320 syf.
·
Not rated
.isci sinifini orta sinifi o kadar guzel aciklamis ki yazar diyecek tek kelime yok.ne olursa olsun davasinda taraf degisenler yuzunden maddi imkansizliklar yuzunden hep hayalda kalan bir yasam biçimi. Herseyi bilen bir kendini bilemeyen insan,herseyi ogrenebilen bir insan gibi yasamayi ogrenemeyen insan.söyle ki........
Martin Eden - Jack London
Martin Eden, Jack London’un otobiyografik karakterli olgunluk dönemi eseridir. Klasik zengin kız fakir oğlan kurgusunun dışında, kendisini geliştirmeye çalışan proleter bir gencin sınıf bilincine sahip olmasının anlatıldığı romandır. Bu kimileri için Martin Eden isimli bir fakir gencin aşık olduğu zengin kızın kültürel birikimine erişme çabası
Jack London
Kitap ilk distopya kitabı olarak geçiyor daha önce etrafında olup biten hiçbir şeyden haberi olmayan ve evlerine misafir olarak gelen bir adamla hayatı değişen bir kadının gözünden anlatılıyor bu kitap
Kapitalistlerin işçi ve orta sınıfı sömürdüğünü proletaryanın ezildiğini sonrasında ise proletaryanın yükselişini anlatıyor
-Metafizikçi evreni kendisiyle açıklarken bilim adamı kendisini evrenle açıklar.
-Sosyete:Çalışmadan oyalanan işsiz zenginlerin yarattığı bir şeydir.
-Oysa bunlar iş hayatının sınırları dışına çıktılar mı kafaları çalışmaz.Bildikleri tek şey iştir.İnsanlıktan da toplumdan da bihaberdirler ama yine de milyonlarca insanın kaderi üzerine de söz sahibidirler.Tarih bir gün onların yüzüne acı acı gülecek.
-Ölümsüzlüğünü ruhunun kanatlarıyla ölçsem ,ölçüyü tam alabilmek için sonsuz bir hayata sahip olabilmem gerektiğini söylerdim ona.
Edebiyat sevdalısı bir denizci
Detaylı anlatma biçimiyle iyi bir kitap. akıcı bir kitap diyebilirim. Denizci, toplumun işçi sınıfından gelen, kendini ifade etme yeteneği zayıf, burjuva gözünde kaba saba ancak kitap okumaya çalışan bir gençten delicesine makaleler, şiirler, hikayeler yazan bir adama dönüşen Martin Eden`ın hikayesini anlatıyor. Bunu ilk başta aşık olduğu kadın "Ruth" için (onun seviyesine çıkabilmek için) yaptığını düşünse de işin öyle olmadığını acı bir şekilde öğreniyor. Yazarak para kazanmak isterken beş parasız ve aç susuz bir şekilde sevdiği insan tarafından terk ediliyor ve yazmayı da bırakıyor. Buna rağmen daha önceden dergilere, gazetelere gönderdiği yazılar kıymete biniyor ve bir anda çok zengin bir adam olmaya başlıyor. Aç susuz gezerken bir yemeğe bile davet etmekten yoksun olan insanlar şöhretten sonra evine davet ediyor
Homo sapiensten sonra uzun süredir hiç bir kitabı bu kadar benimsemedim diye bilirim.
Martin eden benim bundan sonraki favori kitap karakterim. Martin eden'i o kadar benimsememişim ki bi ara mrs morsenin evinde işçi sınıfından biri olarak burjuvalarla sosyalizmi tartışırken buldum kendimi . Yazarın konu seçiminden tut üslubuna kadar her şey mükemmeldi . Martin eden hakkında söyleyeceğim tek kelime okuyun ....
Kapitalizmin karanlık yüzü.
Victoria dönemini atlatıp Edward’ın tahta geçtiği yıllarda (1903) Londra’nın varoşlarına, yani doğu yakasına seyahat edip oradaki yaşamı kaleme alan Jack London, romanlarıyla alışık olduğumuzun dışında, bir gazeteci kimliğiyle karşımıza çıkıyor. Kaydırdığınızda göreceğiniz fotoğrafları ise bizzat London’ın kendisi çekmiş.
Kitap boyunca burada
