Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Yürüsem, yürüsem, yürüsem; karşıma bir yol çıksa, işte burası" desem..." | Bülent PARLAK I
Bir gün onunla kahvaltı ediyorduk. Kahvaltı dediğime de bakma tost yiyorduk. Tabakta maydanoz vardı ben kopardım bir parça ve ağzıma attım. Ne oldu biliyor musun? Hayatımda ilk defa maydanozun tadını hissedebiliyordum. Maydanoz ya bir ot parçası, maydanozun ne tadı olabilirdi ki nevin? Dehşete düşmüştüm. Sonra gözlerimi kaldırıp ona baktım. Uykulu gözlerle tostunu kemirmeye çalışıyordu. Böyle nasıl anlatsam birden içim cız etti. Hani olur ya ince bir sızı saplanır insanın sol yanına aniden. Öyle işte. Bir insanın tost yemeye çalışması bir diğer insanın yüreğinde nasıl mutluluğa yol açabilirdi. Tostu bırakıp arka arkaya üç sigara yaktım sonra. Ağzımdaki maydanoz tadını silmeye çabalıyordum bu bana çok uzak bir histi Nevin. Korkmuştum.
Reklam
404 syf.
·
Puan vermedi
·
212 günde okudu
NE DOĞU NE BATI, HEM DOĞU HEM BATI
Anadolu’nun tarihine, özellikle de onun Hellenistik ve Roma dönemlerine meraklı olanlar için çok yararlı bir eser. Farklı konulara değinen farklı yazarların makalelerinden oluşuyor. Hellenistik devletlerin tümünden bunların önemli kentlerine, basılan sikkelerden Roma’nın inşaa ettiği yollara kadar pek çok hususta özet ve derli toplu bilgiler
Hellenistik ve Roma Dönemlerinde Anadolu
Hellenistik ve Roma Dönemlerinde AnadoluKolektif · Yapı Kredi Yayınları · 202221 okunma
Bu tutarsızlığın bir sonucu da krallık yönetiminin kararsızlığıdır; hüküm süren kimselerin karakterine göre, kimi zaman şöyle, kimi zaman böyle davrandığı içindir ki, uzun süre ne değişmez bir amacı olabilir, ne de tutarlı bir davranışı. Bu değişkenlik de, devleti hep bir yoldan başka bir yola, bir tasarıdan bir başkasına iter. Bu duruma, hükümdarın hep aynı kaldığı öbür yönetim biçimlerinde rastlanmaz. İşte onun içindir ki, bir sarayda ne kadar çok oyun, düzen varsa, bir senatoda o kadar bilgelik vardır. Cumhuriyetler amaçlarına daha değişmez, daha tutarlı görüşlerle ilerler. Oysa bütün bakanlarca, hatta bütün krallarla tutulan yol, her şeyde kendilerinden öncekilerin tersine davranmak olduğuna göre, kralın bakanları arasında yapılan her değişiklik, devletin kendisinde de bir devrim oluşturur.
Sayfa 71 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları Hasan Ali Yücel Klasikler DizisiKitabı okuyor
50 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
#novellaneokuyor #neokudum Fırtına fotoğrafı ve Madalyon Bahadır karasulu kaleminden fırtına fotoğrafı ve Madalyon eseri aslında benim yazardan okuyabildiğim Öykü eserlerinden bir tanesi olacak. Daha önce şiir kitabını okumuştum yazarın dedim bu sefer, bu eserimiz kısacık olmasına rağmen içerisinde 3 farklı öyküyü barındıran bir eser. Üç
Fırtına Fotoğrafı ve Madalyon
Fırtına Fotoğrafı ve MadalyonBahadır Karasulu · Ange Yayınları · 202411 okunma
272 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
