Şebnem

On Dokuz
"İnsan bir başka insanı ne zaman sahiden "öğrenebilmiş"tir? Belki de öğrenmenin imkansızlığını kavradığı, öğrenmek arzusunu dışladığı ve en sonunda öğrenmeye ihtiyaç bile duymaz olduğu o zaman! O zaman da insanın ulaştığı şey bilgi değil, bir tür ortaklaşa varoluştur ki bu da aşkın sayısız kisvelerinden biridir."
Sayfa 283 - JakeKitabı okudu
Reklam
3.bölüm
"Sevmek bir duygu değildir. Sınanabilir. Sevmek eylemdir, sessizliktir."
Sayfa 51 - Anna QuentinKitabı okudu
3.bölüm
"Uzun bir ayrılıktan sonra buluşulduğu zaman söylenen bütün sözlerin ölü şeyler gibi yere düşmesinden, bu ölülere can vermesi gereken ruhun havada dolanıp durmasından daha büyük işkence var mıdır?"
Sayfa 49 - JakeKitabı okudu

Reader Follow Recommendations

See All
1.Perde
"Ne kadar sıra dışı bir el yazısı! Bana seneler önce tanıdığım bir kadının yazısını hatırlatıyor." "Kim" "Ah hiç kimse! Özel biri değil. Önemsiz bir kadın."
Sayfa 25 - Türkiye İşbankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
I.Perde
"Ruh yaşlı doğar, ama giderek gençleşir. Bu hayatın komedisidir. Beden ise genç doğar, ama giderek yaşlanır. Bu hayatın trajedisidir."
Sayfa 23 - Türkiye İşbankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Reklam
İki Söz
"Sırlar yalnızca büyük uyuşmazlıklardan değil, derin sevgilerden de kaynaklanır; ikincisinde incelikli ve pek narindir bunlar ve çözülmeleri zordur."
Sayfa 170 - Doktor ManetteKitabı okudu
Beş yıl sonra
"Ölüm her konuda doğanın çaresiyken neden kanunlar için olmasındı?"
Sayfa 73 - can yayınlarıKitabı okudu
Gece Gölgeleri
"Her insanın bir diğeri için engin bir muamma oluşu, üzerine kafa yorulması gereken şaşırtıcı bir gerçektir."
Sayfa 23 - can yayınlarıKitabı okudu
Yeniden Dirilen
"Zamanların en iyisiydi, zamanların en kötüsüydü, hem akıl çağıydı hem aptallık, hem inanç devriydi hem de kuşku, aydınlık mevsimiydi, karanlık mevsimiydi, hem umut baharı, hem de umutsuzluk kışıydı, hem her şeyimiz vardı hem hiçbir şeyimiz yoktu, hepimiz ya doğruca cennete gidecektik ya da tam öteki yana - sözün kısası, şimdikine öylesine yakın bir dönemdi ki, kimi yaygaracı otoriteler bu dönemin, iyi ya da kötü fark etmez, sadece "daha" sözcüğü kullanılarak diğerleriyle karşılaştırılabileceğini iddia ederdi."
Sayfa 13 - can yayınlarıKitabı okudu
On birinci bölüm
"Tehlikenin korkusu, gözle görülür bir tehlikenin kendisinden on bin kez daha ürkütücüdür; endişenin yükü bize, endişe duyduğumuz kötülükten kat be kat büyük gelir."
Sayfa 174 - Robinson CrusoeKitabı okudu
Reklam
On birinci bölüm
"İnsanın yaşamı nasıl da Tanrı'nın tuhaf bir dama oyununa dönüşüyor! Koşullar değiştikçe eğilimler de nasıl gizemli kaynaklar tarafından alelacele değiştiriliveriyor! Bugün sevdiğimizden yarın nefret ediyoruz; bugün peşinden koştuğumuzdan yarın köşe bucak kaçıyoruz; bugün arzuladığımızdan yarın korkuyor, hatta düşüncesi karşısında bile tir tir titriyoruz."
Sayfa 171 - Robinson CrusoeKitabı okudu
Bir Gemi
"Bence elde edemediklerimizle ilgili bütün huzursuzluğumuz, sahip olduklarımız için şükretme huyumuz olmamasından kaynaklanıyordu."
Sayfa 142 - Robinson CrusoeKitabı okudu
Otomatik Portakal
"Sıkıdüzenin olmadığı yerde kargaşalık başlar, anarşi filizlenir."
Sayfa 27 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Otomatik Portakal
"Tüm hayvanların en zekisi, iyiliğin ne demek olduğunu bilen insanoğluna bir baskı yöntemi uygulayarak onu otomatik işleyen bir makine haline getirenlere kılıç kadar keskin olan kalemimle saldırmaktan başka hiçbir şey yapamıyorum..."
Sayfa 20 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
136/137
"Yazmak, ölümden daha derin bir uykuya dalmaktır. Nasıl ki ölüyü mezarından çekip çıkaramıyorsanız, beni de geceleri masamdan kaldıramazsınız."
Sayfa 75 - Aylak AdamKitabı okudu
51 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.