gülümsemesi,
ruhunu ezer insanın.
bakışlarında bir şey var.
ölüm kadar kara gözlerinde
insanlar,
intihar ediyorlar.
ölümü dudaklarında taşıyan kız.
söyle,
ölüm
senin dudaklarından
etrafa saçılıyor diye mi
tatlı böyle?
her bir anı
ağır ağır
damla damla
süzülür gözlerimden.
kirpiklerim,
ölü hisler mezarlığıdır artık.
ve bazı cesetler,
öyle yoğundur ki
baş döndüren kokusu
insanın her yerine siner.
bazen,
sadece bazen,
bazı kötü hisler geçmez.
kelimelerine hüzün karıştırdın.
her nefes alışımızda
o hüznü içimize çektik sanki.
bir şeyler bitmişti,
ben yine çiçekler toplayıp
kitaplarımın arasına hapsedecektim.
ama bu sefer sen
onları öldürme diyemezsin bana.
her gün görebiliriz belki birbirimizi
ama ben senin yanından geçerken
eskiden sürekli beni arayan gözlerin
artık benden kaçmak zorundadır.
bir kelime
iki insanı
nasıl da uzaklaştırıyor birbirinden.