Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Riyakarlık ve ahlak üzerine...
Riyakarlık diyince aklımıza   "ibadette gösteriş yapmamak"  gelse de aslında çok geniş  bir bağlama sahip. TDK riyakarlığı  "toplumun, insanlığın etiğine, dinine aykırı yapılmakta olan davranışlar" veya "insanları yanıltmak veya aldatmak amacı ile, kendi çıkarları dahilinde yalan söylemekten kaçınmayan kişi" olarak
191 syf.
·
Puan vermedi
·
11 günde okudu
Yürürken her şeyi geride bırakır insan. Sokaklar, mesafeler, anılar, yürekte yeri olmayanlar, zihinde meşgul edenler, geceleri uykunu ziyan edenler, kaygı bozukluğun varsa fibromiyaljin ... Şöyle bi cümleyle başlıyor kitap : " Yürümek spor değildir zira bir ayağını diğerinin önüne atmak çocuk işidir. " Bu kadar basite indirgemek doğru mu bilemem ama her gün yaptığım yürüyüşler bana çok iyi geliyor. Böyle düşünen bir tek ben değilmişim. Sevgili Nietzsche vakti zamanında uzun uzun yürüyüşler yapmayı çok severmiş. Yürümek, onun için ilham kaynağı olurmuş. Rimbaud ise yürümeyi bir kaçış olarak görmüş. Rousseau da yürüyüşten haz alanlardan zira sadece yürürken düşünebildiğini ve hatta yaratıcı olabildiğini savunmuş. Bir de inanç boyutu var yürümenin. Eskiden keşişler, bir azizin mezarına varmadan uzun yürüyüşler yapar böylece yorgunlukla birlikte kibrini de atarmış. Sadece tek bir kelime üzerine kitap yazılıyor, yüz on dokuz sayfada kelimenin aklınıza gelebilecek her türlü boyutu ele alınıyor. Frederic Gros burda bi tebriği hakediyor doğrusu. Kitabı beğendim, tavsiye ederim.
Yürümenin Felsefesi
Yürümenin FelsefesiFrédéric Gros · Kolektif Kitap · 20206,8bin okunma
Reklam
216 syf.
8/10 puan verdi
·
4 günde okudu
@ithakiyayinlari Bilimkurgu Klasikleri arasında yerini alan Kadınlar Ülkesi, ortak noktaları bilim olan Terry(coğrafya ve meteoroloji ilgi alanları), Jeff(şair, botanikçi, doktor) ve Vandyck (sosyolog)isimli üç yakın arkadaşın bu ülkeye yaptığı ziyareti konu alıyor. Yaşadıkları toplumdan epey farklı olan bu ülkeyi daha yakından araştırmak isteyen üçlünün kadınlar ve kız çocuklarından oluşan bir topluma dair çeşitli düşünceleri var. Ancak çok merak ettikleri bu ülkeye ulaştıklarında onları hayallerinin ötesinde bir medeniyet bekliyor. Devlet yönetimi, eğitim, inanç ve yaşam biçimi üzerine tanıklık ettikleri gelişmeler karşısında şaşkına dönen Amerikalı üç arkadaş, alıştıkları düzenle Kadınlar ülkesini karşılaştırıyor. Öğrenmeye ve gelişmeye açık olan kadın toplumu ise ülkelerine gelen beklemedik misafirleri vasıtasıyla farklı medeniyetleri tanımaya ve anlamaya çalışıyor. Yeni bilginin hızla yayıldığı bu ülkenin insanlarının kökenleri ve soylarını nasıl devam ettirdiklerini merak ediyor olabilirsiniz. Muazzam bir kurgudan beslenen Kadınlar Ülkesi'ni okurken merak ettiğiniz bu konuların yanında anne - çocuk ilişkisi, çocuğun eğitimi, kadınların dine yaklaşımı, imar faaliyetleri ve geçim kaynakları daha pek çok alanda kabul ettikleri anlayışları keşfedebilirsiniz. Yer yer toplumsal cinsiyet rollerini sorgulayan Kadınlar Ülkesi'ni sevebileceğinizi düşünüyorum. Keyifli okumalar dilerim.