#neokudum #novellaneokuyor İSTİLA 2030 @yediverenyayinlari ile güzel ve bizi bir o kadar da meraklandıran bir eserin yorumu ile geldim bugün . Tasarım kesinlikle çok güzeldi ve beni meraklandırdı . @tuncergizemavcisi gerçekten gizemli bir eser ile tanıştırıyor bizi. Yılanoğullarının İnsanoğullarına karşı verdiği mücadele kapsamında gizemli ve meraklı bir havaya bürünüyoruz . 31 Aralık 2029 yılında tam da yeni yıla girilecek zaman büyük bir kaos ile dünya karanlığa gömülür . Peki neden işte bizde eserde bunu öğrenmek adına geçmişe gidiyoruz ve olanlara bakıyoruz . Yasin bir arkeolog . Babasının ortadan kaybolması ve ona bıraktığı not ile birlikte yepyeni bir maceraya atılıyor .Tabiki yol arkadaşları ile birlikte . Babasının bıraktığı not izini sürüklenir ile elde olan veriler Şahmeran efsanesine bile götürüyor .Tabiki adı üstünde bunlar efsane yani ama insanın da bi kafası karışmıyor değil . Peki ya gerçek olabilir miydi ya da gizem neresindeydi bunun . Tüm veriler toplanıp elde olanlarla Yasin in yolu Tayland’a vardığında onu başka olayların beklediğinin farkında bile değildi . Ee tabiki bizde . Yasin’in yeganesi artık elindekilerle bu gizemi çözmek ve aydınlığa kavuşmaktı .Peki Yasin ‘in amacı sonucuna ulaşacak mıydı ? İşte o da eserimizde saklı Kitabın sonuna da hazır olun diyebilirim . Şok etkisi yaratabilir . Eserimiz güzel ve macera dolu iken gizemin sınırlarında dolaşıyoruz .Onun dışında seri olması da beni daha da heyecanlandırıyor .Çünkü devamını sabırsızlıkla bekliyorum . @yediverenyayinlari @tuncergizemavcisi
Özlem
Özlem
#yediverenyayınları #istila2030 #gizem #macera #kitapyorumu
İstila 2030
İstila 2030Tuncer Gizem Avcısı · Yediveren Yayınları · 202380 okunma
Reklam
Ele geçirildiği sanılan şey, mecazdır: Gerçek, sırdır; kimse bilemez. Bu sırrı, töz tutmakta. Sen, töz çevresindeki masum tümör, hâlesin Rimbaud. Aksettiriyorsun. Tüm gerilim’e işte bu kader yol açıyor. Kelimelerinle dertleş, onlarla takviye ol!
R. Frost
Bir ormanda yol ikiye ayrıldı ve ben, Ben gittim daha az geçilmişinden, Bütün farkı yaratan da bu oldu işte.
Benim gökyüzüne bakmamam gerekir belki de. Bakışlarımı yöneltmem gereken yer, olasılıkla kendi içim. Kendi içime bakıyorum. Derin bir kuyunun dibine bakarmış gibi. Orada şefkati görebilir miyim acaba? Hayır, göremiyorum. Orada görebildiğim, benim şu her zamanki doğamdan başka bir şey değil. Kendime özgü, inatçı, uyumlu olmaktan uzak, sık sık kafasına göre hareket eden, yine de sürekli kendinden kuşku duyan, sıkıntıyla karşılaşsa bile orada gülünebilecek, hatta gülünçlüğe yakın bir şeyle-ri bulmaya çalışan bir doğam var. Bu doğamı eski bir Boston çanta gibi taşıyarak uzun bir yol aldım. Hoşuma gittiği için taşımış değilim. İçindekilere oranla aşırı ağır, görünüşü de iç açıcı değil. Yer yer aşınmalar da görülüyor. Ama taşıyabileceğim başka bir şey yoktu, yapabileceğim başka şey de yoktu, bu yüzden taşıdım işte. Fakat artık onu taşımaya alıştığımı da söyleyebilirim
"Bunlar böyledir işte... Yalnız demir, çelik ve silaha dayanırlar... Biz silah ve cephane değil, ülkü ve inanç dolu bir kafa götürüyoruz."
Reklam
Alın size, işte insanlar! Hepsi böyledir. Bir davranışın kötü yanlarını önceden bilirler. Size yardım ederler, öğüt verirler, hatta başka çıkar yol olmadığını görerek desteklerler bile sizi, ama sonra işin içinden sıyrılıverirler ve bütün sorumluluğu yüklenmek cesaretini gösterenden öfkeyle yüz çevirirler. Hepsi böyledir, en inceleri, en zekileri bile.
106 syf.
