Ayşe Kulin, son bir yıl içinde tanıştığım ve en çok bağlandığım yazar olabilir. Anlatım dili o kadar naif ve özel ki okurken etkilenmemek elde değil.
Yine bu kitabında da harika bir anlatım dili ile üstüne uzun uzun konuşulması gereken çok önemli bir konu hakkında yazılmış ve bence Türk edebiyatinda önemli olarak nitelendirilmesi gereken bir kitap.
Kitabı okurken asıl meselenin ciddiyeti altında ezildim çünkü yaşanan acılar, ölen insanlar, kaybolan birçok hayat tüm gerçekliğiyle karşınıza dikiliyor.
Irklar arası çatışma harici olarak töre adı altında kadına yapılan zulüme, hak ihlaline, birçok haksızlığa, kitap sayesinde tanık oluyoruz.
Şehirde yaşayan kadın ve köyde yaşayan kadın arasındaki ayrılıklar, özgürlüklerini yaşayamayan, hakları istismar edilen ve nerede yaşarsa yaşasın aynı acıları taşıyan ve yaşıyan kadınların ortak kaderi...
Bütün bu haksızlıklara ve acılara hem Türk hem Kürt bakış açısıyla tanık oluyoruz. Farkındalık yaratmak için gerçekten çok güzel bir kitap olduğunu düşünüyorum. Çünkü kitaptaki röportaj süresi boyunca hem Nevra'nın hem de Zelha'nın fikirlerini ve ideolojilerini okuyoruz. Her iki tarafın da ilkelerini, fikirlerini okumak, tek bir tarafın ideolojisinin dayatılmasından daha ufuk açıcı.
Kitabın ana konusunun yanında yazar, tarihte yaşanan önemli, etkisi hâlâ devam eden olaylara da değiniyor. Bazı kısımlarda olayın akışı ile birlikte tarihe de tanık oluyoruz.
Sonuç olarak çok beğendiğim bir kitap oldu, birçok sayfasında altını çizdiğim, işaretlediğim kısımlarla doldu.
9/10
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~