Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
' Daima iyi bir insan olacak mısın?' Söyleyin bana, daima iyi bir insan olacağımı bilebilir miyim? " İstemek şartıyla..." " Ah! Herkes, her zaman, istedikten sonra! İyi olmak istendikten sonra! Daima iyi olacağımı bilir miyim? Acaba iyi olduğumu biliyor muyum?.. "Fakat, vicdanın sesi!.." " Ya vicdan dilsizse?"
Bana öyle geliyor ki iki insan barışmak istedikten sonra....
Sayfa 251Kitabı okudu
Reklam
Senin tercihin ne olacak? D.D
Bir insan istedikten sonra 100 farklı sebep sayıp kendini haklı gösterebilir, tam terside mümkündür yani kendini haksızda gösterebilir. Bu bir tek hak konusu için geçerli değildir bir insanı sevmek,güvenmek.. Ve daha birsürü şey içinde geçerlidir.
Sabahleyin Simon uyandığında çocuklar hala uyuyordu. Karısı, komşuya ödünç ekmek istemeye gitmişti. Yabancı eski gömlek ve pantolonu giymiş, yalnız başına kanepede oturuyor, yukarı bakıyordu. Simon:" bak dostum," dedi." İnsanın karnı aş ister, vücuda da giyecek. Hayatta kalmak için çalışmak için zorundasın. Ne iş bilirsin?" "Hiçbir iş bilmem." Simon şaştı. "İnsan istedikten sonra her şeyi öğrenebilir," dedi...
İnsan suçlamak istedikten sonra her şeyi suçlayabilir. Şartları suçlar, kaderi suçlar, yaptıkları için kendisini, yapamadıkları için karşıdakini ve bu kompozisyonu dizayn ettiği için Tanrı'yı. Tatlı ama zararlı bir alışkanlıktır suçlamak, bir kez başlandı mı önü alınamayan. Bizim hikayemizin ilk çeyreği, onu suçlayıp durmamla geçti. Durup durup neden diye soruyordum kendime. Neden? Beni neden sevmiyor? Sevmiyor madem, neden çekip gitmiyor? Bütün bu bir araya gelememeler yan yana olamamalar neden? Kafamın içinde milyon tane nedenle, çok geceyi sabah ettim gözümü bile yummadan... Derken, onun bu halini kabullenip, zehirli "neden" sorularını kendime yöneltmeye başladım. Sen neden bırakıp gitmiyorsun peki? Değer mi bütün bunlara? Neydi ki onda olup da başka hiç kimsede bulamadığın, seni görünmez zincirlerle kendine bağlayan şey? En az birinci çeyrektekiler kadar yıpratıcı bir sürü "neden namlusunu" dayayıp kafama, elimde şarap şişesi, çok sabahladım kenar mahalle parklarında, hiçbirinizin haberi olmadan... Sonra ikimizle de uğraşmaktan yorulup, kadere yönelttim bütün öfkemi. Cevapsız "neden"lerimi bira kutularına sokuşturup gökyüzüne fırlattım aylar boyunca. Küstüm, sitem ettim, küfrettim gecelerce. Allah affetsin...
İnsan suçlamak istedikten sonra her şeyi suçlayabilir. Şartları suçlar, kaderi suçlar, yaptıkları için kendisini, yapamadıkları için karşıdakini ve bu kompozisyonu dizayn ettiği için Tanrı'yı. Tatlı ama zararlı bir alışkanlıktır suçlamak, bir kez başlandı mı önü alınamayan.
Reklam
İnsan öğrenmek istedikten sonra, okulda öğrenilen, pekala evde de öğrenilebilir.
Sayfa 39 - Ortaoyuncular YayınlarıKitabı okudu
480 syf.
10/10 puan verdi
·
12 günde okudu
Lise zamanımda okuduğum ancak hiçbir şey anlamadığım bir kitaptı kendisi. Bazen bazı kitapları seneler sonra başka gözle okumak gerçekten çok önemli. Martin Eden da tam olarak böyle bir kitaptı benim için. Zavallı Martin işçi olarak köle gibi çalıştıktan sonra zengin insanların yaşadığı şartları görüp kendilerinin çok bilgili ve görgülü olduğunu anlayıp kendisini işçi sınıfından kurtarmaya çalışıp azmedip ama sonunda hayal kırıklığına uğrayan bir insan. İnsanları gözünde bu kadar büyütmeseydi belki sonu farklı olurdu. Karakterin o müthiş değişimi belki bir sonuca varırdı. O yüzden siz siz olun insanları kendinizden üstün görüp çok anlam yüklemeyin. İstedikten sonra her şeyi yapabilir ve o çok büyük gördüğünüz insanların aslında öyle olmadıklarını görüp Martin gibi bocalayabilirsiniz. Jack London = Martin Eden diyebiliriz aslında. Yarı otobiyografik bir roman kendisi. Böyle baktığımızda biraz da hüzünlü bir kitaba dönüşüyor. Eden'ın azmi hepimize iyi bir örnek olmalı diyorum ve ölmeden önce okumanız gerekenler listenize eklemenizi şiddetle tavsiye ediyorum.
Martin Eden
Martin EdenJack London · İnkılâp Kitabevi · 202391,4bin okunma
511 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.