“Yaşamayı biz seçmedik, kendimizi birdenbire burada bulduk ve o anda üstümüze sorumluluk yüklendi. Dayanıklılık kazandık, bizi artık hiçbir şey yıkamaz. Artık yaşama tutunmaya çalışmıyoruz, ama yine de onu kenara atıvermiyoruz. Söylemek istediğim buydu, ama söylemedim. Başımızı kaldırıp doğruyu ya da doğru görünen şeyi söylediğimize inanmak istediğimiz zamanlar oluyor, sonra başımızı tekrar eğiyoruz. Hepsi bu.”
Katlanmak
Hayata katlanmak bir şey değil. Bir biçimde katlanırsın, n'olucak! Asıl korkutucu olan ölümden sonraki hayata katlanmaktır. Bilinmezliğe katlanmaktır. Ölümden sonra bir hayat yoksa, mesele yok! En azından benim için bir mesele yok, çünkü istediğim bu! Ama varsa, o zaman biz de varız demektir. Asıl katlanılmaz olan bence budur. Düşün gene biz olacağız. Biz! Biz kendimize katlanamazken gene biz! Sonra gene ötekiler olacak. Hani şu bildiğin ötekiler. Bana ötekilere katlanabilen birini göster! Ardından gene olaylar, hikâyeler ve bunları konuşma, anlatma, yazma isteği olacak. Uçucu ruhların kelimelerinin ağırlığı olacak mı, olmayacak mı? Yaşamaktan değil, katlanmaktan yorulmuşken bunca yıl, dönüp yeniden, yeniden katlanmak! İçimi sıkıntı basıyor bunları düşündükçe! Hiçliğe inanmak istiyorum, hiçliğin varlığına. Benim için cennet o. Artık hiçbir şeyin olmaması. Hikâyesizlik.
Sayfa 37 - Metis YayınlarıKitabı okudu
Reklam
İşlediğimiz veya işleme­diğimiz tek ya da birçok şey yüzünden ömür boyu süren bir cezaya mahkumuz. Yaşamayı biz seçmedik, kendimizi birdenbire burada bulduk ve o anda üstümüze koca bir so­rumluluk yüklendi. Biz yaşama tutunmaya da çalışmıyoruz, ama yine de onu kenara atıvermiyoruz. Söylemek istediğim buydu işte, ama söylemedim. Başımızı kaldırıp doğruyu ya da doğru görünen şeyi söylediğimize inanmak istediğimiz zamanlar oluyor, son­ra başımızı tekrar eğiyoruz. Hepsi bu.
Yürüyemediniz yolun seyyahı olamazsınız. İçinde boğulmadığınız deniz hakkında konuşamazsınız. Issızlığında kaybolmadığınız çölü kimseye anlatamazsınız. Hem zaten anlattığınıza da kimse inanmaz..
Gökyüzü Güneş Olsa Sensiz Karanlıktayım
Ne dedimse inanma Seni değil kendimi aldatıyorum Sen istediğin kadar Varlığın ta kendisi ol Ölümsüzlüğün ta kendisi Ben günden güne yok olmaktayım Bütün ışıkları kaldırıp attım bir yana Anlamıyor musun? Gökyüzü güneş olsa Sensiz karanlıktayım
Sayfa 110Kitabı okudu
Hayatta neye inandıysam, inanmak istediğim için inanmıştım. Başımı kaldırır kaldırmaz göz göze geldik. Gözlerimi hızla yumdum! Onun gözlerimi yok etmesine izin veremezdim. Bakışlarımı kaybetmeyi göze alamazdım. Telaşla yumdum gözlerimi. Bakmayı unutmamak için tekrar açtım. Bu kez onun gözleri kapalıydı. Biraz sonra açtı. Gözlerinden kırık ayna parçaları döküldü. Az önce gözlerinde gördüğüm sevginin nedeni aynaymış demek. Gözlerinde gördüğüm kendi sevgimmiş. Yüreğindeki küçük pas lekesi gerçekmiş.
Sayfa 38 - Hece Yayınları / İnatçı leke
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.