İki Yeni İdol: Teknoloji ve Bilim
Eğer irfanı, insanın kavrayış sınırlarının genişliği ve zenginliği diye anlıyorsak, içinde yaşadığımız materyalist uygarlık bu kavrayışın sınırlarını her taraftan kısıtlamaktadır. İrfan dediğimiz meleke, insanı yalnız bildiklerinin sınırları içinde bırakmaz, insan irfan ile bildiklerinden bilmediklerine de varır. Oysa hâlihazır uygarlık, insanı bildiklerinin ötesine geçirmek, bildiklerini aşmak şöyle dursun, bildiklerinden bile emin kılamıyor: bu "bilim" denilen fenomenin insan zihnini tökezletmesi, onun kendine güvenini sarsması, insanın "özgür düşüncesini" zincirlemesi olayıdır. Oysa bilim havarileri tam da aksi kanaattedir: bilimsel düşüncenin hür düşünceyle es anlamlı olduğunu söylerler. Bilimsel düşünceleri bir bakıma insanın tabularla, dokunulmaz sanılan şeylerle mücadelesi olarak görürler. Avrupa'da, dogmatizme karşı verilen kafa savaşının başlangıçta böyle bir niyet taşıdığı kabul edilse bile, bilim bugünkü kimliğiyle yeni bir tabu, yeni bir dogma haline dönüşmüştür.
1230 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 7 days
Doğu'dan Batı'ya Düşüncenin Serüveni - Cilt 1
Muhteşem bir ansiklopedi. Emek mahsulü bir çalışma. Bu cilt, düşünce tarihinin ilk cildi. Antik uygarlıkların felsefe tarihini anlatıyor. İlk altı yüz sayfada; inanç, akıl, kültür, Doğu-Batı, İslam felsefesi, modernite, ekonomi, İslam sanatı gibi alanlarda çeşitli makaleler var. Bu makaleler, düşünce tarihine geçmeden önce, bir ön-bilgi
Doğu'dan Batı'ya Düşüncenin Serüveni 1. Cilt
Doğu'dan Batı'ya Düşüncenin Serüveni 1. CiltKolektif · Insan Yayınları · 201512 okunma
Reklam
“İslam'da cemaatle beraber olunması tavsiye edilir. Cemaatle beraber olmak "hakla", "hakikatle" beraber olmaktır! Tek başına olsa bile, hakikatle beraber olan cemaattir. Hakikatten kopmuş olanlar, milyonlarca da olsa tefrikadadır.” “Bugün maalesef tüm İslâm âlemi emperyalist güçlerin sultası altındadır. Kuş uçurtmazlar, takip
1966'da Tunus'ta yaşarken burada grev yapan öğrencilerle dayanışma sergiledi (Macey 1994:191, 205). Paris'te 1968 olayları yaşanırken Foucault Tunus'taydı ama olayları büyük bir dikkatle izlemiştir. 1969'da Vincennes'de bir öğretim görevlisi olarak Fransa'ya döndü ve öğrencilerin üniversiteyi işgal ettiği bir etkinlikte gözaltına alındı (Macey 1994:209). 1971 ve 1973 yılları arasında ırkçılık ve Vietnam Savaşı karşıtı çok sayıda gösteriye katıldı ve pek çok bildiriye imzasıyla destek verdi. Ayrıca İspanya hükümetinin ayrılıkçı Bask hareketinin iki üyesini idam cezasına çarptırmasını protesto eden bir delegeyle birlikte 1975 yılında İspanya'ya gitti ve delegenin diğer üyeleriyle birlikte İspanya'dan sınır dışı edildi. Sovyet Rusya muhaliflerinin maruz kaldığı uygulamaları protesto eden ve Polonya'daki Solidarność [Bağımsız Özyönetimli Dayanışma Sendikası] hareketini destekleyen kampanyalara da katıldı ve İran'daki devrimle ilgili yazılar da yazdı (maalesef sonradan 'yanlış' tarafı övdüğü anlaşıldı) (Foucault 1988f). Siyasi eleştirileri iktidar sahipleri ya da sağcılarla sınırlı kalmadı, Komünist Partisi'nde kısa süreli üyeliğin ardından hararetli bir anti-Komüniste dönüştü.
688 syf.
·
Not rated
Görsellerle zenginlestirilmis bu sürükleyici kitap Orta Asya' nin orta çagdaki karanhikta kalmis olan Aydinlanma Cagi ni tarihi siralamaya sadik kalarak ama kuru bir anlatimdan çikartarak ortaya koyuyor. Dönemin en büyük zihinlerinin maceral hayatlari, bürülevici basarilari ve modern dünyanin olusumunu nasil hazirlad klarini açik bir dille anlatan eser, olup biteni sebep-sonuç dairesi içinde okura sunarak zihinlerdeki sorulara cevap veriyor. Kitaba konu olan neredeyse tüm isimlerin Arapça yazmis olmasindan ötürù Arap olduklar yönündeki yanilgry, bertaraf eden kitap bugün Kazakistan'dan Afganistan a ve Sincan'a kadar uzanan Orta Asyada Türkì ve Iranì halklarin nasil büyük medeniyetler insa ettiklerini gözler önüne seriyor. Kayip Aydinlanma 800 il@ 1200 seneleri arasinda en büyük ve gelismis kentlere, en zarif sanata ve hemen her alanda en ileri bilgi ve teknolojiye sahip olan Orta Asya' nin dünya ticaretini ve ekonomisini nasil yönlendirdigini anlatiyor. Orta Asyalilar gökbilimi, matematik, jeoloji, tip, kimya, musiki, sosyal bilimler, felsefe ve ilahiyat basta olmak üzere hemen her alanda basari elde etmislerdi. Cebire ismini veren, hayal edilemeyecek bir isabetlilik ile dünyanin çevresini hesaplayan, daha sonra Avrupa°da tibbin temelini olusturacak eserler veren ve dünya üzerindeki en muhtesem sirlerin birçogunu yazan Orta Asyallardi. Hatta Birûni kesfinden be asir önce Amerika kitasinin varligini öngörmüstü. Tarihte ayni mekân ve zamanda bu kadar cok bilim adaminin bir arada oldueu baska bir dönem pek voktur. Yazdiklar Thomas Aquinas in döneminden bilimsel..alıntı
Kayıp Aydınlanma
Kayıp AydınlanmaFrederick Starr · Kronik Kitap · 2019358 okunma
·
Not rated
Daima Tedirgin, Daima Uyanık Bir Şuur
Hüseyin Cemil Meriç 12 Aralık 1916 yılında Hatay'ın Reyhanlı ilçesinde doğmuştur. 1987 Haziran’ında İstanbul’da vefat etmiştir. Başta dil, tarih, edebiyat, felsefe ve sosyoloji olmak üzere sosyal bilimlerin birçok alanında araştırma yapmış ve yazılar kaleme almış bir düşünce adamıdır. Birçok eserinde Türkçe’nin hızla kan kaybetmesi ve mâzi
Bu Ülke
Bu ÜlkeCemil Meriç · İletişim Yayınları · 201821.4k okunma
Reklam
1,000 öğeden 481 ile 490 arasındakiler gösteriliyor.