"Saadet hayatı olduğu gibi kabul etmektir..." demiş. Ne doğru söz! Hayatı olduğu gibi kabul etmeli ve ona ne bir şey ilave etmeli, ne de ondan bir şey eksiltmeli... Bazı şeyler vardır, canımızı sıkar; "Bu neden böyle? Böyle şeyleri dünyadan kaldırmalı!" deriz. Bazı şeyler de mevcut değildir. İçimizden, bunların olmasını ister, hatta bu uğurda çalışırız. İkisi de saçma ve faydasızdır. İnsan dediğin mahluk hiçbir şeyi değiştiremez. Bunun için, gönlünün rahat olmasını istersen, gördüğün fenalıkların bile bir hikmeti olduğunu düşün ve yeryüzünde olmayan iyilikleri oraya getirmek sevdasına kapılma... Sonra en mühimi: Kendini halinden şikâyet etmeye alıştırma! Ömrünün sonuna kadar dövünsen bu hayatın cefası tükenmez; kendine etmiş olursun.
Dünya senin etrafında dönmüyor,
Sen uyandın diye sabah,
Sen uyudun diye gece olmuyor.
Ama sen öyle yaşa, Hayal et,
Sanki dünya etrafında dönüyor...
Senin uyandığın an sabahtır,
Senin uyuduğun an gecedir.
Sen ne istersen o olur;
Çünkü hayat senindir.
Başka kimsenin değil.
Ses demir, su demir ve ekmek demir...
İstersen demirde muhali kemir,
Ne gelir ki elden, kader bu, emir...
Garip pencerecik, küçük, daracık;
Dünyaya kapalı, Allah'a açık.
"Doğanın arzuları sınırlıdır. Yanlış bir kanıdan doğan arzularsa dur durak bilmezler. Hatalı biri için tükenen hiçbir şey yoktur. Yol yürüyen için bir son vardır, yolunu şaşıran için sonsuzluktur sınır. O halde kendini boş şeylerden kurtar. Aradığın şey doğal bir istek midir, yoksa kör bir istek mi diye anlamak istersen, bu istek bir yerde durabilir mi diye bir bak bakalım. Çok yol alan için yürüyecek çok yol kalmamışsa, bil ki o yol doğal bir şey değildir."
“Eğer istersen sonsuza kadar burada kalabilirsin," dedi. "Eğer istersen sonsuza kadar sana o makarnadan yapabilirim. Eğer gitmek istersen, nereye gidersen git, gelip sana yine o makarnadan yapabilirim. Ama iste, sadece iste."
Ey nefsim ve ey nefsimle beraber bu hikâyeyi dinleyen adam!
Eğer bedbaht kardeş olmak istemezsen ve bahtiyar kardeş olmak istersen, Kur'an'ı dinle ve hükmüne mutî ol ve ona yapış ve ahkâmıyla amel et.