Hz. Muhammed mağaradan dönmek zorundaydı. Bu dönüş olmasaydı o hanif olarak kalırdı. Fakat döndüğü için İslam'ın elçisi olmuştur.
Kapitülasyonlar
Osmanlılar kapitülasyonları verirken yalnız kendi İslam hukuku çerçevesinde hareket ediyorlardı. Hiç bir zaman bunların ileride Avrupa uluslararası hukukuna göre yorumlanacağını akıllarına getirmiyorlardı. 18. ve 19. yüzyıllarda ise üstünlüğüne sahip olan Avrupa devletleri kaynak itibarıyla birer bağışlanma olan ve yabancılara Osmanlı ülkelerinde serbestçe ve kolayca ticaret yapabilmeleri için müstemen adıyla bağışlama amacını güden bu İmtiyazları devletin zorunlu taahhütleri konumuna sokmuşlar ve çaresiz durumda olan Osmanlı Hükümeti'nin onaylatmışlardır. Neticede, bağışlanın imtiyazlar devletimizin hakimiyet haklarını yok eden veya zedeleyen ve Osmanlı ülkesini bir yarı sömürge haline sokan bir durum meydana getirmiştir.
Reklam
Beden cansızdır. Ruh ise fâil, idrak eden ve hissedendir. Ruh, nûrlardan bir nûrdur. Zürkân, Hişâm b. Hakem’den bu şekilde nakletmiştir.
Allah'tan bağışlanma dilerim. Allah'tan iman, ihlâs ve salih amel dilerim. Ey Allahım, bilip dururken sana şirk koşmaktan yine sana sığınırız. Ey kalpleri değiştiren Allahım, kalbimizi İslam üzere sabit kıl. Âmin. Âmin. Âmin. Veselêmün alel mürselin. Velhamdü lillâhi rabbil âlemin.
Nitekim insanlar umûmiyetle öyledir. Allah’ın koyduğu ahlâk esaslarını bir kenara iterler. Şehevî arzuların esiri olarak İlâhi ahlâk kaideleri dışında bir hayat yaşarlar.
Bil ki insan-ı kâmil, varlığın bütün hakikatleriyle iletişim kanallarını kendisinde toplar. İnce tabiatıyla üst gerçeklerle bağ kurar. Kaba tabiatiyla da alt hakikatlerle iletişimini sağlar.. Abdülkerim Cîlî
Reklam
Çocuklar için yazıldığına pek de emin olamadığım nadide eser :')
"Binâenaleyh, bir kulun netice itibariyle bahtiyarlardan yahut şakîlerden olması, iki yolunda yolcusuna kolay kılınması sebebiyledir."
. Hiçbir kutsalı olmayan düşünce sistemleri hiçbir şeye hiçbir saygısı olmayan insan tipleri üretir; üretti de. .
Sayfa 213 - Timaş YayınlarıKitabı okuyor
. Mekânın şerefi o mekânda ikamet edenle kaimdir. .
Sayfa 213 - Timaş YayınlarıKitabı okuyor
‎‏Allah'a hakkıyla tevekkül eden bir kalbin, ‎‏hezimete uğrayarak darmadağın olması imkansızdır…
Reklam
Mü'mine kadının cenneteki durumu; hurilerden daha faziletli, derece bakımından daha yüce ve güzellik bakımından daha çoktur…
KUDÜS'ÜN TARİHİ
Filistin toprakları üzerindeki yaşam kalıntıları M.Ö. 10.000 yılına kadar dayanmaktadır Kudüs'ün tam olarak şehir olma özelliği bronz çağının başlangıç aşamasında ortaya çıkmıştır Filistin halkının oluşması,Kenanlıların bölgeye göçleri ile başlamıştır.Tarihçilere göre Filistin halkı,özellikle de kırsal bölgelerde yaşayanlar,Müslümanların
Kalplerde boşluk ve kusur olduğu zaman onu ancak Allah'u Teâlâ'nın zikri telafi eder, doldurur. Eğer zikir kalpte yer eder, ardından dil de ona tabi olursa, o kalpte kusur ve noksanlık kalmaz…
İbni Kayyim El Cevziyye
İbni Kayyim El Cevziyye
Allah'ın zikrinden gafil olan kalbin sahibi; kuvvetine rağmen zelil, aşiretine rağmen hakir, malının çokluğuna rağmen fakirdir…
İbni Kayyim El Cevziyye
İbni Kayyim El Cevziyye
. Besmele Allah'tan istimdatta bulunmaktır. .
Sayfa 209 - Timaş YayınlarıKitabı okuyor
1,500 öğeden 31 ile 45 arasındakiler gösteriliyor.