"Bazen kendimi İngiltere Kraliçesi kadar yalnız hissediyorum."
Sayfa 107 - Küçük ArıKitabı okuyor
528 syf.
9/10 puan verdi
“Lancaster’lı Elizabeth Woodville kocası savaşta öldürülünce dul kalmıştı. Elizabeth’in dizginlenemez tutkusu ve annesinin büyüleri, York’lu Beyazgül Hanedanı’ndan IV. Edward’ın aklını başından alınca kısa bir süre içinde evlendiler. Fakat Elizabeth’in kocası Edward’ın tahtında huzurla oturduğu söylenemezdi. Çünkü tacını ele geçirmek isteyenler vardı. Çatışmalar, beklenmedik ihanetler ve cinayetler Edward’ın sevgili karısı, çocuklarının fedakar annesi, İngiltere Kraliçesi Elizabeth’in hayatına yön verecekti.”
Beyaz Kraliçe
Beyaz KraliçePhilippa Gregory · Artemis Yayınları · 2010719 okunma
Reklam
Bu şanlı büyük imparatorluğun uzun tarihinde kaybettiğimiz her savaşı kutlayacak olsaydık başka iş yapmaya vaktimiz kalmazdı. İngiltere kraliçesi
Avrupa Nişanları
Sultan Abdülmecid, Avrupa'nın kalkınmasını yanlış değerlendirmiş bir padişahtır. Bunda da çevrenin mühim rolü olmuştur. Özellikle Fransız kültürüne çok önem vermiş, Türk musikisi yerine Fransız müziğine merak sarmıştı. Fransız kültürünü Osmanlılara hakim kılmak için, belki de farkında olmadan öylesine bir gayret gösterdi ki, Fransa imparatoru ona "Lejyon Donör" nişanını gönderdi. İngiltere Kraliçesi Viktorya ise, Sultan Abdülmecid'e "Dizbağı" nişanı verdi. Yabancı nişanları kabul eden ilk padişah, Abdülmecid oldu... Kendi açılarından haklıydılar. Sultan Abdülmecid ile etrafi sayesinde Osmanlılar geçmişlerinden uzaklaşacak, kültür ve medeniyetlerini terk edeceklerdi. Bunları terk ettikçe de Avrupa'nın kucağına düşeceklerdi. O zaman Avrupa, bu cihan imparatorluğunu lokmalara ayırıp yutacaktı... Nerede nereye gelinmişti... Bir zamanlar Osmanlı padişahları, Fransa'da dans edildiğini duyup, "bir gün bunun kendi memleketlerine de sıçraması endişesiyle Fransa'yı protesto ederken, Sultan Abdütmecid, Fransız büyük elçisinin baloya davetini kabul ediyor, dans eden çiftleri hiç bir tedirginlik duymadan seyredebiliyordu. Ve Osmanlı Devleti'ni, "Avrupa hayranlığı ağır ağır kemiriyordu...
Sayfa 429 - Nesil Yayınları, 15. Baskı, Nisan 2008Kitabı okudu
1 Mayıs İşçi Bayramı Kutlu Olsun
1 Mayıs'ta bahar şenlikleri yapılması dünyanın en yaygın gelenek­lerindendir. Avrupa'da alaylar halinde yeşil dallar ve çelenkler taşınma­sı, mayıs kral ve kraliçesi seçilmesi, mayıs ağacı çevresinde dans edilmesi bu bahar ve bereket bayramının ortak öğelerindendir. Örneğin İn­giltere'de 16. yüzyılda 1 Mayıs ormanlar kralı Robin Hood'la sevgilisi Lady (Maid) Marian'ın buluşma günleri olarak kutlanan bir festivaldi. Avrupa'da yakın yıllara kadar yapılan bahar şenlikleri 1889'da Il. Enternasyonal'in I. Kongresi'nde aldığı kararla bütün dünya işçileri­nin birlik, dayanışma ve mücadele günü olarak kabul edilmesiyle ye­ni bir kimlik kazandı. Amerikan İşçi Federasyonu'nun sekiz saatlik işgününü kabul ettirmek için verdiği mücadelede ilan edilen genel grev sırasında, Chicago'da 1 Mayıs 1886'da polis işçilere yaylım ateş açmış, katlİamın sorumlusu olarak da dört işçi idama, dördü de ağır hapse mahkum edilmişti. Federasyon sekiz saatlik işgünü kabul edi­linceye kadar her 1 Mayıs'ta gösteriler yapılmasını kararlaştırmış ve Enternasyonal bu kararı uluslararası düzeye taşımıştı.
188 syf.
9/10 puan verdi
·
Read in 28 hours
Nazan Arısoy'un kaleme aldığı Sonsuzluğun Hüzünlü Kraliçesi olarak bilinen Virginia Woolf kitabının analiziyle geldim. Tür bakımından Biyografı kitabıdır, dili oldukça açık ve sürükleyicidir.Yani sıkılmadan okuyacağınız türden bir eser diyebilirim.İlk defa bir kitabı okurken bu kadar farklı hissettim.Virginia'nın karmaşık, üzücü
Virginia Woolf
Virginia WoolfNazan Arısoy · Dokuz Yayınları · 2020501 okunma
Reklam
1500'lerde İngiltere'de insanların çoğu Haziran'da evleniyordu. Senelik banyolarını Mayıs'da yapıyorlar, böylece Haziran'da çok kötü kokmuyorlardı. Ama yine de kokmaya başladıkları için gelinler vücutlarından çıkan kokuyu bastırmak amacıyla ellerinde bir buket çiçek taşıyordu.. Banyolar içi sıcak suyla doldurulmuş büyük
Şekerim
Şeker 1.700 yıllarda kadar zenginlik simgesi olan bir lükstü. Sekere bağımlı olduğu anlaşılan İngiltere kraliçesi 1.Elizabeth'in dişleri 50'li yaşların başındayken siyaha dönmüş ya da dökülmüştü bile. Kraliçenin dişleri siyaha dönerken saray seçkinleri ve asilzadelerinin siyah dişlerin güzellik ve zenginlik simgesi olduğuna karar vermesi ile kadınlar dişlerini kurumla siyaha boyamaya başlamıştı. Seker almaya gücü yetmeyenler de dişlerini siyaha boyar ve zengin oldukları izlenimini vermeye çalışırlardı. Diş çürümesine bağlı berbat ağız kokusunun da o zamanlar moda olup olmadığı bilinmiyor.
Kendi bayrakları altında işlenen bu cinayeti daha iyi unutturmak için Venedik, donanmasını Türklerin yanında İkinci Felipe'ye karşı savaşa soktu. Sonunda İspanya Divan'dan mütareke istedi. İngiltere Kraliçesi Elizabeth'in elçisi bütün gayretlerine rağmen İspanya ile Osmanlı İmparatorluğu arasında bir mütareke yapılmasına mani olamadı."(Aynı yer)
622 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.