Vazgeçtim bu dünyadan tek ölüm paklar beni,
Değmez bu yangın yeri, avuç açmaya değmez.
Değil mi ki çiğnenmiş inancın en seçkini,
Değil mi ki yoksullar mutluluktan habersiz,
Değil mi ki ayaklar altında insan onuru,
O kızoğlan kız erdem dağlara kaldırılmış,
Ezilmiş, horgörülmüş el emeği, göz nuru,
Ödlekler geçmiş başa, derken mertlik bozulmuş,
Değil mi ki korkudan dili bağlı sanatın,
Değil mi ki çılgınlık sahip çıkmış düzene,
Doğruya doğru derken eğriye çıkmış adın,
Değil mi ki kötüler kadı olmuş Yemen' e
Vazgeçtim bu dünyadan, dünyamdan geçtim ama,
Seni yalnız komak var, o koyuyor adama.
William SHAKESPEARE
En önemli bölüm.
Bütün dünya bir sahnedir,
Kadın, erkek bütün insanlar da oyuncular.
Her birinin giriş ve çıkış zamanları vardır.
Her insan kısa ömrü içinde çeşitli roller oynar.
Ve yedi perdeye bölünmüştür hayatı:
Birinci perdede bebektir;
Sütninesinin kollarında salyalarını akıtarak ağlar.
Sonra sızıldanan bir okullu;
Sırtında çantası, tertemiz sabahlık yüzü
Sayfa 46 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, Aralık 2021 BaskısıKitabı okudu
Kendini bulma ve hayat yolunu çizme telaşında olan gencin genellikle nasihatlere kulaklan kapalıdır.Bir gençle onun davranışlanı hakkında konuşmak istediğimizde dostça hareket etmeliyiz.Kırıp dökerek, alay ederek, inciterek değil; yapıcı ve saygılı bir üslupla, henüz oluşturmaya çalıştığı şahsiyetini örselemeden konuşmalıyız.Her ne kadar yaşam boyunca rollerimiz farklı da olsa, Yüce Yaratıcı karşısında "insan olma onuru" bakımından eşit olduğumuzu unutmamalıyız.
İnsanın Yedi Çağı
Bütün dünya bir sahnedir,
Kadın, erkek bütün insanlar da oyuncular.
Her birinin giriş ve çıkış zamanları vardır.
Her insan kısa ömrü içinde çeşitli roller oynar.
Birinci perdede bebektir;
Süt ninesinin kollarında salyalarını akıtarak ağlar.
Sonra sızıldanan bir okullu;
Sırtında çantası tertemiz sabahlık yüzü ile isteksiz,
Sümüklüböcek gibi
Sayfa 15
Her şeyi anlıyorum da parayı kendi yerine oturtan insan, kendisi nereye oturacak, Sahip oldukları insana değil, insan sahip olduklarına değer biçebilir değil mi? Eşyaların onuru olmaz ki...
Sayfa 132 - KırmızıkediKitabı okuyor
Dr. Şovua bir konuşmasında şöyle demiştir: "Kişisel dene yimlerim ve hastalıklarım, bitkisel yiyeceklerin ideal besin olduğunu, sağlığımız ve insanlık onuru için ona yönelmemiz gerektiğini gösterdi bana. Et yemeye alışkın olan ve et yemeyi mevrusen öğrenmiş biri, istisnalar dışında, bu makama ulaşamaz."
Vazgeçtim bu dünyadan tek ölüm paklar beni,
Değmez bu yangın yeri, avuç açmaya değmez.
Değil mi ki çiğnenmiş inancın en seçkini,
Değil mi ki yoksullar mutluluktan habersiz,
Değil mi ki ayaklar altında insan onuru,
Vazgeçtim bu dünyadan tek ölüm paklar beni,
Değmez bu yangın yeri, avuç açmaya değmez.
Değil mi ki çiğnenmiş inancın en seçkini,
Değil mi ki yoksullar mutluluktan habersiz,
Değil mi ki ayaklar altında insan onuru,
O kız oğlan kız erdem dağlara kaldırılmış,
Ezilmiş, hor görülmüş el emeği, göz nuru,
Ödlekler geçmiş başa, derken mertlik bozulmuş,
Değil mi ki korkudan dili bağlı sanatın,
Değil mi ki çılgınlık sahip çıkmış düzene,
Doğruya doğru derken eğriye çıkmış adın,
Değil mi ki kötüler kadı olmuş Yemen’ e,
Vazgeçtim bu dünyadan, dünyamdan geçtim ama,
Seni yalnız komak var, o koyuyor adama.
Çeviren: 
Can Yücel
📌 
William Shakespeare
Her şeyi anlıyorum da parayı kendi yerine oturtan insan, kendisi nereye oturacak. Sahip oldukları insana değil, insan sahip olduklarına değer biçebilir değil mi? Eşyaların onuru olmaz ki...
Onuru için kavgada baş eğmeyen
ölümü göğsünü gere gere karşılayan bir milletin
onurlu mücadelesi karşısında
hangi devlet lideri olursa olsun.
herzaman direnişle karşıasacaktir
Biji berxwedan diye haykirdigimizda tüyleri diken diken olanlar hiçbir onurlu mücadelenin yanında saf tutmaya cesaretli yoktur.
korkaklik onursuzlukla sonuçlanır
İnsan onuru toplama kampında bile korunabilir.
Sayfa 77Kitabı okuyor
Gülten Akın
Şiirimizin yaz ikindileri kadar dingin ablası.Gülüşü hüzünle ağarmış bilgelik."Gurbete eğimli çocuğun/ özleme eğimli annesi." "Sabrını içerden alan" usul sesli çığlığı hepimizin.Hoyratlığı, ayrılığı, pazara tutulmuş inceliği, diplerde sır tutmuş istekleri, siyahın sultasında taşa dönen aşkı, alınır satılırın tutsağı iyiliği, geriye çekile çekile susan güzelliği, yüreğinin ocağında işleye işleye büyük bir alçakgönüllülükle bize yeniden kazandıran simyacısı yaşamın.Şiirimizin kırk yıllık onuru Gülten Akın.Ve Gülten Akın'ın onuncu şiir kitabı, diplerde sır tutmuş isteklerin şiirleri: 'Sonra İşte Yaşlandım'.
Niye mutsuz olduğumu soranlara yeni konuşma metnim:
Bana şöyle küçücük bir dünya... Hiç olmazsa her isteyenin aşkla şevkle onuru kırılmadan çalışacağı bir dünya verin. Böyle bir dünyamız yok mu? Öyleyse susun. Öyleyse kimseye karamsar demeyin. Bütün bu karanlıktan size umut ışığı göstermeye gene de savaşırım. Siz de beni kınamayın, karalamayın.