Kadınlar Ülkesi
Kadınlar ÜlkesiCharlotte Perkins Gilman · İthaki Yayınları · 201812bin okunma
Hem 1660'lann başında başlanmış Spinoza'nın başyapıtı Eti­ka’da,hem de daha eski bir çalışma olan (muhtemelen 1660 başı, yani aforozdan dört yıl sonrası) ve Etica’daki fikirlerin olgunlaşmamış ya da henüz çekirdek halinde boy gösterdigi Tanrı, Insan ve Insanın Mutlulugu Üzerine Kısa Inceleme (A Short Treatise on God, Man and His
Sayfa 196 - İletişim Yayınları
Carpe Diem
"Her şey her zaman, içinde olduğumuz anda gerçekleşir, başka bir an veya başka bir fırsat yoktur. İnsanlar, geçmişi ve geleceği sürekli düşünerek yaşamın özü olan şimdiyi kaçırır- lar ve bunun farkına bile varmadan ölüm anında pişmanlık- larla çekip giderler. Änı kaçırmak aslında hayatı ıskalamak demektir. Ne kadar enteresan; bize verilen en
144 syf.
·
Puan vermedi
·
36 günde okudu
Özellikle okumak ve düşünmek üzerine çoğumuzun aklındaki sorulara yanıt vermiş
Arthur Schopenhauer
Arthur Schopenhauer
Kitap 4 bölümden oluşuyor, kitaptaki temel düşünceleri özetleyelim: 1.İnsan Mutluluğunun İki Temel Düşmanı: Istırap ve Can Sıkıntısı Schopenhauer bazı kitaplarında bu iki düşmana değinir. Özellikle can sıkıntısına. “ihtiyaç içerisinde bulunmak ve yoksunluk
Okumak, Yazmak ve Yaşamak Üzerine
Okumak, Yazmak ve Yaşamak ÜzerineArthur Schopenhauer · Say Yayınları · 20133,655 okunma
Reklam
·
Puan vermedi
Ağır bir eser.Yoğun tasavvufi görüşler içeriyor.Başladığımda ilk yüz sayfayı yoğun bir dikkat ve konsantrasyon içerisinde,yazarak ,odaklanarak okumam gerekti.Ancak sonrasında yazmayı ve notlar almayı bıraktım,sadece satırların altını çizmekle yetindim çünkü artık verilmek istenen mesajı kavramıştım.Hayatın anlam arayışı üzerine düşünen,okurken esere yoğunlaşıp emek harcamayı göze alabilen kitapseverlere tavsiyemdir bu eser.Tasavvufi görüşü,tüm dünya dinleri ve inançları üzerinden,kendi açıklamaları ve çeşitli alıntılarla anlatmış yazar.Bana okurken bizim “Dervişin Teselli Kolleksiyonu”üçlemesini anımsattı ,onun daha geniş ve geçmiş yüzyıllara da dayanan inanç sistemlerini kapsayan hali gibi. *Sen O’sun. *Tanrı bizim içimizde. *İçimizdeki ilahi güce ulaşmak için nefsimizi arzularından arındırmalıyız. “Gerçekten de sadece kendini arzudan sonsuzca arındıran gizli özleri görebilir.Kendini arzudan hiç arındırmamış olan sadece sonuçları görebilir” (Lao Tzu)
Kadim Felsefe
Kadim FelsefeAldous Huxley · İthaki Yayınları · 2014242 okunma
Zaman zaman iman ve aklın ısrarla, alternatif kavramlar olduğunun ileri sürülmesi, sebepsiz değildir. Böyle olunca inanan bir kimse, kendisine inanç unsuru olarak gösterilen şeylerin öyle olup olmadığını araştırmak ihtiyacı hissetmeyecektir. "Bu bir iman meselesidir, buna böyle iman etmeniz gerekir,bunu akılla anlamanız mümkün değildir." dendiği zaman, bütün iş bitmiş olmaktadır.
74 syf.
