Anne ve Ölüm
Bir arkadaşımızın babasının vefatı dolayısıyla annemin vefatını hatırladım. Ben ölümün yaşam kadar normal, yaşamak kadar ölmenin de hayatın içerisinde olduğunu annemin vefatıyla gerçekten anladım. Hayatın ne sadece bir başlangıç ve ölümün ne sadece bir son olduğunu bütün inanç sahipleri gibi ben de düşünürdüm. Gerçekten de iman sahibi bir insan
ELERİMİZ TEMİZ Mİ? İnsan dediğin nedir ki..? Bir avuç toprak ve birkaç damla su… Yaratıldığı toprağın altına gideceğini unutarak yaşamaya devam eder bu dünyada kendi bencilliğiyle insanoğlu. Her şey zamanla daha modern ve insanın hayatını kolaylaştıracak şekilde gelişmeye devam ediyor ancak bunun yanında insan kalitesi gittikçe daha aşağıya
Reklam
Binlerce yıl önce, Anadolu 'da hüküm süren ne kadar kavim, ne kadar uygarlık ve ne kadar krallık varsa ve çok uzun zaman önce yaşamış , ne kadar kral, ne kadar halk ve ne kadar köle varsa, zenginliğin hepsi için tek bir sembolü vardı. Altın... Ve altından başka madenler de vardı elbet. Gümüş vardı, bronz vardı, bakır vardı ve değeri her
İnsan, daima biçimlendirmek ister. Öteden beri etrafını kendine göre şekillendirmek ister. İnsanoğlu zamanın başlangıcından beri doğayı, toprağı, tarımı, şehirleri ve ülkeleri domestike etti. Doğayla savaş halindedir insan. Çünkü doğa yenilemez. Bir şehri yüz yıllığına terk et, boşalt ve ilgilenme, o şehir doğaya teslim olur. Doğa hükmünü icra eder. Harabeye döner her yer. O yüzden insanoğlu biçimlendirmeye ölesiye muhtaçtır. Etrafındaki dünyayı domestike ettiği gibi, etrafındaki insanları da biçimlendirmek ister. Eğer o etraftakiler onun zihnindeki biçimlendirmeye aykırı iseler, zaman içinde elenirler. İnsanoğlunun sevgisi de çoğu zaman böyledir. Biçimlendirebileceğini sever. Zihnindeki biçime uymayan, önce onun için bir takıntı gibidir. Fethedilmemiş topraktır, domestike edilememiş doğadır. İlgi çekicidir, merak uyandırıcıdır. Bir domestikasyon mücadelesidir. Islah edilip biçime sokulması gereken toprak gibidir. Bilinçaltı böyle çalışır. Neden sonra, kendi dünyasına göre biçimlendirilememiş olan, elemeye tabi tutulur ve elenip atılır. Artık bilinç yeni domestikasyon alanlarına doğru akışa geçer. Sonra da insanoğlu, aidiyetine dahil edemediğini bir zaman çok sevmiş olduğunu iddia eder. Sevgi böyle bir şey değildir. İnsanın kendini sevmesinden başka bir şey değildir bu. Henüz nefsinden bir adım öteye gidemedin.
neslihan
neslihan
YAVAŞÇA KAYBOLUYORUZ! Ailece doğa belgeselleri izliyoruz bugünlerde. Doğaya pek fazla çıkma imkânımız olmayınca en azından çocuklarımız görsün, bilgi sahibi olsun, diyorum. Köy hayatı, bahçeler, şelaleler, küçükbaş hayvanlar, yumurta, süt, yoğurt, peynir, dalından koparılan doğal sebze ve meyveler, sonbaharın rengârenk ağaçları ve yollara
Üstadım hislerin tercümanı
Garip bir yaşam bu Eski defterleri kapatıyoruz Yerine yeni bir defter açıyoruz Sonra o defterleri satıyoruz Aslında, aslında insanoğlu garip Birden her şey bitiyor, herkes gidiyor Yalnız kalıyoruz Toprak oluyoruz Toprağa bakanlar oluyoruz... Ölümünün ikinci yılında saygı ve özlemle.. Bıraktığımız yerden devam. music.youtube.com/watch?v=t43G7vV...
Reklam
137 öğeden 261 ile 137 arasındakiler gösteriliyor.