"Yine de bir insan sıcaklığının yerini hiçbir şey dolduramıyor. Garip değil mi, yaşadığı acıları bile özlüyor insan: Çocukların çarpıp çıktığı kapılardan giren ayazı; karısının, tüm incelikleri diplere çeken sesinin o buzdan burgacını; bir bunaltı, bir karabulut gibi odaları basan babasını; bütün yönleri kendine çevirdikten sonra dönüp giden bir kızın insanın boğazına attığı düğümleri; yalnızca çıkar için bile olsa kapıların çalınışını; sevgiyi daha ilk adımda örseleyen kaba içtenliği; bir yalanı gizlemekten çok açık eden kaypak gülüşleri; insanı ateş üstünde bırakıp kaçan korkuyu; her yeni olanakla yeni bir kimlik edinen oynaklığı; camlarını kırsa da birinin sana taş atmasını…”
Modern insanın aç kalmaktan başka bir endişesinin olmadığını , karşılıksız hiç bir şey yapmayacak kadar menfaat düşkünü olduğunu düşünen Karakoç ,"Hayat ve ölüm tabiat ve tarih iç ve dış âlem/iç içe birbirinden kopmaz tanrısal bir gerçeklik her dem mısralarıyla insan ile tabiat arasındaki ilişkinin çerçevesini çizer.Bu yüzdendir ki , tabiatın tükenişi insanın tükenişidir.
Reklam
İnsanın kendisini özel bir kimlik, bu dünya için bir değer haline getirebilmesinin tek yolu, doğanın ve toplumun ondan esirgediği ne varsa, onları büyük bir akıl ve ruh olgunluğu ile tersyüz ederek, varlığını yeniden oluşturma, kendi gerçeğini kendi kalbiyle yaratma ve dünyaya bu değerlerle katılabilmesindedir.
Kırmızı Kedi Yayınevi
Mesele, bu memlekette ve dahi dünyada, Katolik, Müslüman veya Marksist bireylerin tutarlı ve uzun ömürlü bir kimlik oluşturamamasında. Dürtülerin serbest bırakıldığı, dünün günahının bugünün mübahı olduğu bir dünyada, insan da sarhoş bir gemi gibi, o limandan bu limana yalpalıyor.
Havaalanlarında ve diğer kamusal alanlarda insanlar, cep telefonu kulaklıklarını takmış halde, yakın çevrelerine ilgisiz paranoyak şizofrenleri andırırcasına, yüksek sesle kendi kendilerine konuşmaktadırlar. Deruni murakabe gitgide yok olan bir davranış biçimidir. Her geçen gün daha çok insan arabalarında, caddelerde veya süpermarket kasalarında yalnızlık anlarıyla yüzleşmekte, düşüncelerini toparlayamamakta ve fakat bir yerlerde birilerinin onlara ihtiyaç duyabileceğinin veya onları isteyebileceğinin ispa­tı sayılabilir umuduyla cep telefonlarının ekranlarına göz atıp durmaktadırlar. Andy Hargreaves
Pdf
Büyük meseleleri görmezden gelmeye çalışmak
Modern strateji, insan takatini aşan büyük meseleleri insanların halledebileceği küçük görevlere bölmeye daya­lıdır (mesela kaçınılmaz olan ölüme karşı umutsuz sava­şın yerine pek çok kaçınılabilir ve iyileştirilebilir hastalığın etkin tedavisini koymak). ‘Büyük meseleler’ halledilemese de ertelenir, ötelenir ve gündemden düşürülür; tamamen unutulmasa da nadiren hatırlanır. ‘Şimdiye’ dair endişe sonsuz olana ne yer bırakır ne de onu düşünecek zaman.
Reklam
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.