Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Hemen her akşam, gece; mumlar, tütsüler, dualara benzeyen şiirler, youtu.be/hLB8BkX9rRI?si=..., yağları ve kokuları birleştirerek yaptığım kremler, nelerin neye iyi geldiğini öğrenip katıp karıştırıp bir tat oluşturarak yaptığım çorbalar... Ocağın başında bir an durdum ve bakıp güldüm halime. İksirler hazırlayan şifacı bir teyzeye benzettim kendimi. Sonra anladım ki; ruhum hasta veya yorgun. Ben ise bunları hep neyi olduğunu anlamaya çalışmaktan yapıyorum. Peki ne anlıyorum? Ona anne şefkati vermeye çalışan bir et yığınından yok mu ötesi? Tek bildiğim sadece yorgun, aramaktan, neyi aradığını bilmeden. O bir sahne olsaydı, sanırım bu olurdu: youtu.be/p6F3wSctlvA?si=...
Evren tarafından şakalandım.
Niğde otogarındayım, feci cişim var. Niğde aydoğanlar turizmi tercih ettiğimden herkes niğdede iniyor, niğdeden biniyor. Bu kadar kişinin valizi 3000 yılda indirilir ben de 100 kez işerim diye kimseye bi şey söylemeden içimde hafif bir otobüsü kaçırma korkusu ile tuvalete gidiyorum, 10 tl verdiğim işi hallederken bile ulan otobüsü kaçırsam korkunç olmaz mıydı diye düşünmeden edemiyorum. Sonra otobüs kaçırmanın maddi manevi bedellerini düşünerek koşarak çıkıyorum tuvaletten. Ne görsem beğenirsiniz? OTOBÜS YOK! ŞOK ABI NAPICAM BEN SAKA MI ** diyerek yazıhaneye koşuyorum. OTOBÜS BENZIN ALMAYA GİTMİŞ GELECEKMİŞ !!! Hani her zaman yol kenarında rastgele bi benzinliğe giren otobüsün bugün yolcu indirme bindirme esnasında benzin almaya gidesi gelmiş... Gerginlik ve bi miktar şaşkınlıkla karnı tok ve dinç otobüsümün kalkmasını ve yola devam etmesini beklerken aklıma gelen şuydu: Acaba Allah yukarda ne kadar gülmüştür? "hele şuna bak hele bak nası koşuyo otobüsü kaçırdım sanıyo NFJGKDKSKKWKFKFKXKSKWKKDDKQHAJFJDJS ayyyyhhhh iyi güldüm JFJDKKQKDKFKFKDLAD hadi bin hadi geldi otobüsün hadi JFJCKXKSKSKKKFKCKXKSKA"
Reklam
Darmadağın
Hava tüm gün 40 dereceden fazlaydı. İçimden "bu Mersin sıcağı da temmuz ayında daha fena oluyor" derken birden kapı çaldı. Oysa kimseyi beklemiyordum. Kapıyı açtığımdaysa karşımda birisini beklerken bir zarf görmüştüm. Pembe bir zarf. Merakla içini açıp okumaya koyuldum. 3 sayfa mektup vardı içinde. Özensiz bir el yazısı, yanlış imla
Toksik insanlar ve sınırlar ..
İnsanın kendine yapacağı en zarif iyilik toksik insanları hayatından çıkarmasıdır diye düşünüyorum. (küslük, asla görüşmeme vs gibi bir durumdan bahsetmiyorum. Sınırlardan bahsediyorum) İnsan nasıl hafifliyor, nasıl güzelleşiyor her şey .. 🌿 Zaten hassas insanlar olarak zor zamanlar geçiriyoruz. Narsistleşmeden kendimizi korumayı bilelim. Geçen aylarda bir memleket seyahati esnasında bana iyi gelmediğini hissettiğim bir akraba numaramı istedi. Tebessüm ettim ve tabii ki söyledim. O esnada abimin eşi ile göz göze geldik. Sonra bana diyor ki; “çok fenasın ya iş numaranı verdin, özel numaranı verseydin ya” Güldüm. “Napiiim içimde mi kalsın kendimi korumak istedim.”
Ben kadınım sırf naif kalbim güzel görünümüm gülen yüzüm var diye hassas ve kırılgan olduğum için beni bu hayatta güçsüz göremezsin. Benim gücüm benim kalbim sende yok! Ben hayata tek başıma başladım. Ve hayat yolunda hep tek başıma başım dik yürümeyi o yolun sonuna kamburlaşmadan varabilmek için bu hayatın dik yokuşunda inadına koşuyorum. Sırtıma aldığım tüm yüklere rağmen o yolun sonuna varacağıma inanıyorum. İnanmak yolun yarısıdır. Şimdi bunca yükü omuzlayıp koşabilen kadını ne yıkabilir? Kim yıkabilir? Düşünmek lazım.. Bu hayat benim ve bu hayatta herkes tek başına yürüyor. İstediğin kadar kalabalık ol. İnsan kendisinin kalabalığı olabilmeli! Ben kendi kendimin kalabalığıyım. Kalbime de iyi gelen benim derdime derman olanda benim. Bu hayat mücadelesi sadece benim. Kendime sığınırım. Doğarken ağlatan hayat yaşarken güldüremez bir yabancı. Doğduğumda ağladığım gibi hayat yolunda hep güldüm. Hep güleceğim. Çünkü ben benle güçlüyüm. Ben benin ilacıyım. Ben benin yaşamıyım…
Gece gece şuraya
Stephanie Garber
Stephanie Garber
kitapları hakkındaki düşüncelerimi dökeceğim. Altı kitabını da okudum ve yeni çıkacak kitabını pek hevesli olmasam da bekliyorum (sadece scarlett ve julian sahnelerini okuyacağım, eğer sahne verirse)
Caraval
Caraval
ilk olarak bu kitap beklentisiz okuduğum kitaplardan biriydi. Okuduğum zamanı dün gibi hatırlıyorum. Kasım
Reklam
Seni düşünmek, Uçurumun kıyısında yürümek gibi Her yer uçsuz bucaksız, Ayaklarım yere basmaz, Başım bulutlarda gezer oldu Kalbim pır pır... Korksaydım düşmekten Nasıl hissederdim seni,
623 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.