çok şey öğrendim geçen üç yıl boyunca
balkona yorgun çamaşırlar asmayı
ki uçlarından çile damlardı.
güneşte nane kurutmayı
ben acılarımın başını
evcimen telaşlarla okşadım bayım.
bir pardösüm bile oldu içinde kaybolduğum.
insan kaybolmayı ister mi?
ben işte istedim bayım.
Ah, insan işte bu denli fani bir varlık; tam da varoluşundan hiçbir kuşku duymadığı, mevcudiyetini gerçekten duyumsattığı tek yerde bile, sevdiklerinin hatıralarında, onların ruhlarında bile yitip yok olmaktadır, hem de o denli çabuk !
Bakıyorum: önünüz
Ancak şu söylenebilir bir şiirde
Karanlık ve sessiz
Şey diyecektim
Sevişir misiniz?
İşte gece, işte çılgınlığım
Ve insan isteyebilir bazen
Bazı şeyler: şeyiniz
Hadi kanayalım birlikte
İnce ve sonsuz beliniz
" Gelecek sevgisi, dünya sevgisi ya da oğul sevgisi yüzünden acı çekmek kolaydır. O acı yaşamın bir parçasıdır,soylu ve yüce bir acıdır o. Bir dava ya da misyon uğruna acı çekmek kolaydır: bu, o acıyı çekenin yüreğine yücelik kazandırır.
Ama bir erkek uğruna acı çekmenin ne anlama geldiğini nasıl açıklamalı? Buna olanak yok. İnsan, işte o zaman cehennemi yaşar, çünkü o acıda soyluluk da, yücelik de yoktur, yıkım vardır,mutsuzluk vardır yalnızca. "