"İnsanlar arasında yapabileceğimiz en kesin ayrım onları zekiler ve aptallar diye ayırmak değil, zekiler ve aşırı zekiler diye ayırmaktır, aptallarla ne istersek yaparız, zekiler karşısında en iyi çözüm onları hizmetimize almak olur, aşırı zekilere gelince, onlar bizim tarafımızda olsalar bile özünde tehlikelidirler, bu tehlikeden kaçınamazlar, işin en tuhaf yanı, ne yaparlarsa yapsınlar sürekli olarak onlara karşı dikkatli olmamız konusunda bizi uyarırlar, ama genellikle uyarılara dikkat etmeyiz ve sonra sonuçlara katlanmak zorunda kalırız"
Sayfa 192Kitabı okudu
...aptallarla ne istersek yaparız, zekiler karşısında en iyi çözüm onları hizmetimize almak olur, aşırı zekilere gelince, onlar bizim tarafımızda olsalar bile özünde tehlikelidirler...
Reklam
İKTİDARIN ORTAKLARI: HATTİ BÜYÜK KRALİÇELERİ Hitit toplumunun eşsiz özelliklerinden biri de First Lat(y'lerinin konumudur. Daha önce gördüğümüz gibi kraliçe kimi zaman Tavananna kavramıyla ifade edilirdi. Belki de Luvice veya Hattice kökenli olan bu terim ilk Hitit kraliçesinin ismi ve Labarna'nın ka­dınlar için kullanılan eşdeğeri olabilir.
Hergün dua ediyor, iyilik ve mutluluk diliyor musun kendin için? -Yok hayır. Artık dua etmiyorum. Niçin Heidi'ciğim? Neden dua etmekten vazgeçtin? -Yarar yok. Tanrı beni duymuyor, anlıyorum. Frankfurt'da o kadar kişi dua ederken beni dinler mi hiç? Sesim kulaklarına erişmiyor, biliyorum. Nerden biliyorsun, Heidi? -Haftalarca hergün dua ederken aynı şeyi istedim. Fakat Tanrı dileğimi yerine getirmedi. Ah, yavrucuğum, böyle düşünmemelisin! Tanrı daima bizi düşünür, hakkımızda ne iyidir, ne değildir bilir. Bizse bundan habersiziz. İyi olmayan bir şeyi istersek vermez. Bütün kalbimizle dua etmeğe devam edersek ne kaçar, ne de inancımızı yitirirsek dualarımız gerçekleşir. Görüyorsun ya kızım, şu anda dilediklerin senin için iyi değilmiş. Tanrı elbette ki sözlerini duyuyor. O senin benim gibi bir insan değil. Aynı anda herkesi işitebilir. Hakkında hayırlı olan şeyleri bildiğinden: 'Heidi kendisi için iyi olanları elde edebilir ancak,' der. Şimdi dileğini yerine getirirsem ilerde bundan pişmanlık duyabilir! Keşki Tanrı duamı kabul etmeseydi' diyebilir. Sen de yanlış düşündüğünü anlayabilirsin. Tanrı seni gökten seyrediyor. Dua edip inancını sürdürecek yerde ondan kaçtın duaları bırakıp Tanrı'yı unuttun! Ancak insan böyle hareket ederse Tanrı onun dualarını dinlemez olur ve kişiyi kendi haline bırakır.
Sayfa 110 - HEİDİKitabı okudu
Soru: Bir ayette şöyle buyrulur: Mutlaka Allah, istediğı'ni saptırır, istediğini hidayete erdirir.533 Hz. Peygamber (sallallâhu aleyhi ve sellem) amcası Ebu Talip müslüman olmadan ölünce üzülmüştü. Bunun üzerine şu ayet indirildi: Gerçekten sen, sevdiğini hidayete erdiremezsin. Fakat Allah kimi dilerse ona hidayet verir.534 Kur'an-ı Kerim’in
Prof.Dr.Murat SarıcıkKitabı okudu
Insanlar arasında yapabileceğimiz en kesin ayrım onları zekiler ve aptallar diye ayırmak değil, zekiler ve aşırı zekiler diye ayırmaktır, aptallara ne istersek yaparız, zekiler karşısında en iyi çözüm onları hizmetimize almak olur, aşırı zekilere gelince, onlar bizim tarafımızda olsalar bile özünde tehlikelidirler.
Reklam
441 öğeden 321 ile 330 arasındakiler gösteriliyor.