İnsan ilişkilerinin, üretimin, tüketimin, felsefî yaklaşımın "modern" kaldığı ortamda, sun'i bir "geleneksel hukuk aşısı" uygulamak, zulümden başka bir sonuç doğurmaz. Bu şeriatın başka bir şeraite "monte" edileceğini düşünmek saçmadır. Şeriatın kestiği parmağın acımaması için o parmağın zaten önceden de şeriata ait olması gereklidir. Her insanın faydayı beklediği yapı da, zarar gördüğü yapı da "kendinin" olmalıdır.
dört duvarın, tel örgünün, meşhur yasakların sahipleri seyir bile edemezken içimizdeki şenliği yılgın yanımıza yanaşamazken bizi kıvıl kıvıl bekliyorken hayat yıkılmak elinde mi?
Sayfa 131 - TİYOKitabı okuyor
Reklam
Her çağın meselesi o çağla birlikte yıkılıp gider. İnsan olmanın fazileti nerede ve ne zaman olduğunu kavramakla elde edilir. Zamana ve mekâna hükümran olma özentisiyle değil
Üzerime yüreğimden başka muska takmadan konuşmak istiyorum.
Bence de İslam'ı alet etmeyelim...
Kimileri İslâm'ı bir kalkınma ideolojisi olarak görmek ve böylece anlamak, anlatmak isteyecektir. Bu, kapitalistlerin İslâm'dan antikomünist bir ideoloji olarak faydalanmaya kalkarken, komünistlerin de aynı faydayı anti-emperyalist ideoloji olarak elde etmeye çalışmalarının medeniyet alanına teşmil edilmiş şeklinden başka bir şey değildir.
Karanlık sözler yazıyorum hayatım hakkında. Aşklarım, inançlarım işgal altındadır.
Reklam
" Gün dönerdi, benzi solardı kahkahamın. "
" Susmanın güzelliğiyle tek yatmanın akmayan yüzüyle geçerdim. "
Ağlamadan dillerim dolaşmadan yumruğum çözülmeden gecenin karşısında şafaktan utanmayıp utandırmadan aşkı üzerime yüreğimden başka muska takmadan konuşmak istiyorum.
gülen günlere ulaşan sesleri bulduk adına "yaşamak" diyoruz "düşmana inat bir gün fazla yaşamak"
Sayfa 124 - TİYOKitabı okuyor
1,000 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.