Umutsuzluğa düşmek bir devrimciye yasaktır. Cellat elinde işkencede ölüme bir soluk kalmışken bile.. Yalnız yasak değil ayıptır da.. Çünkü devrimcinin kendisi, insanlığın yarını ve umududur. Bu bir kural, bir ilkedir.. Bu, namussuzluğun, alçaklığın egemen olmadığı, soylu, güzel ve onurlu bir dünya, bu temel ilke üzerinde kurulur..
Sayfa 390 - Abim Deniz-Can Dündar
Amaçlara Ulaşmak İçin Beş İlke 1- Kendiniz için ideal zihinsel imajı belirleyin. 2- Çaba göstermeden, yalnızca inanmak hiçbir işe yaramaz. 3- Düşüncelerinizi kendinize saklayın. 4- Esnek olun; gerekirse plan değişikliği yapın. 5- Gözlerinizi hedeften ayırmayın, işi yarı yolda bırakmayın.
Reklam
"Onun büyük bir strateji ustası olduğudur. Bence Mustafa Kemal tanımlamak istenirse, O'nun bir strateji ustası olduğu belirtilmelidir. Kuşkusuz yalnız askeri anlamda değil. Gelibolu'da ve başka bölgelerde, kuşkusuz Bağımsızlık Savaşı sırasında mesleğini ne denli iyi bildiğini kanıtlamıştır. Ama strateji uzmanı terimi bundan çok daha geniş bir anlamda, siyasal anlamda anlıyorum. Yani kararların zamanını biliyordu; koşulların ne zaman olgunlaştığını duyumsuyor ve o zaman kararını veriyordu. Birkaç ilke temeli üzerinde ama herhangi bir katı ideolojiye bağlı kalmadan eylemini yaptı. Burada Lenin'le Mustafa Kemal arasında bir karşılaştırma yapılabilir. Lenin bir ideolog idi. Mustafa Kemal ise bence bir ideolog değildi. O kuşkusuz, ilkeleri olan ama onları koşullara uyarlayan bir eylem adamıydı."
Sayfa 274 - Prof. Dr. Jacques ThobieKitabı okudu
CUMHURİYETİN DEVRALDIĞI MİRAS: 13 milyon nüfus, ilkel bir tarım, sıfıra yakın sanayi, madenlerin çoğu,limanlar ve var olan demiryolları yabancı şirketlerin yönetiminde. 153 ortaokul ve lise, sadece 1 üniversite var. Halkın sadece %7 'si okur-yazar, bu oran kadınlarda %1 bile değil. Ortaokullarda 543, liselerde sadece 230 kız öğrenci okuyor. Ekonomik bakımdan yarı sömürge.Kişi başına gelir 4 lira, kişi başına ortalama kamu harcaması 50 krş. Altyapı her alanda yetersiz.Bilim hayatı ve düşüncesi yok sayılacak düzeyde. Anadolu araştırmayan, nakilci ve yetersiz medreselerin elinde. Her yanında tarikatlar, tekkeler ve dergahlar. Yasalar çağın gereklerinin gerisinde. Kadınların ilke olarak toplumsal hayatları ve hiçbir hakları yok.Kadınlarında bir gün erkekler gibi doktor, mühendis, belediye başkanı, avukat, milletvekili, bakan olabileceklerini hayal etmek bile zor. Ne seçme hakları bulunuyor ne seçilme. Kısacası vatandaş sayılmıyorlar. Ülke neredeyse bütünüyle pek çok alanda ortaçağı yaşıyor.
Sayfa 682Kitabı okudu
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.