Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

ilknur

ilknur
@ilknurglr
20 Mayıs
79 okur puanı
Ağustos 2022 tarihinde katıldı
"Ancak şimdiye kadar bir türlü tatmin edemediğim bir ihtiyacım var ki onun yokluğu bana bu aralar felaketlerin en büyüğü gibi görünüyor. Hiç dostum yok Margaret. Başarının heyecanıyla tutuştuğum anlarda sevincimi paylaşacak kimsem olmayacak. Hayal kırıklığına uğrasam etrafımda, beni derdimden uzaklaştırmaya çalışacak kimse bulamayacağım. Evet, belki düşüncelerimi kağıda dökebilirim. Ama bu duyguları aktarmak için çok yetersiz bir yöntem. Oysa ben; beni anlayabilecek, bakışları bakışlarıma karşılık verebilecek insanın dostluğuna muhtacım. Romantik olduğumu düşünebilirsin belki canım kardeşim. Ama gerçekten bir dost arzusuyla yanıp tutuşuyorum. Hem kibar hem cesur, eğitimli olduğu kadar akıllı, zevkleri benimkine benzeyen, yaptığım planları beğenebilecek veya değiştirebilecek kimse yok yakınımda. Öyle bir dost, şu zavallı kardeşinin hatalarını nasıl da tamir ederdi bir bilsen."
Frankenstein Ya Da Modern Prometheus
Frankenstein Ya Da Modern Prometheus
Reklam
"Kafes açılmış, önümde geniş bir alem vardı. Kanatlarını çırparak uçmaya hazırlanan bir kuş gibiydim."
eğer olduğun dünyayı sevmiyorsan oku, elbet beğendiğin bir dünya bulacaksın.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Olduğun yere ait hissetmek zorunda değilsin. Çünkü zaten hiçbir yere ait değilsin. An'ların içinde bir gezginsin kendini tanımak isteyen. Ama tanımlamak istemeyen.. İçindeki duygular dünyanın neresine gidersen git, kendini götürdüğün müddetçe seninle. Çünkü merkez sensin.
Reklam
aslına bakılırsa seni değil, sevginin kendisini seviyorum ben
artık arzuladığım tek şey başarı.
"Eğer ülkeni kurtaracak bir lider beklemekteysen, ben size hiçbir şey öğretmemişim demektir."
onlar yüzünden artık onlardan nefret ediyorum
Reklam
Yıldızları seyretmek dahi aklıma gelmiyor artık. Her şey o kadar hızlı akıp geçiyor ki; başımı kaldırıp bulutlara bakamıyorum, hayat o kadar yoğun ki, tepemde duran gökkuşağını fark edemiyorum. Hiç kimse sokağın köşesinde duran kediyi okşamak için durmuyor -herkesin bir işi, yetişmesi gereken bir yeri var- Ben bu zamanın çocuğuyum, asla bu zamana ait değilim. Ben sadece yıldızları izlemek istiyorum; ruhumun, yıldızların özlemini çekmesine izin vermiyorum. Hiçbir gözün parlaklığı kalmamış. Kimse mektup yazmaz olmuş, sayfalar arasında kurutulan çiçekler hazin.
Hikmet Anıl Öztekin
Hikmet Anıl Öztekin
"Kitaplardan başını kaldırma ufaklık, dünya kötü bir yer."
Ne ölümden korkarım ne cerihamdan, beyhude bir yaşam sürmektir bana esrime yaşatan.
denize çıkan bir sokak yaptım bizim için. sonuna da bir bank koydum, güneşin batışını seyretmek için.
Yatıştırıcı Davranış Türleri
- Boyun çukuruna dokunulması güvensizlik, rahatsızlık, korku ya da endişe hislerini yatıştırır. Boyundaki bir gerdanlıkla oynamak çoğu zaman aynı amaca hizmet eder. - Alnın ovulması genellikle, kişinin bir şeyle mücadele içinde olduğunun ya da şiddetli bir rahatsızlık yaşadığının göstergesidir. - Yanak ya da yüze dokunulması kendimizi gergin, sinirli ya da endişeli hissettiğimiz zamanlarda yatışmanın bir yoludur. - Erkekler güvensiz veya rahatsız oldukları durumlarla başa çıkmak için kravatlarını düzeltme eğiliminde bulunabilir. Söz konusu olan yatıştırıcı davranışlar olduğunda, insanların kendi tercihleri devreye girer - çiklet çiğnemek, sigara içmek, aşırı yemek yemek, çenenin ovulması, kalem ruj ve saat gibi nesnelerle oynanması, kolun kaşınması gibi. Kişi yalnızca kendine çekidüzen veriyormuş gibi görünürken, aslında vücuduna dokunarak ya da elini bir işle meşgul ederek gerginliğini yok etmeye çalışıyordur. Bunlar limbik sistem tarafından yönetilen ve strese karşılık gösterilen yatıştırıcı davranışlardır.
Beden Dili
Beden Dili
Pollyanna
Pollyanna
Ana karakter Pollyanna isimli 11 yaşında bir kız çocuğu. Annesini kaybetmesiyle beraber babasıyla oldukça yoksul bir hayat sürmektedirler. Babası kızına oyuncak bebek dahi alamamakta. Bu sebepten ötürü de Kadınlar Derneği'ne başvuru yapmaktadırlar. Yardım sandıklarının karışmış olmasındandır içerisinden bebek yerine koltuk değnekleri çıkıyor. Pollyanna da bu duruma bi haliyle üzülüyor. Babası da o gün kızına mutluluk oyununu öğretiyor. "-Evet bebek gelmedi ama bu koltuk değneklerine gereksinimin olmadığı için sevinmelisin. Üstelik şimdi bu koltuk değneğinin gerçek sahibi o çocuk, sana gelecek olan bebekle oynayıp mutlu oluyordur." Pollyanna da o gün bugündür kazandığı bakış açısıyla her şeyden olumlu bir pay çıkarıp memnuniyet sağlayabiliyor. Babasının da ölümünden sonra Jeremian' O. White, Pollyanna'nın teyzesi olan Polly'e bir mektup yazıyor ve çocuğu almayı kabul edip etmediğini soruyor. Polly teyze ise bunun onun görevi olduğunu düşünüyor ve hizmetçisi Nancy'e çatı katında kullanılmayan bir odayı Pollyanna için derleyip temizlemesini istiyor. Kitabın ileriki evrelerinde Nancy ve Pollyanna dost oluyorlar, aynı zamanda Pollyanna'nın mutluluk oyunu birçok kişinin hayatına dokunuyor ve renklendirip minnettarlık uyandırıyor.