Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Müthiş tespitler;
Etkin bir yönde, erkeklere benzemeye çalışacak şekilde gelişen genç kız. Böyle bir genç kız görülmemiş derecede enerjik ve hırslıdır ve her zaman hayatta başarı kazanmak için mücadele eder. Erkek kardeşlerini ve erkek arkadaşlarını geçmeye çalışır, daha çok erkeklerin tekelinde bulunan faaliyetleri tercih eder, sporla ve buna benzer şeylerle ilgilenir. Çoğu zaman aşk ve evlilik ilişkilerinden kaçar. Böyle bir ilişki kurduğu zaman da kocasının üstün olmaya çalışılarak evliliğin ahengini bozar. Her türlü ev işlerine karşı karşı büyük bir isteksizlik duyabilir. Ev işleri ile ilgili her türlü yeteneğe sahip olduğunu açıkça ya da dolaylı bir şekilde kabul etmemesi bu isteksizliğinin belirtisidir ve devamlı bir şekilde ev işlerine yetenekli olmadığını kanıtlamaya çalışması da bunu gösterir.
Bizim toplumumuzda bunu dibine kadar yaşıyoruz maalesef;
Bir kızın dünyaya her zaman için kulağında çınlayan bir önyargı ile geldiği, bu önyargının onu kendi değerine inanmaktan alıkoyduğu, kendine güvenini kırdığı, değerli şeyler yapabilmek umudunu kökünden yıktığı çoğu zaman gözden kaçmaktadır. Bu önyargı, hiç durmadan desteklenmekte ve bir kız çocuk, kadınlara ne derece aşağı roller verildiğine tekrar tekrar şahit olmaktadır. Bu bakımdan kızların, cesaretlerini nasıl yitirdiklerini, kendilerine düşen yükümlülükleri niçin yerine getiremediklerini ve kendi hayatı problemlerin çözümünü niçin bulamadıklarını anlamak güç değildir.
Reklam
Bir insan, kendi etkinliğinin kaynaklarını ve ruhunun dinamiğini belirleyebildiği zaman, kendini tanıma yeteneği daha da artmış demektir.
Ama insan ruhunu en iyi tanıyanlar, tutkuları kendi içlerinde duymuş ve yaşamış olanlardır.
İnsanlar için en güç şey kendini tanımak ve değiştirmektir.
Zengin ailelerin sekiz ile on yaş arasındaki çocuklarının aynı yaştaki yoksul çocuklardan daha kavrayışlı oldukları herkesçe bilinmektedir. Bu, zengin çocukların daha yetenekli olması demek değildir; aradaki fark tümüyle daha önceki hayat şartlarından ileri gelmektedir.
Reklam
Fazla gurur... kötüdür :D
Boş gurura kapılmış bir adama boş gururundan söz etmeye kalkacak olursanız, bu konuda onunla konuşmanın çok güç olduğunu göreceksiniz. Rahatsız olmamak için konudan uzaklaşma ya da lafı döndürüp dolaştırma eğilimini gösterebilecektir.
Dikkatin uyanmasındaki en önemli etken, dünyaya gerçekten derin bir ilgi duymaktır, ilgi, dikkatten çok daha derinde bulunan bir ruhsal tabakadır. İlgi duyduğumuz zaman dikkat de göstereceğimize şüphe yoktur.
“Keşke erkek olarak dünyaya gelseydim!” Sözünü bir çok defa tekrarlamış olduğunu çok iyi hatırlamaktadır. Erkek kardeşinin doğuşu yalnızca kendi pabucunun dama atıldığını ifade etmekte kalmamış, aynı zamanda onu son derece incitmiştir; çünkü kardeşine, bir erkek çocuk olarak, kendisinin hiçbir zaman göremediği kadar iyi davranılmıştır. Bu eksikliği telafi edebilmek çabası içerisinde, her zaman işlerinin altından kalkamıyormuş gibi bir tavır takınmak zorunda kalmıştır.
Eğer bir insanın tavrı ve bütün hayatı olağanüstü bir yakınlık, sevgi, saygı, şefkat ve onur kazanmaya yönelmişse, bu durumda, her zaman üzerinde çok fazla yük varmış ve hep yorgun ve bitkinmiş gibi davranmak, bu gayeye götürecek iyi bir araçtır. Eleştirilmekten kurtulmanın, aynı zamanda çevrede bulunan kimseleri kendisine nazik davranmak zorunda bırakmanın ve kararsız bir ruhsal dengeyi bozabilecek her şeyden kaçmanın en iyi yolu budur.
Reklam
Hatıralar olmasaydı gelecek için herhangi bir önlem alma imkanı olmayacaktı.
Kendi kusurlarıyla dalga geçen insanları seviyorum;
Herhangi bir beden kusuru ya da hoşa gitmeyen bir karakter özelliği olan bir kimseyi, duymuş olduğu öfkeden ötürü ayıplamamalıyız. O bundan sorumlu değildir. Gerçekte, alabildiğine öfkelenme hakkını kabul etmeli ve onun durumu ile ilgili olarak oluşmuş ortak bir ayıplama davranışında bizim de payımızın bulunduğunu bilmeliyiz. Asıl ayıplanacak olan biziz, çünkü onun durumunu yaratan sosyal sefalete karşı alınan yetersiz önlemlerde bizim de payımız vardır.
Çocuklarınızı sürekli dalgaya alırsanız;
Okulda hiçbir neden olmaksızın, durup dururken gülen çocuklar vardır; bu gibi çocuklar bu konuda sorguya çekildikleri zaman, okulu, tıpkı ana babalarının yapmış oldukları şakalar gibi, ciddiye almaya değer bulmadıklarını söylemişlerdir.
Ayrıca çok sayıda insan, herhangi bir sınama girişiminde bulunmaksızın bir otoriteyi kabul etme alışkanlığını edinmiştir. Halk aldanmaktan hoşlanır
Hatıralar olmasaydı gelecek için herhangi bir önlem alma imkanı olmayacaktı.
1.500 öğeden 31 ile 45 arasındakiler gösteriliyor.