Tanrı insanların kendi zihinleri olduğunu biliyordu, onları kendisi yaratmıştı. Bir keresinde bana, bütün yaratıklar sözünü dinlerse kendisinin mutlu olmayacağını söylemişti.
Şiirlerim parçalanıyor, imlam değiştiriliyor, fikirlerim çarpıtılıyordu.
Reklam
Emily Dickinson'ın sözde noktalama ve dilbilgisi hatalarını düzelttiğini iddia eden antolojilerinden ve edisyonlarından nefret ettiğim bir sır değildi. Kesik çizgiler ve büyük harflerle söylemek istediği bir şey olduğunu biliyordum. Ayrıca dünya basınına, yayımcıların nasıl da yazarlara ihanet ettiğini, Emily Dickinson gibi şairlerin yanlış yorumlanmasının onların hatası olduğunu, hatta kendilerinin de yazarları yanlış okuduğunu iddia ettiğim demeçler vermiştim. Bu şakayı yapanın, Emily Dickinson şiirlerini yayımlamanın benim gerçekleşmemiş hayalim olduğunu öğrenmesi için fazla araştırma yapmasına gerek yoktu.
Aşk, demek istiyordu Rizal ama nasıl yapacağını bilemiyordu, her şeyi fetheder, terörü bile.
José Protacio Rizal
Dapitan yaşama elverişli olmayışıyla meşhurdu. İspanyol yetkililerinin istediği ve Rizal'ın onlara yaşatmayacağı zevk, orada açlıktan, yalnızlıktan ve sıkıntıdan ölmesiydi.
Bir keresinde kendisini kemerle asan birini hayata döndürmüştüm. Bilinç kazandığında beni boğazını mahvetmekle suçlamıştı. O kadar çok nankör hastamız var ki. Hayatlarını kurtarırsın, nasıl kurtardığın hakkında şikayet eder, canlarını yaktığımız için dava açmakla tehdit ederler.
Reklam
283 öğeden 171 ile 180 arasındakiler gösteriliyor.