6/10 puan verdi
·
Beğendi
·
21 günde okudu
On İki Hayvanlı Türk Takvimi'ne göre Yalpağan Yılı'nda olduğumuzun şerefine değerli arkadaşım Emre Bozkuş tarafından hazırlanan Fantastik Öykü ve Resim Seçkisine hoş geldiniz! Hazırladığı öykü ve resim seçkisine ad vermede yerli bir ad yerine Yerdeniz serisindeki yalpağanın adı seçerek Ursula Kroeber Le Guin'in eserlerine olan
ORM 1 Fantastik Öykü ve Resim Seçkisi
ORM 1 Fantastik Öykü ve Resim SeçkisiKolektif · Metinlerarası Yayınları · 20243 okunma
Bu yakınlığın oluşabilmesi için önce inanç alanınınAllah'ın istediği şekilde düzenlenmesi gerekmektedir. Başımızsıkıştığı anda Allah'ı hatırlamak yerine, O'nu görüyormuşcasınayaşamayı öğrenmek durumundayız.
Reklam
Sadece gösteriş yapmak ve sadece oyun ve eğlencelerle vakit geçirmek için devlet ve millet hazinesinin çarçur edilmesi, şahsı için sadeliği tercih etmesi gereken devlet adamlarının lüks ve israfa boğulması ve nihayet bütün bir milletin buna ortak edilmek istenmesi ne derece doğrudur? O Osmanlı ki, kuruluşu itibariyle yüce ideallerin, inanç ve düşüncelerin üzerine oturmuştur. Allah yolunda cihattan ve malı Allah yolunda harcamaktan başka bir şey düşünmeyen kahramanların omuzlarında yükselmiştir. Cihana söz geçiriyor olmasının asıl sebebi; samimiyet ve inancı, azmi ve gayreti, iman ve cihadıdır. Bu tür merasim ve şenlikler devam ettiği sürece devlet adamları, kadınların istek ve arzularına boyun eğdikleri ve zevk ü sefaya daldıkları sürece devletin yıkılması mukadderdir. Nitekim artık gerileme ve çöküş başlamıştır ve Şehzade Mehmed'in sünnet merasimi bunu en bariz göstergesi olarak hafızalara yerleşecektir.
. Öfkenin nedeni yaralandığımıza olan inançtır; dolayısıyla bu inanç hafife alınmamalıdır. Yara açık ve belirgin görünse bile öfkeye kapılmamalıyız; çünkü bazı sahte şeyler gerçeğe benzer. Her zaman biraz zamanın geçmesine izin vermeliyiz, çünkü zaman gerçeği ortaya çıkarır. . . .
. Ne kadar ahlak dışı kabul edilirse edilsin, etik inanç açısından herhangi bir öğretiyi açıkça ifade etme ve tartışma özgürlüğü tam olarak mevcut olmalıdır. . . .
Akılcılık
İnanç aşk gibidir; zora gelmez. Bu yüzden devlet önlemleriyle onu bir yere sokmaya ya da orada yerleştirmeye kalkmak tehlikeli bir iştir. Çünkü nasıl ki aşkı zorlama çabası nefreti doğurursa, inancı zorla (benimsetme) girişimi de tam bir inançsızlıkla sonuçlanır inanç eğer teşvik edilmek istemiyorsa bu ancak dolaylı ve dolayısıyla önceden gereğince yapılan hazırlıklarla olabilir.
Sayfa 150 - SayKitabı okuyor
Akılcılık
Din insanlığa tıpkı çocukluk elbiseleri gibi küçük geliyor; onu durdurmanın yolu yoktur elbiseler sökülüp patlamaktadır. Aynı kafada inanç ve bilgi birbiriyle uyuşmaz onlar tıpkı bir sürü içindeki kurt ve koyun gibidir ve kuşkusuz bilgi komşusunu yemekle tehdit eden kurttur. Dinin can çekişirken kendisini anası olarak göstermek istediği ahlakı sıkı sıkıya tutunduğunu görüyoruz; fakat bunun da faydası olmayacaktır. Hakiki ahlak ve ahlaklılık dine bağlı bir şey değildir, her ne kadar her din bunları yaptırım gücüyle pekiştirip güçlendiriyorsa da
Sayfa 149 - SayKitabı okuyor
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.