Bu civarda, birkaç yüzlük karşılığında seyyar satıcılardan baskı veya cilt hatalarından dolayı indirimli satılan yeni kitaplar alabiliyordum. Aynı parkta, bardağı bir sente pastörize edilmemiş fakat mikrobu kaynatılarak kırılmış ve soğutulmuş nefis kaymaklı süt satılan büfeler de vardı. Hemen her gün öğleden sonra kitap okumak için bir banka oturup kendime gerçek bir süt ziyafeti çekiyordum. Ben okuyan ve süt içen sakin bir serseriydim.