Hayat kelebek kozası gibidir. Çıkabilirsen kelebek olursun. Çıkamazsan kozanın içinde kalırsın...
Ben, göle düşen yağmur damlalarının şanslı olduğunun en güzel anlatimini bir Kızılderili kabilesinin kapısındaki şu yazıda anladım: "Yaşamın anlamı mücadele etmektir. Kazanmak ve kaybetmek insanın elinde olan bir şey değildir. Tanrı elini aşağı doğru açarsa kazanırsınız, yukan doğru tutarsa kaybedersiniz. O zaman insana yaşamanın ve yaşamın anlamı için bir tek mücadele etmek kalıyor." Mercedes'e düşen yağmur damlalarını şanssız olarak değerlendiririm. Her şeyi mücadelesiz elde eden ve de sahip olduklarının farkına varamayan, sürekli doyurulma peşinde koşan insanlardır bunlar. Bir de çöplüğe düşen yağmur damlaları var ki, varlıklarını sürdürebilmeleri için çok mücadele etmeleri gerekli. Çok zor ama çok da keyifli olabilecek, yaratıcılığın ortaya çıkabileceği bir süreç olabilir bu...
Reklam
Çocuk içinde bulunduğu ortamda ne yaşıyorsa onu öğrenecektir: -Sürekli eleştirilmişse kınama ve ayıplamayı. -Alay edilip aşağılanmışsa sıkılıp utanmayı. -Dayak yemişse saldırganlığı. -Utanç duygusu ile yetişmişse kendini suçlamayı. -Desteklenip yüreklendirilmişse kendine güven duymayı. -Hakkına saygı gösterilmişse adil olmayı. -Kabul, onay görmüşse kendini sevmeyi. - Aile ve okulu içinde dostluk ve arkadaşlık yaşamışsa bu dünyada mutlu olmayı öğrenecektir.
İnsanın olgun ve iyi bir kimlik geliştirmiş bir kişi olabilmesi için, hem sevgiye hem de dengeli bir engellenmeye ve sınırlamalara ge reksinimi vardır. İnanıyorum ki, çocuğu her ne istiyorsa yapsın diye bırakmak, yalnızca gerçeklik duygusunun ve dış dünyanın gerçeğini test etmenin bozuk gelişimine değil, uygunsuz davranışlara da yol açar.
Yetişkin dönemde anne-baba ve çocuk arasında yaşanan ilişkinin niteliğiyle bağlantılı olarak, yetişkin insanda var olan dört temel çatışmanın çekirdeklerini oluşturmaya başlar. Bunlar: -Bağımlılığa karşı bağımsızlık. -Pasiviteye karşı aktivite. -Yetersiz kendilik algısına karşı yeterli kendilik algısı. -Çözümlenmemiş hüzündür.
Anne imgesi, besleyici toprak, uzağı gören tarla, ısıtan ocak, ko ruyucu mağara, süt veren inek ve hayvan sürüleri, doğal ve içgüdüsel yaşamdır. Baba imgesi, yaratıcı, soluk ve evrende hareket halinde olan her şeydir. Irmaklar, fırtınalar, sallanan ağaç yaprakları, gök gürültüsü dür. Doğa için ilkbahar doğum, yaz balayı, sonbahar hüzün, kış ise mücadeledir.
Reklam
40 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.