Öncelikle beğendiğimi söyleyerek başlayayım. Uzun aradan sonra soluksuz okuduğum, ama sonra birden de bırakma eğilimine çok düştüğüm bir kitap oldu. Konusu bence muhteşem, ama bir yerden sonra kendini tekrara başlıyor. Esas konu üzerinde daha çok durulmasını isterdim, aşktansa. Ve, burası spoilerlı olabilir;
Aşk gösterileri başlangıçta tatlıydı ama sonra abartılı olmaya başladı. Ve Eftalya'nın kendi babasını kendi elleriyle öldürmesinin vicdan azabını hissedemedim pek, ki bence kitabın kilit noktası olmalıydı orası. Eftalya o kadar hissiz duruyor ki, bütün ailesi yok oldu, istediğim o tepkiyi alamadım bir türlü. Ve Tugay Demir'in bu gücünün neye dayandığını, sürekli tekrar edilip durulan 'krallığın gizli belgeleri'ni daha ayrıntılı okumayı isterdim. Son nokta ise, bence böyle bir kitaba hiç yakışmayan o kısım, aşk açgeni. Hele ki böyle bir karakterlere. Eleştirdiğim çok fazla nokta var ama yine de okurken su gibi aktı gitti, başları hemen içine çekti.