Sayısal verileri eleştiren iletimin ironik meyvesi..
Bizler ironik hayatlar yaşıyoruz.
Sayfa 72 - İthaki / 4. Baskı / Japon Klasikleri 29Kitabı okudu
Reklam
248 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
“Sevgili Arsız Ölüm” tiyatroya uyarlanmış, farklı dillere çevrilmiş, büyülü gerçeklik akımının parçası kabul edilmiş bir roman. Ortada hakikatler var. Fakat onları bilindik kalıplarla anlatma imkanı yok. Bundan sonra işin içine mizah, trajedi, masalsı anlatım giriyor. Yazar Latife Tekin’in kendi öz kaynaklarından,yaşadığı coğrafyadan, buranın
Sevgili Arsız Ölüm
Sevgili Arsız ÖlümLatife Tekin · Can Yayınları · 20187bin okunma
144 syf.
·
Puan vermedi
Bu dükkana yolunuz düşerse sakin girmeyin
Fransız yazar Jean Teulé tarafından yazılmış bir romandır. depresyon, umutsuzluk ve insanın varoluşsal sorunları gibi ağır konuları ele alırken, yazar Jean Teulé bunları kara mizahla harmanlar. Kitap, farklı bir konsepte sahip bir dükkânın hikayesini anlatır: intihar aletleri satan bir dükkân. Ancak dükkân sahibinin oglu müşterilerinin intiharlarını engellemek için çaba sarf eder. Bu ironik ve paradoksal durum, okuyucuyu düşündürür ve insanın yaşamla olan ilişkisini sorgulatır. Roman, insan doğasının karmaşıklığını ve umutla umutsuzluk arasındaki ince çizgiyi derinlemesine incelerken, aynı zamanda kara mizahın gücünü de gösterir. Kitap, çarpıcı bir şekilde zıtlıkları bir araya getirerek insan psikolojisinin karmaşıklığını ve yaşamın değerini keşfetmeye yönlendirir. Kitap, kara mizah ve ironiyle dolu bir atmosfere sahiptir.
İntihar Dükkanı
İntihar DükkanıJean Teule · Sel Yayıncılık · 20207,1bin okunma
Her ne kadar tıbbi olarak kayıtlara geçmese de bir zamanlar insanlar bibliyomaniden ciddi anlamda korkuyordu. Kimi koleksiyoncular kitapları Avrupa’nın edebiyat mirasını korumak ve sürdürmek için satın alırken kimileri de bunu yalnızca refah ve güç gösterisi olarak yapıyor. Zira o dönemde kitap imalatı kâğıt kesiminden ciltlemeye oldukça hassas ve emek isteyen bir zanaat olduğu için kitaplar oldukça değerliydi. Bu durumun ciddiyetini anlatan, bibliyomaniyle ilgili kurgusal ya da gerçek olaylara dayanarak yazılmış birçok metin var. Ancak bunların en meşhur ve en tuhaf olanı, İngiliz din adamı Thomas Frognall Dibdin tarafından yazılan Bibliomania; or Book Madness (1809) adlı bir kitap. Dibdin’e göre “kitap vebası” 1789’da Paris ve Londra’da en yüksek seviyeye ulaşmıştı. Kitabında bibliyomaniyi gerçek bir hastalık izlenimi uyandıracak şekilde tıbbi terimler kullanarak anlatıyordu. Frognall Dibdin aynı zamanda kitap tutkunlarının olduğu ve bibliyomaninin yayılmasını sağlayan bir kulüp de kurmuştu. İronik olarak bu kitap, kitap tutkunları arasında oldukça popülerdi. Dibdin, bibliyomaninin tedavisinin kitapların ticarileşmesiyle geleceğine inanıyordu. Nitekim tahmini doğru çıktı. Zaman geçtikçe gelişen ve makineleşen basın yayın teknolojileriyle beraber insanlardaki biriktirme, koleksiyon yapma ve saklama isteğinin yoğunluğu azaldı. Ancak bibliyomanlar hiçbir zaman tamamen ortadan kaybolmadı.
İronik
Ya o sonuna dek gidip de bir tek servi göremeyeceğiniz "Sıraserviler Caddesi"...
Reklam
- İşin en ironik kısmı ise, zamanla çok da sevmediğimiz ebeveynlerimize dönüşmemiz…
Çok ironik bir durum ama sanırım bende
J

J

@Ichj
·
20 Nisan 23:45
Diyor ki Dostlarımı tanıdıkça düşmanlarımı sever oldum:)
Aynı zamanda tipik Türkiye vatandaşı:
Bu ülkedeki vatandaşlar, korktuklarının alenen farkında olmasalar da ataerkiye meydan okumaya korkuyor. Ataerkinin kuralları kolektif bilinçaltımıza çok derin bir şekilde işlemiş durumda. Dinleyicilere sıklıkla şunu anlatıyorum: Kapı kapı dolaşsak ve kadınlara yönelik erkek şiddetini durdurmalı mıyız diye sorsak, çoğu insan bize koşulsuz destek verecektir. Sonrasında, kadınlara yönelik erkek şiddetini yalnızca erkek tahakkümüne son vererek, ataerkiyi toptan yok ederek durdurabileceğimizi söylesek, tereddüt etmeye, fikirlerini değiştirmeye başlayacaklardır. Çağdaş feminist hareketin getirdiği birçok kazanıma rağmen -işyerinde kadınlara daha fazla eşitlik, katı cinsiyet rollerinden vazgeçilmesine daha fazla müsamaha gösterilmesi gibi- bir sistem olarak ataerkiye dokunulmuyor ve birçok kişi, insanların bir tür olarak varlığını sürdürmesi için ataerkinin gerekli olduğuna inanmaya devam ediyor. Toplumların örgütlenmesinde kullanılan ataerkil yöntem­lerin, özellikle de toplumsal kontrolün aracı olarak şiddette ısrar­cı olmanın, gezegen üzerindeki milyonlarca insanın kıyımına bilfi­il katkıda bulunduğu dikkate alınırsa, bu inanç ironik görünüyor.
