Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Felsefe tarihinde felsefenin kendisiyle her zaman en yakın ve sı­kı ilişkiler içinde bulunmuş olduğu temel insani entelektüel etkinlik alanlarından biri bilim ise diğeri hiç şüphesiz din olmuştur. Hatta ge­rek Doğu İslam, gerekse Batı Hristiyan tüm Ortaçağ felsefesini felse­feyle din arası ilişkiler probleminin bir tarihi olarak okumak veya an­latmak mümkündür. Öte yandan felsefeyle din arasında onların yapı­larından ileri gelen bazı çok önemli yakınlıklar, hatta bir amaç birli­ğinden söz etmemiz de mümkündür. Çünkü felsefe, ünlü bir Amerika­lı filozofun söylemiş olduğu gibi bir cephesiyle; "Normal olarak dinin her zaman pratik ve duygusal olarak yaptığı şeyi, yani insan hayatını insanın içinde bulunduğu evrenle belli ölçüde doyurucu ve anlamlı bir ilişkiye sokma ve insani işlerin yü­rütülmesinde birazcık bilgelik sağlama çabasını entelektüel planda gerçekleştirme girişimidir.”
batı'da islam, miladi 711'de en uç noktasına ulaşmıştı. doğu'da ise iran ve maveraünnehir (transoxiana) bölgesinde fütuhat bu kadar hızlı ve göze görünür biçimde sürmedi, biraz zaman aldı; askerlik kadar kültürel sızma ve ticaretle de nüfuz sahasını genişletti. yine emeviye devrinde bizans'ın küçük asya topraklarına yapılan seferler ve konstantiniyye kuşatması da sonuçsuz kalmıştı. doğuda ise çinliler çin sınırlarındaki talas ırmağı kıyısında müslümanlarla savaşarak sınırlarını korudular. 8. yüzyılda kuteybe'nin orta asya fethi, 7. yüzyıl savaşları gibi kesin ve süratli neticeler getirmiş değildir. şurası da bir gerçek ki asya'nın turani ve türk kavimlerinin islam camiasına giriş süreçleri bugün elan teferruatlı ve kesin olarak bilinmiyor
Sayfa 38 - timaş yayınları, 3. basımKitabı okuyor
Reklam
BİLEN YÖNETİR
Batı bildi ve yönetti. Şimdi sıra...? - Orta Çağ dönemi ''Canterbury Hikayeleri'nde'' ki İngiliz edebiyatının ana damarlarından biridir. Eserde Hipokrat ve Galen'in yanında sıkı durun, İbn-i Sina, er- Razi, el- Kahhal ve İbn-i Rüşd'e yer alıyor. Chaucer, İbn-i Sina'yı Hipokrat'ın yanına
İslam ve Çağdaşlık
Hristiyanlar çağdaş dünyayı Tanrı ile İblis arasındaki bir mücadele olarak gördükleri gibi, bazı Müslümanlar da Batı'yı büyük İblis olarak görürler.
16. yüzyılın en mühim karşılaşmalarından biri
1506’da, Sultan Bayezid’in bu sefer Michelangelo’yu İstanbul’a davet ettiği ve Haliç üzerine bir köprü yapılmasını istediği rivayet edilmektedir. …Roma’daki hayatından hiç memnun olmayan ve Floransa’ya kaçan Michelangelo, Galata’daki Fransisken cemaatinin başrahibi üzerinden gelen daveti hayırhaklıkla değerlendirir ve İstanbul’a giderek Sultan’ın hizmetine girmeye karar verir. Hatta kendisine zulmeden Papaya karşı kaleme aldığı eserini, “Türkiye’den yazan Michelangelo’nuz” imzasıyla bitirir. Büyük ressam ve heykeltraşın İstanbul’a gitmeyi kafaya koyduğunu duyan Floransa sancaktarı Soderini, “Türk için yaşayacağına, Papanın yanında öl, daha iyi!” diyerek onu kalmaya ikna eder. Dahası, işi sağlama almak için sanatçıyı Floransa Senyörlüğü’nün resmi Roma elçisi olarak atar. Böylece Leonardo da Vinci’den sonra Rönesans devriminin ikinci büyük ismi Michelangelo da İstanbul’a gitme şansını yakalayamamış ve belki de İslâm-Batı tarihinin en ilginç olabilecek karşılaşmalarından biri gerçekleşememiştir. Zira Michelangelo İstanbul’a gitseydi, kendinden on dört yaş küçük olan Mimar Sinan ile (1489-1588) karşılaşacak ve aralarında muhtemelen 16. yüzyılın en mühim karşılaşmalarından biri vuku bulacaktı.
Sayfa 250Kitabı okudu
Dünyanın en fakir 50 ülkesinin 32'sinin Müslüman olması ve bu 32 ülkenin devlet başkanlarının tamamının dünyanın en zengin 500 kişisi içinde yer alması, İslam dünyasının düşmanının Batı olmadığını ve neden fakir kaldığını bize oldukça açık bir şekilde izah ediyor.
