Geç olmuştu zaten ama çok önemli bir şey öğrenmiştim: Hiçbir şeyi ertelememeyi! Özdemir Asaf'ın da dediği gibi;
"Ömür dediğin üç gündür
Dün geldi geçti, yarın meçhuldür
O halde ömür dediğin
Bir gündür, o da bugündür."
Çünkü sevmek, yarıda kalan bir kitaba devam etmek gibi kolay bir iş değildi. Ya hiç sevmemişsem bugüne kadar? Bir kitaba yeniden başlamak gibi, sevmeye yeniden başlamak pek kolay sayılmazdı herhalde.
Ne zaman vaktin var? dedi. Her zaman. Ona bu sözü söylemedim tabii. Her zaman vakti olanlara saygı duyulmaz. "Yarın," dedim, "Hemen," diyeceğime ve bu sözümden, daha söylerken pişmanlık duydum.
Hayır, dedim kendime. İyi şeyler birdenbire olur; bu kadar bekletmez insanı. Sürümcemede kalan heyecanlardan ancak kötü şeyler çıkar. Ya da hiçbir şey çıkmaz.
...kendimizi hayvanlardan ve bitkilerden üstün görmemiz büyük bir aldatmaca, insanlık diye yücelttiğimiz şey aslında ne aşağılayıcı bir kavram diye düşündüm.