Dünyayı doğru tanımak ve onu değiştirebilmek için en az bir defa ölümün kapısına dayanmak gerekmez mi? Hayatı anlamak ancak ölümü ve aşkı anlamaktan geçiyor, ne dersin?
Çünkü canı yanan her varlık çocukluğuna kaçar. Günahsızlığın sığınağıdır çocuk bedenlerimiz. Cennet dediğin, bir çocuğun kâbus tanımaz saffetidir.
Reklam
Bir insanı sevmek onun yaralarını da sevmektir.
Herkes biraz da başkasının sisli coğrafyasında gezinmiyor mu?
Bir hayali seviyor olduğunu bilmen içime su serpti. Çünkü onu kalbinde büyütüyorsun. Bir yanıyla iyidir, kalbin de genişler ama bir yanıyla da kötüdür çünkü kalbinde büyüttüğün her şeyi gözünde de büyütürsün. Bu da müstakbel bir hayal kırıklığına gebedir.
Acılarımızın, kurtulmamız gereken düşkünlükler olmadığını anlamıştım.
Reklam
Bir incinmiş ruhlar bahçesiydi hayat ve ben gördüğüm, anladığım her şeyden pişmandım.
Bir hayatım daha olsa, kelimeler biriktirirdim.
İyilik, kimseye zarar vermemek değil, kimsenin zarar görmemesine gayret etmektir.
Reklam
İnsanın en büyük keşfinin kendisi olduğunu biliyordum artık.
Hayattaki başarısızlığımızın nedeni fazla hesap yapmamız olamaz mı? Biz bu dünyayı anlamak, onu çözmek, çirkinliklerden, adaletsizliklerden arındırıp güzelleştirmek için debelenirken birileri kendilerini sunulan ne varsa sorgusuz sualsiz yaşıyor.
Ömrümüzün tamamına yakın bir kısmını uyku sersemliğiyle yaşarız. Her insanın ömründe küçük ayılış anları vardır ki onlar birer yara izidir. Onlar, bu cihandan geçtiğimize dair birer işarettir. Daha yaşarken hatıralaşan anlardır bunlar.
Oysa sessizlik dünyayla fazla muhatap olmamayı seçmekten başka ne ki?
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.