Reklam
Dünya İslâm'a geliyor, hem de en kaliteli şahsiyetlerin önderliğinde! Çağın fikir liderliğini yapan Batı'da, akıl ve vicdan sahibi mütefekkirler, kiliseye ve kurulu iktisadî ve içtimaî düzene baş kaldırmış; kapitalizmden kaçıp sosyalizme, hatta komünizme; batıl dinden kaçıp inkâra ve dinsizliğe düşmüş ama yine tatmin olmamış, köklü bir ahlâk ve mâneviyat olmadan, yani Cenâb-ı Hakk'ın pak dini İslâm olmadan, insanlığın dertlerine deva bulunamayacağını yavaş yavaş kavramaya başlamıştır. Bize gelince; kültür politikamız hâlâ köhne ve çöken Batı'nın tek yanı, hilekâr, göz boyayıcı, sömürücü sağ veya sol ideolojilerine bağlı. Hâlâ kendi özümüze dönemedik, aslımızı inkârdan vazgeçemedik. Eğitim ve öğretimimizde aziz dinimize, şanlı mâzîmize ve olgun kültürümüze ters tatbikatlar cari.
Sayfa 32 - Server YayınlarıKitabı okuyor
Ayrıca bizde maalesef şöyle bir zihniyet sahipleri vardır. İyi, güzel, doğru bir şey varsa, hele bu Batı'da da varsa hiç tereddütsüz kabul ederler. Ama bu şeyi İslam da söylüyor dediniz mi, birden bire hiddetlenmeye başlarlar. Çünkü, Batı hayranlığı ve İslam düşmanlığı bozuk zihniyetlerin temelini oluşturur.
Sayfa 178Kitabı okudu
"İnsan, ne ise o olmayı reddeden tek hayvandır" (A. Camus). Dinî görüşün özü, bu negatif gerçekte, bu "büyük redde" yatmaktadır (A. N. Whitehead). Çünkü din, sanki bize şunu söylemektedir, hayvanların ne yaptığına bakın ve tam tersini yapın; hayvanlar tıkınır -siz oruç tutun; onlar çiftleşir- siz kendinize hâkim olun; onlar sürüler hâlinde toplanır -siz inzivaya çekilin; onlar zevke yönelir ve acıdan kaçar- siz sıkıntıya girin. Kısaca, onlar bedenleriyle yaşar, siz ruhunuzla yaşayın.
Sayfa 74
Çağdaş insanın her şeyi anlamış olduğu inancı, onun yetersizliğinin en büyük göstergesidir. Onun bilgeliği, bilgisinin ve fark etmediği, daha doğru bir ifadeyle, bilgi olarak gördüğü bilgisizliğinin toplamından ibarettir. En büyük sır karşısında dahi kendinden emin ve kibirli davranmaktadır. O, muammayı görememektedir, bilgisizliğinin ve önyargılarının devasa boyutu tam da burada ortaya çıkmaktadır.
Sayfa 70
Reklam
Hazret-i Ömer, altında, Mekke'nin fethinden evvelki biat merasiminin icrâ edildiği ağaca, fazla bir hürmetin başladığını gördüğü an dibinden kestirmiştir ağacı... Bâtıla uzak hakiki esrar görüşü...
Necmettin Erbakan
"Örneğin Kudüs, tarih boyunca birkaç kez Batı medeniyetinin eline geçmiştir. Onlar Kudüs'e geldikleri her seferde Müslümanları katletmişler. Ancak, Müslümanlar her seferinde orayı kurtardıktan sonra onları affetmişlerdir. Çünkü İslam; af, hoşgörü ve iyi muamele etmek demektir."
Sayfa 48 - MGV YayınlarıKitabı okuyor
kronoloji/insanlık tarihindeki bazı önemli olaylar
MÖ Beş Milyon: Bilinen en eski insan benzeri maymun cinsi olan Australopithe- cus Afrika'da ortaya çıktı. MÖ İki Milyon: Homo habilis ve dişisi ellerini kullanarak yonttukları taşlarla aletler yapıyordu ve hâlâ Afrika'dan çıkmamışlardı. MÖ 1,5 Milyon: Meşaleyi homo erectus ve femina erecta devraldı. Gerçekten de ateşi keşfeden ilk
Sayfa 179 - selKitabı okuyor
İnsanları ezme ve sömürmeyi hedef almış Batı ideası...
İslâmın devlet ideasında, insanları ezme ve sömürmeyi hedef almış Batı ideasının ve insanlığı hayvanlık derecesine düşürme ve makinayla eşdeğerli yapma sistemi olan komünizmin yeri yoktur. Kapitalizm ve komünizm, materyalist bir amaç gütmekte birleşirler ve her ikisi de ruhî, mânevi ve metafizik bir ideanin izleyicisi olan islâm medeniyetine aynı şekilde düşmandırlar.
Sayfa 50 - Diriliş yayınları, 47. Baskı
İlim adamları sadece kendi devirlerine, şairlerse bütün zamanlara aittir.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.