herkese bol kitapli gunler olsun
Arkadaşlar yeni keşfettigim uç cisim problemi diye bir kitap varmiş okuyaniniz var mi?
Ben de filmini izliyorum
Cok ilginc gercekten