Merve Kavakcı'nın Meclis'e başörtülü olarak gelmesi sonunda medya tarafından koparılan fırtınaya bakıyorum. Seviyesizlik midemi bulandırıyor: İrtica, gericilik, çağdaş ilkeler, kışkırtma, kalkışma...
Sayfa 128 - Büyüyen Ay Yayınları 4. baskıKitabı okudu
Abdulkadir Badıllı Van'da Nursi'nin tutuklanıp götürüldüğü geçici toplama kampındaki insanların özelliklerini şöyle tarif ediyor:
"Van ve dolayındaki faziletli insanları, alim ve şeyhleri, bey ve ağaları veya çevresinde birazcık tanınmış, nüfuza sahip herkes; evvela Van vilayet merkezinde toplattırıldıktan bir
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli:
"Her Arapça yazıyı irtica diye sunanlar, yabancı istihbarat örgütlerinin sızmalarıdır. Şayet hazımsızlık Kelime-i tevhiddeyse tarafımızı açıkça ilan ediyorum: La İlahe İllallah Muhammedun Rasulüllah."
“1979'da Şahları da Vururlar'ı yazdım. Piyasadan sıkılmıştım. Söyleyecek yeni bir sözüm vardı. Kendi tiyatromu kurmak istiyordum. Haldun beyi (Haldun Taner) aradım, yeni bir oyun yazdığımı, onunda okumasını çok istediğimi söyledim. Kabul etti Haldun Bey, randevu verdi. O gün ustayla buluşmak için Divan Pub'a nasıl gittiğimi hatırlamıyorum. Yüreğim
- Modernleşme zaruretine Kürt olarak yakalananların yakından bildiği Kürtçe bir kelime var: Gundî.
Bir kelime iğdişçiliği ile bazı Türklerin kıro'ya yaptığı zulmü, bazı Kürtler gundî'ye yapmıştır. Bu kelimeler sırasıyla ya acımasız bir hakaret yahut bir modernist utandırma fişeği olarak kullanılır.
Eskiden irtica izleniminden dindar adam nasıl kaçıyor idiyse, Kürt gundîlikten öyle kaçar.
Kürdün bugün kendisine gelebilmesi ve sahici bir insan olabilmesi için gundî olma korkusunu yenmesi gerekir.
Halbuki Kürdün dindarlık ve hatta modernliği hakiki manada yaşayabilmesi ancak gundîliğiyle barışması ile mümkündür.
Fakat Kürt bu özgüvenden ve bu sahihlik imkanından bugün çok uzaktır.
Kürtlerin ihtiyaç duyduğu şey gundîliktir. Gundî olamayan bir Kürdün medeniyeti, kendisine ait değildir.
Kürtlüğüne varamayan Kürt hastadır..