Sayfa 45 - Bgst Yayınları, 2.Basım, Haziran 2021
“Hayatın garip ve bir o kadar ironik kuralı." Herkes bir başkasına bakıyordu. Doğal olarak kendisine bakanı bir türlü göremiyordu.
Reklam
528 syf.
7/10 puan verdi
Toplum ve Birey
"Sarmal" değerli yazar Orhan Duru'nun öykülerinin bir araya getirildiği derlemenin ilk cildi. Duru'nun öyküleri, modern yaşamın insanları bir "sarmal"a hapsederken, bu durumun insanın kendi seçimleriyle şekillendiği ve ironik bir yönü olduğuna dikkat çekiyor. İnsanların, toplumu nasıl etkilediğini tam olarak
Sarmal
SarmalOrhan Duru · Yapı Kredi Yayınları · 201118 okunma
112 syf.
·
Puan vermedi
Optimizmin eleştirisi olarak okunduğunda komik gelen bir eser. Hayatının büyük bölümünü le bonheur mutluluk arayışıyla geçiren Voltaire, olası dünyaların en iyisinin sadece efsanelerde olabileceğini, hayatın acılarla geçtiğini ve tüm bunlar karşısında "cultivons notre jardin" bahçemizi yetiştirelim sözüyle çok da aramamız gerekmeyen kendi işimizle ilgilenmemizin doğru olacağı bir komik-kurgu romandır. Döneminin en büyük düşünürlerinden ve yazarlardan biri olan Voltaire, ironik bir şekilde mutluluktan ölmüştür sahnede kendi büstünü/heykelini gördüğünde.
Candide
CandideVoltaire · Oda Yayınları · 20175bin okunma
256 syf.
9/10 puan verdi
Kapitalizm, Emperyalizm ve Direniş Orwell'ın Keskin Kalemi
Orwell'ın "Boğulmamak İçin"i son zamanlarda okuduğum en etkileyici kitaplardan biri oldu. Totaliter rejimlerin dehşetini ve bireyin özgürlüğünü nasıl tehdit ettiğini ustalıkla anlatıyor. Büyük Birader gibi semboller günümüzde de geçerliliğini koruyor ve totaliter rejimlerin ortak özelliklerini çok iyi yansıtıyor. Orwell sadece totaliter rejimleri değil, aynı zamanda kapitalizmi ve emperyalizmi de eleştiriyor. Bu sistemlerin bireyi nasıl köleleştirdiğini ve sömürdüğünü açıkça gözler önüne seriyor. Kitap sadece bir eleştiri değil, aynı zamanda bir direniş manifestosu da. Orwell, okuru sessiz kalmamaya ve totaliter rejimlere karşı mücadele etmeye teşvik ediyor. Bireyin özgürlüğünün ve bağımsızlığının ne kadar değerli olduğunu ve bu değerleri korumak için ne kadar çaba göstermemiz gerektiğini vurguluyor. Orwell'ın keskin zekası ve ironik diliyle yazdığı bu kitap, okuru etkileyici bir yolculuğa çıkarıyor. Sadece problemleri görmeye değil, aynı zamanda çözümler üretmeye de teşvik ediyor. "Boğulmamak İçin", her yaştan ve her kesimden insana hitap eden, okunması gereken bir eser. Günümüz dünyasını daha iyi anlamamıza ve kendimizi sorgulamamıza yardımcı olacak. Orwell'ın güçlü kaleminden çıkan bu eser, okuru derinden etkileyecek ve zihninde iz bırakacak. Eğer özgürlük, eşitlik ve adalet gibi kavramlara önem veriyorsan ve totaliter rejimlere karşı mücadeleye inanıyorsan, "Boğulmamak İçin"i okumalısın. Bu kitap sana ilham verecek ve daha iyi bir dünya için mücadele etmen için sana cesaret verecektir.
Boğulmamak İçin
Boğulmamak İçinGeorge Orwell · Can Yayınları · 20158,5bin okunma
içindekiler ve sunuş
Postmodern
Postmodern
içindekiler ve sunuş ...... Postmodernlik "üstanlatılar" döneminin sonuna gelindiğini; insan, doğa ve Tanrı'ya dair evrensel bir tarih kurgusunun tehlikeli bir yanılsamadan ibaret olduğunu ve modernliğin adeta bir karabasan hâline gelerek kültür, sanat ve düşüncenin üzerine çöktüğünü
Avusturalyalı bir araştırma ekibi insanlık algısına yönelik araştırmalarını Eski Roma yazarlarından Terence'in ünlü bir deyişinin farklı bir şekliyle sonlandırmışlar. Terence gururlanarak, "İnsani hiçbir şey bana yabancı değildir" demiş. Bu sözün ironik uyarlamasıysa şöyle: "İnsani hiçbir şey bana yabancı olamaz fakat bazı insani özellikler sana yabancı olabilir."
Sayfa 490Kitabı okudu