Aksine içim öyle gürültülüydü ki, bazen içimden kaçmak istediğim zamanlar oluyordu.
Her şeyi içime park ederdim.
Acımı, umutsuzluklarımı, mutsuzluklarımı, doluluklarımı, boşluklarımı... Gözyaşlarımı.
Ben kendi cenazemi kendim kefenler, kendim kaldırır, kendim defnederdim.