Akşamları sözsüz belli frekansta çalan müziklerle buluşuyorum. Erken yatma kararım var. On iki benim için erken. Bazen olmuyor. Bir filme takılıp geç saatlere kalıyoruz, bazen gün içinde işler aksamış bir şeyler akşama sarkmış oluyor. Oluyor bunlar. Takmamayı da deneyimliyorum uzun bir süredir. Onu da bazen başarıyorum bazen o da olmuyor. Aslında basit olanı karmaşıklaştırmaya alışmış zihnimi eğitmeye çalışıyorum çünkü hayat öyle çok da karmaşık yaşanmıyor.
Bir roman gibi hayat da iki katmanlı. Yok, aslında çok katmalı ama net iki hattan oluşuyor. Biri olaylar hattı, diğeri duygular, duyular, düşüncelerle ilerleyen, ana hattı dolduran, çoğaltan, derinleştiren şeyler. İşte hayat aslında o ilk olaylar hattı kadar sade ve basit, derinliksiz, karmaşası olmayan, net bir şey. Her şeyin birbirini etkilediği, dönüştürdüğü unsurlar ve olaylardan oluşuyor.