İman, inkarla bir şeyleri kabul etmemekle başlıyor. Başka bir deyişle bir insan neyi inkar ettiğini bilmiyorsa, neyi tasdik edip, ona bağlanacağını, ona iman edeceğini bilemez. Lâ (hayır, kabul etmiyorum, inkar ediyorum) demesini bilmeyen; İllallah (sadece Allah'ı kabul ediyorum) diyemez! Kafasında ve gönlünde ilahlaştırdığı onlarca belki yüzlerce değere karşı 'lâ' isyanıyla çıkmasını bilmeyen bir insan, nasıl illa inkılabıyla tevhidi gerçekleştirebilsin? Karşı çıkmasını bilmeyen pısırık ruhlar; hiç bir zaman, ama hiç bir zaman imân'ın hürriyet şerbetinden içemezler.
bir insan neyi inkâr ettiğini bilmiyorsa, neyi tasdik edip, ona bağlanacağını, ona imân edeceğini bilemez. Lâ (hayır, kabul etmiyorum, inkâr ediyorum) demesini bilmeyen; İllâllah (sadece Allah'ı kabul ediyorum) diyemez!..
.. Bir insan neyi inkar ettiğini bilmiyorsa, neyi tasdik edip ona bağlanacağını, ona iman edeceğini bilemez. "Lâ"(hayır, kabul etmiyorum, inkar ediyorum) demesini bilmeyen; "illallah"(sadece Allah'ı kabul ediyorum) diyemez! Kafasında ve gönlünde ilahlaştırdığı onlarca, belki yüzlerce değere karşı "lâ" isyanıyla çıkmasını bilmeyen bir insan, nasıl "illâ" inkılabıyla tevhidi gerçekleştirebilsin?
II
Benerci, Somadeva'nın odasından sokağa çıkınca, Roy Dranat'ın «akşamüstü serinlikte bir teferrüçten
dönerken» soğuk alıp zatürreeden öldüğünü duydu. Ve Roy Dranat'ın oteline gitti. Gördüklerini şöyle anlatıyor:
Girdim ki içeriye,
Görüldüğü gibi imân, inkârla, bir şeyleri kabul etmemekle başlıyor. Başka deyişle, bir insan neyi inkâr ettiğini bilmiyorsa, neyi tasdik edip, ona bağlanacağını, ona imân edeceğini bilemez. Lâ (hayır, kabul etmiyorum, inkâr ediyorum) demesini bilmeyen; illallah (sadece Allah'ı kabul ediyorum) diyemez!.. Kafasında ve gönlünde ilâhlaştırdığı onlarca, belki yüzlerce değere karşı "la" isyanıyla çıkmasını bilmeyen bir insan, nasıl illâ inkılabıyla tevhid'i gerçekleştirebilsin? Karşı çıkmasını bilmeyen pısırık ruhlar; hiç bir zaman, ama hiç bir zaman imân'ın hürriyet şerbetinden içemezler. Köle ruhlardırlar bunlar...
(...)
Muhammed İkbâl'in deyişiyle, "ortaya koyun "la" ülküsün dirilişini; "illâ" inkılâbının gücüyle sömürü putlarının nasıl yıkıldıklarını görürsünüz!"..