·
Puan vermedi
·
2 saatte okudu
DOKUNMAK || BÜŞRA AKIN ❝ Çocuk ruhumda duyduğum şarkılarımı susturdularsa, İçimdeki oyun oynayan küçük kız çocuğu yara aldıysa, Gözlerimin masum bakışları kaygılarla dolup taştıysa, Ve kendi saçlarımı kendim okşamaya başladıysam.. Dünya donuyor demektir. Sevildikçe güzelleşen, güzelleştikçe yaşayabilen küçük bir kızım ben, açlıktan öldürmeyin beni! Şefkatte anne dokunuşuyum, Hasrette vuslat ellerim var benim... ❞ Yaşadığı aldatılma sonrası uyanışa geçen, karanlıktan aydınlığa yol alan, küllerinden doğan bir kadın. Tek yapması gereken içindeki ışığı keşfetmesiydi ve öyle de oldu. Susup katlanmak yerine öncelikle kendini düşünmek büyük meziyet bizim toplumumuzda. Ardı ardına gelen sorular, küçükten beri aşıladıkları çevreye karşı fazlaca abartılan utanma duygusu, destek olmak yerine köstek olan dost kılıklı varlıklar. Bütün bunlara kulak asmadan içindeki ışığın aydınlattığı yolda ilerlemektir güçlü kadın olmak. Sağlam adımlarla yanında doğru kişilerle yol almak. Şimdi sevgiyi hissedip tekrar baharda çiçek açmak zamanı. İşte bu kitapta bu aşamaları yaşayan bir kadının hikayesini de konu olarak olarak, bu süreçte kadının yaşadıklarını, kadının gücünü ve değerini bir kez daha görmek için bizim önümüze sunan bir kişisel gelişim kitabı. O halde bütün kadınlarımız sadece biraz gözlerini açmalı ve her şeyden önce o içindeki ışığı görmeli o yolda ilerlemeli ve önce kendini sevmeli. Işınız hiç sönmesin Çiçeklerim. ❝ Dokunmaktan vazgeçmiş kadınlar buzulların en karanlık merkezine şatolar kurar ve o yalın halleri ile soğuk bir prenses oluverirler. ❞
Dokunmak
DokunmakBüşra Akın · Ange Yayınları · 20242 okunma
136 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
12 günde okudu
İdeal bir toplum nasıl olmalıdır? Sorusuna birçok filozof ve siyasetçi farklı cevaplar vermiştir. Biri demiş aristokrasi diğeri demiş oligarşi. Başka biri çıkmış en iyisi teokrasi demiş. Ortaya demokrasi kavramı çıkmış, her insan nasıl aynı değerlendirilebilirmiş? Biri çıkmış eşitlik demiş, eşitlik adalet miymiş? Ama bunları diyenlerin hepsi tüm
Toplum Sözleşmesi
Toplum SözleşmesiJean-Jacques Rousseau · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201913,9bin okunma
Paradigma sözcüğü Yunancadan gelir. Başlangıçta bilimsel bir terimdi; günümüzde ise daha çok bir model, kuram, algı, varsayım ya da değer yargısı anlamında kullanılmaktadır. Biraz daha genelleştirirsek, dünyayı “görme” tarzımızdır – gözle görmek değil; algılamak, anlamak, yorumlamak anlamında. Paradigmalardan kastettiğimiz şeyi anlamanın en basit yolu onları birer harita gibi görmektir. Hepimiz, “haritanın arazi olmadığını” biliriz. Harita sadece arazinin belirli özelliklerinin bir açıklamasıdır. İşte paradigma da tamı tamına budur. Bir kuram, bir açıklama ya da başka bir şeyin modelidir. Diyelim ki Chicago’nun merkezinde belirli bir yere gitmek istiyorsunuz. Kentin yol haritası, istediğiniz yere ulaşmanıza yardımcı olacaktır. Ama diyelim ki size yanlış harita verildi. Bir baskı hatası yüzünden üzerinde “Chicago” yazılı harita aslında Detroit’in haritası. Boş yere nasıl didineceğinizi, gideceğiniz yere varabilmek için göstereceğiniz çabanın nasıl boşa çıkacağını düşünebiliyor musunuz?
(...) ama bir yandan da bu kadar köklü bir değişiklikten korkuyordun, işte o yüzden miden sancılanıp için yarılırcasına perişan etmişti seni. Bu, bütün ömrünce böyle oldu. Ne zaman bir yol ayrımına gelsen bünyen iflas eder; çünkü bünyen her zaman aklının bilemediğini bilmiştir; bünyen ister mononükleoz, ister gastrit, ister panik atakla iflas etmeyi seçsin, her seferinde aklının kaldıramayacağı ya da karşı koymayacağı darbeleri yemiş, senin korkularının ve içindeki savaşların sarsıntısını yüklenmiştir.
Sayfa 64
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.